CHP Eskişehir milletvekili Utku Çakırözer, AKP’li iki isim Kadir Topbaş ve Bülent Arınç’ın damatlarının ‘sağlık’ ve ‘sabit ikametgâhları var’ gerekçesiyle serbest bırakılırken, gazeteci, milletvekili ve akademisyenlerin aylardır tutuklu kalmasına tepki göstererek, konuyu Meclis gündemine taşıdı.
CHP Eskişehir milletvekili Utku Çakırözer, AKP’li iki isim Kadir Topbaş ve Bülent Arınç’ın damatlarının ‘sağlık’ ve ‘sabit ikametgâhları var’ gerekçesiyle serbest bırakılırken, gazeteci, milletvekili ve akademisyenlerin aylardır tutuklu kalmasına tepki gösterdi. Konuyu Meclis gündemine taşıyan Çakırözer, “ Damatlar 'sağlık' ya da 'sabit ikametgâhı var' gerekçeleri ile tahliye edilirken, milletvekillerinin, gazetecilerin tutuklu yargılanmaları kamuoyunda vicdanları derinden yaralamıştır. ‘Damatlar’ tahliye edilirken, onlarla aynı durumda olan yüzlerce, binlerce tutuklu neden aynı yasalardan yararlanamamaktadırlar?” diye sordu.
MECLİS GÜNDEMİNE TAŞIDI
FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı’nın ‘sağlık’ gerekçesiyle tahliye edilmesinin ardından, eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın damadı Ekrem Yeter’in de ‘sabit ikematgâhı var’ gerekçesiyle tahliye edildi. CHP’li Çakırözer, Kavurmacı ve Yeter’in ‘sağlık’ ve ‘ikametgâh’ gerekçeleriyle serbest bırakılmasını Meclis gündemine taşıyarak, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
BAĞIMSIZ YARGI VE ADALET KAVRAMLARI ZEDELENMİŞTİR
‘Damatlar’ tahliye edilirken, içerdeki 159 gazetecinin çoğunun ne ile suçlandıklarını ve neden tutuklu yargılandıklarını bilmeden aylardır özgürlüklerinden mahrum bırakıldıklarını söyleyen Çakırözer, “ Böylesine vahim bir durumda damatların tahliye edilerek, gazetecilerin tutuklu yargılanıyor olması, kamuoyunda vicdanları derinden yaralamış, hukukun üstünlüğü, bağımsız yargı ve adalet kavramlarını zedelemiştir” dedi.
Çakırözer Bakan Bozdağ’ın yanıtlaması talebiyle şu soruları yöneltti;
-
AKP’nin önde gelen isimlerinden iki kişisinin damatları tahliye edilirken, onlarla aynı durumda olan yüzlerce, binlerce tutuklu neden aynı yasalardan yararlanamamaktadırlar?
-
Kavurmacı ve Yeter hakkında birkaç gün içinde tahliye kararı verebilen hukuk sistemimiz söz konusu gazeteciler, akademisyenler, gerçek mağdurlar olduğunda neden sağır ve dilsiz kesilmektedir?
-
Evrensel hukuk ilkelerine göre tutuksuz yargılama esastır. Kavurmacı ve Yeter 'hastalık' ya da 'sabit ikamet' gerekçeleri ile tahliye edilirken, milletvekillerinin, gazetecilerin tutuklu yargılanmaları Anayasa’nın ‘devlet organları ve idari makamlar bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar’ ilkesine aykırı değil midir?
-
Yine, Kavurmacı ve Yeter ışık hızıyla tahliye edilirken; 226 gündür özgürlüklerinden mahrum bırakılan Cumhuriyet Gazetesi çalışanları; Akın Atalay, Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Güray Öz, Hakan Kara, Turhan Günay, Musa Kart, Önder Çelik, Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör ile 165 gündür tutuklu bulunan Ahmet Şık ve haftalardır tutuklu olan Yunus Emre İper, Oğuz Güven, Sözcü Gazetesi çalışanları; Gökmen Ulu, Mediha Olgun’un tutuklu yargılanmaya devam edilmesinin sebebi nedir?
-
Tutuklu gazetecilerin ikametgâh yerleri belli değil mi? Ünlü ve etkili birilerinin damadı olmadıkları için mi aylardır özgürlüklerinden mahrumlar?
-
Sayın Kavurmacı hastalık gerekçesiyle tahliye edildi, öyleyse by passlı Hakan Kara, 11 hastalıktan mağdur Şahin Alpay, olağan dışı kilo kaybı olan Ahmet Turan Alkan neden hala tutuklu?