Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Girişimsel Radyoloji Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Fahrettin Küçükay, miyom (rahim urları) tedavisinde kullanılan Uterin Fibroid Embolizasyonu (UFE) hakkında açıklama yaptı.
Doç. Dr. Fahrettin Küçükay, rahimde oluşan ve miyom adı verilen urların tedavisi için rahim atardamarının tıkanmasına dayalı UFE tekniğinin, geleneksel ur tedavisinin yerini almaya başladığına dikkat çekti.Kadında en sık rastlanan urlar arasında yer alan miyomların, 30-40 yaş arası kadınlarda daha fazla görüldüğünü belirten Küçükay, “Söz konusu urların çoğu herhangi bir şikayete neden olmazken; bazı kadınlarda aşırı adet, idrar ve kasık ağrısına yol açıyor. Rahimde miyomun ortaya çıkardığı rahatsızlıkların tedavisi için uygulanan geleneksel yöntemler, uzun süre hastanede kalınması ve cerrahi müdahale sonucu oluşan yaraların uzun süre iyileşememesi gibi sorunlarla karşımıza çıkıyor. Geleneksel yöntemlere alternatif olarak ortaya çıkarılan ve Amerikan Obstetrik, Jinekoloji Akademisi gibi kurumlarca desteklenen ve önerilen Uterin Fibroid Embolizasyonu (UFE) tedavisi, daha kısa sürede iyileşme avantajları sağlıyor” dedi.
UFE nasıl gerçekleşiyor?
UFE tedavisinin nasıl gerçekleştiğini de anlatan Küçükay, “Rahimdeki miyomların oluşturduğu sancı, artmış ve uzamış adet kanaması, ağrı, kansızlık gibi şikayetleri ortadan kaldırmayı amaçlayan UFE tedavisi, söz konusu urları besleyen rahim damarının tıkanmasına dayalı yöntemi ifade ediyor. Uygulama yöntemi açısından çok daha pratik ve kısa sürede etki gösteren UFE, rahim urlarının neden olduğu ağrı ve sancı gibi rahatsızlıkları yüzde 80-90 kadar azaltıyor. İşlem uygulanmış hastaların yüzde 95’i tedaviden çok memnun kaldıklarını belirtiyorlar. Hastalardaki miyom sayısı ve yerlerinin tespiti için MR incelenerek tedavinin daha sağlıklı bir şekilde yapılması sağlanıyor” diye konuştu.
Bu tedavi kimlere uygulanıyor?
Küçükay, tedavinin kimlere uygulanabileceğinden de bahsederek, şöyle devam etti:
“Miyom tedavisi için uygulanan UFE yöntemi, rahimde bulunan urlara bağlı şikayetlere sahip kadınlar için uygulanıyor. Rahimdeki miyomlardan dolayı sancı, artmış ve uzamış adet kanaması, ağrı, kansızlık gibi şikayetleri olmayanlar için herhangi bir müdahaleye gerek görülmüyor. Yaşı ilerlemiş ve çocuk sahibi olma riski düşük veya çocuk sahibi olmak istemeyen kişiler için rahmin alınması söz konusu olabiliyor. Ancak yaşı genç ve çocuk sahibi olmak isteyenler için rahimde bulunan miyomların UFE ile ortadan kaldırılması yolu tercih ediliyor. Tedavi uygulamasının riskli olduğu durumlar nelerdir? UFE tedavisinin uygulanmasının kesin mümkün olmadığı durumları; gebelik, kanser ve kanser riski oluşturuyor. Bunun dışında kanama bozukluğuna veya böbrek yetmezliğine sahip kişilerle 2 sene içerisinde gebe kalmak isteyenler için de tedavi yapılamayabiliyor. UFE tedavisinin geleneksel tedaviye göre öncelikli avantajı cerrahi kesiğe ihtiyaç duyulmaması. Ciltte küçük bir delik açılarak tedavi gerçekleşiyor. Tedavi sonunda delik dikişle kapatılıyor. Tedavi sonrası hastalar gündelik yaşamlarına kısa sürede dönebiliyor. Genel bir anestezi yapılması gerekmiyor. Kan kaybı çok az olduğundan iyileşme erken gerçekleşebiliyor.”