AK Parti Eskişehir İl Teşkilatı neden sonra yana yakıla bir şeyler yapmaya çalışıyor.
Ortaya konan muhalifimsi hezeyanların nasıl bir kapıya çıkacağı yönünde dört başı mamur bir ön görüye sahip olduklarını düşünmüyorum.
Bu nedenle aklımdaki soruyu başlığa taşıdım.
Ülke siyasi tarihinin en güçlü iktidarı, şehir sınırları içerisinde nasıl bu denli basiretsizleşiyor?
AK Parti il teşkilatının bu denli ezberlere sırt dayıyor olması yazılmaya değer bir konu değil mi sizce de?
Zira AK Parti; bunun dışında yazılmayı hak eden pek bir done vermiyor, ya da veremiyor.
Trolizasyona mahkum olmuş, sosyal medyanın beğen geçlerine sıkışmış ya da sıkıştırılmış.
Tek bir yerden atılan yoğun, ancak zayıf atışların hedefi vuracağına duyulan inançtan kaynaklı olsa gerek; ne konum, ne de aygıt değiştirme gereği hissediliyor.
Hikaye yaratmak bir yana, tekerlemeleri söylerken bile dilin pek çok yerde takıldığını görüyoruz.
Bu hikayesizlikten nasıl bir başarı ön görülüyor bunu anlamak da hakikaten zor.
Yapılmak istenenin şehrin kötü yönetildiğine dair sürekli bir akış sağlamak olduğu anlaşılıyor.
Bu akış miktarının ne kadar olup olmadığı, duvarı yıkıp yıkmayacağı başka bir yazının konusu olmakla birlikte, sağlanmaya çalışılan akışın şehri laboratuvarındaki tahlillerine AK Parti’nin pek de konsantre olmadığını belirtmeden geçmek olmaz.
Kuru gürültü; söylenenleri anlamsızlaştırdığı gibi, söyleyenlere de bir tatmin sağlıyor anladığım kadarı ile.
Görevi yerine getirmenin en basit yolu seçiliyor ve o basit yolda kılçıksız bir iç huzuru sağlanıyor.
Neresinden baksan karlı bir iş.
Ancak; bu çaba ya da çabasızlık iddialı olmayı zorlaştırıyor.
Hatta ortaya bir iddia koymayı gereksiz kılıyor bile diyebiliriz.
Belediyelere kafayı takan herhangi bir STK’nın yapacaklarından hallice işler ile bir iddia sahibi olunması ise bir başka yazının konusu olarak burada kalsın.
Esas soru şuraya çıkıyor zannediyorum.
AK Parti gerçekten yetenekleri doğrultusunda bu kadar mı?
Yoksa bu bir tercih meselesi mi?
Bu yazı sonrasında AK Parti’nin karşısına iki yol çıkıyor.
İlki zannediyorum, bu eleştiri yazısı sonrasında "gördünüz mü bak ses getiriyoruz" denilerek haşmetli bir şekilde ilernecek olanı.
Bu yol AK parti için en kolay yol.
Şiddetle tavsiye diyorum; çok fazla yorulmazlar.
İkinci yol ise, şehrin geleceğinde yerel muhalefetin ne denli önemli olduğunu anlatan bir vatandaşın, söylediklerine kulak kabartarak, yeni yön ve yöntem geliştirmekten geçiyor.
“Değiştirme” demiyorum geliştirme...