Avukat Hüseyin Akçar yazdı...
Malum ülke karışık…
Yani konuşulacak bir sürü konu var gündemde...
Böyle zamanlarda iktidar sahipleri fikirleri neyse zikirleri de öyle olur hesabından yararlanarak, neyi aradan çıkarıverelim veya neyi kanunlaştıralım düşüncesiyle birtakım hamleler yapıyorlar. Bunu yaparken farkedilmeyiz diye düşünüyor olabilirler.
Seçim müjdesiymiş, afmış, oymuş, buymuş derken araya telif yasasını da sokmak gelivermiş bakanların aklına!!!
Bakanlar Kurulu tarafından telif hakları yasasına ilişkin olarak, sözüm ona telif haklarının sahiplerine teslimine yönelik, hazırlanan ama hiç bir şekilde içeriğinde ‘TELİFİN’ olmadığı bir TASARI TBMM’ne sunuldu.
Aslına bakarsanız tasarının adı; Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun tasarısı, ancak biz ona kısaca ‘Telif Hakları Yasa’ tasarısı diyebiliriz.
Bu tasarı kanunlaşır mı bilmem ama ?? Bakın tasarı neler getiriyor. Neleri YOK EDEREK YASALLAŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR, bakalım….
‘Tasarıyla, kanuna "icracı sanatçı" ve "fonogram yapımcısı" ve "film yapımcısı" tanımları ekleniyor.’
‘Tasarıya göre, fikir, yöntem, teori, matematiksel kavram, günlük haber ve olay gibi eser niteliğini haiz olmayan unsurlar, bu kanun kapsamında korunmayacak.’
Tasarıya göre fikir yani düşünce kanun kapsamına çıkarılıyor. Bu tasarıyı hazırlayanlara yukarıda bahsettiğim kanunun ismini bir kere daha hatırlamakta fayda görüyorum. Kanunun adı; ‘Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu.’ Kanunun isminde ‘FİKİR’ kelimesi geçerken siz nasıl fikri veya düşünceyi yok sayabiliyorsunuz.
Kaldı ki, Telif Hakları Genel Müdürlüğü’nün sitesinde ‘TELİF HAKKI’ tanımı yapılmışken. Şöyle ki;
Telif Hakkı, kişinin her türlü fikri emeği ile meydana getirdiği ürünler üzerinde hukuken sağlanan haklardır.
Tasarıyı hazırlayanlar acaba sitedeki bu tanıma bakmayı unuttular mı? Ya da bu tanımı değiştirmeyi mi unuttular? Söylenecek başka söz yok, inanın. Bir kere olsun sanatla uğraşmamış kişilere bu imkanı verirseniz, olacağı bu!!
Kaldığımız yerden devam edelim. Tasarıya eklenen en önemli değişikliklerden bir tanesi,telif yasasında teliften bahsedilmemesi. Evet doğru duydunuz, telifi korumaya yönelik yasada TELİF HAKKI ÖDENMEYECEĞİNE YÖNELİK, düzenleme var. Sosyal paylaşım araçlarında çığ gibi tepkilere yol açan düzenleme şu şekilde;
‘Sinema eserinin sahibi ve film yapımcısı arasında akdedilen yapım sözleşmesinde aksi belirtilmedikçe eser sahibi, yayın, yeniden iletim ve erişime sunma haklarını yapımcıya devretmiş sayılacak.
Bu halde yahut anılan hakların yapımcıya veya bir başkasına sözleşmeyle devri ya da kullanım salahiyetinin verilmesi durumunda dahi eser sahibi, eserin hukuka uygun bir şekilde ilk gösterim veya umuma iletim tarihinden hangisi önce ise o tarihten itibaren 5 yıl geçtikten sonra bu eseri yayınlayan, yeniden ileten ve erişime sunanlardan uygun bedel alma hakkına sahip olacak. Dizi filmler bakımından bu süre 6 yıl olacak. Bu hak devir ve feragate konu edilemeyecek ve sadece meslek birlikleri aracılığıyla takip edilebilecek.’
Telif, hukuken hemen doğan bir haktır. Bunun için belli bir süre beklenmesine gerek yoktur. Hakkın niteliğine, mahiyetine uygun değildir. Telif hakkına ilişkin olarak başvuru yapıldığı andan itibaren hakkın doğması söz konusudur. İlan ve yayın aşamasından sonra tescil gerçekleşir. Tasarıda telif hakkının belli bir süreye bağlanması, hukuki anlamda hakkın niteliğine uygun değil. Koruyucu olarak getirilen hak, tamamen başka bir hal alıyor.
Bir de şöyle bir durum oluşuyor. Sinema oyuncularına yönelik yapılan bu saldırı T.C Anayasa’sının eşitlik ilkesine de aykırılık teşkil ediyor. Müzikle uğraşan sanatçılar telifini hemen hak etme durumunu kazanırken; oyuncular hakkında neden ayrı bir düzenleme yapılmak isteniyor ki!!
Anlam vermek mümkün değil???
Tasarının kesinlikle kanunlaşmaması gerekir. Bunun tepkisi meslek odaları – birlikleri tarafından verilmiş durumda. Meslek odaları, sendikalar tarafından ortak bir basın metni hazırlanmış. Her şey, kısa ve öz bir şekilde anlatılmış. Buyurun;
Bütün oyuncuların topyekün birlik olacağı zaman, TELİF HAKKININ YASAL OLARAK ELİNDEN ALINDIĞI BU ZAMANDIR.
Bunun önemine dikkat çekmek gerekiyor Twitter ve diğer sosyal medya paylaşım araçlarında kamuoyu oluşturulması sağlanmış olup, bunun daha da ötesine gidilmesi gerekmektedir. Bu tasarının geri çekilmesi için bütün oyuncuların topyekün hareket etmesi, bilinçlendirilmesi, emeğin kıymeti açısından önemlidir.
Tasarıyı ayrı ayrı incelediğiniz zaman, tek bir maddesinin bile tutarlı olduğunu göremeyeceksiniz.
Mecliste yer alan muhalefet partisi milletvekillerimizden
OYUNCULAR ADINA DUYARLILIK BEKLİYORUZ.
Seçim derdine düşülüp de bu konuyu atlamamaları gerekir.
Sanatı, sanatçıyı ayrımcılığa iten ve nitelikli sanat oluşturmanın mümkün olmayacağı bu TASARIYI desteklemek beklenemez.
Çünkü ne demiş Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk;
‘GÜZEL SANATLARIN HER DALI İÇİN; TBMM’NİN GÖSTERECEĞİ İLGİ VE EMEK, MİLLETİN İNSANİ VE MEDENİ HAYATI VE ÇALIŞKANLIK VERİMİNİN ARTMASI İÇİN ÇOK ETKİLİDİR. ‘
OYUNCULAR BU YASA TASARISINA KARŞI