Koltuk kucaklama alanı gibidir.
Zannediyorum, 80’li yılların liberal siyasetçilerinin makam ve mevki sahiplerine hediye ettikleri ve ciddi alıcı bulan bir söze başlama argümanı olarak piyasaya sürüldü; “Kucaklama…”
“Kucaklayacağım, kucaklayacağız…”
Hasbelkader altına koltuk sunulan her kişinin veya bileğinin hakkıyla koltuğa oturan er kişinin kucaklama sanatının ciddi üstadı olması gerekiyor anlayacağınız.
Bir bakıma farklılıkları, kırgınlıkları, ideolojileri, gruplaşmaları aynı kucak içinde eritmenin sözcüğe dökülmüş hali.
AK Parti’nin çiçeği burnunda başkanı Zihni Çalışkan’da “kucaklayacağız” diyerek başlıyor yola.
Şayet, Zihni Çalışkan’ın kucağı;
Tepebaşı ile Odunpazarı ilçe başkanları arasında yaşanan “iktidar sarısı” rekabeti,
Nabi Avcı ve Emine Nur Günay ile Harun Karacan arasında yaşanan kırılmayı,
Hakkı yenildiği konusunda kimsenin gık edemediği Dündar Ünlü’de yaşanan hayal kırıklığını eritme gücüne sahipse, zannediyorum Edip Cansever’in “masası”nın bile imrenerek bakacağı bir işe imza atacak Zihni Çalışkan…
Kucak da kucakmış ha bana mısın demedi bu kadar yüke…
***
Eskişehirspor için
Eskişehirspor düne kadar destek vermemek için bahane üretilebilecek bir pozisyondayken, bugün kendisine destek vermeyenlerin hiçbir bahanesini hoş görmeyecek pozisyonda. Dün Eskişehirspor’a destek verenler tatlı bir karakter olarak hiç unutulmayacaklar listesine eklenirken, bugün destek vermeyenler kalın ve iri puntolarla çok kötüler listesine girecek. Unutulmak istemeyenler destek vermesin bana kalırsa.