Sağlık Sen Eskişehir Şube Başkanı Hasan Hüseyin Köksal Şehir Hastanesi’nde yoğun bakım ünitesinde görevli bir doktoru tehdit ettikleri yönündeki iddialara yanıt verdi.
Sağlık Sen Eskişehir Şube Başkanı Hasan Hüseyin Köksal Şehir Hastanesi’nde yoğun bakım ünitesinde görevli bir doktoru tehdit ettikleri yönündeki iddialara yanıt verdi.
Sendika binasında düzenlediği basın toplantısında konuşan Köksal, “Tek derdi sağlık çalışanlarının özlük mali sosyal haklarını çalışma şartlarını iyileştirmek olan sendikamızı böyle kirli oyunlarla değersizleştirmeye çalışanlara hiçbir zaman fırsat vermeyeceğiz” dedi. “Doktor hanımın üzerine yürüyerek tehditler savurduğu ve doktor hanımın korkudan bayıldığı” ifadelerinin gerçek dışı olduğunu aktaran Köksal, “Yoğun bakıma giriş esnasında ilk defa gördüğüm Doktor Hanım, ziyaret yapılamayacağını belirtti. Ben de yetkili sendika olarak çalışanlarımızın sorunlarını tespit ve çözüm arama sorumluluğum olduğunu ifade ettim. Doktor hanımın verdiği ilk tepki yoğun bakımda benim elemanlarım var ziyaret edemezsiniz, buralar bana ait, siz kimden izin aldınız şeklinde olmuştur.Ben de kendisine hiç bir sağlık çalışanının eleman olarak nitelendirilemeyeceğini ve hiç bir çalışma alanının cezaevi gibi görülemeyeceğini ifade ettim. Kısa süren tartışma bundan ibarettir. Konu hakkında doktor hanım Kurum yöneticileri önünde hakaret ve tehdit olmadığını beyan etmiştir ve ifadesi de bu yöndedir. Hele ki malum sendika başkanın sosyal medya paylaşımında bahsettiği “doktor hanımın üzerine yürüyerek tehditler savurduğu ve doktor hanımın korkudan bayıldığı” ifadeleri tamamen iftira ve karalama kampanyasıdır” dedi.
SÖYLEDİKLERİMİN ARKASINDAYIM
Köksal açıklamasını şu şekilde sürdürdü: “Ayrıca bu konu hakkında İl Sağlık Müdürlüğü açıklama yapmasına rağmen Şehir Hastanesi Vekil Başhekimi Dr. Yaşar Bildirici basında kendi kurumuyla alakalı böyle bir durum var iken olay ile alakalı görüntü kayıtları ellerinde mevcut iken olayın böyle olmadığına dair neden bir kare fotoğraf paylaşmamıştır. Bugün Posta Gazetesinde geçen haberde kullanılan fotoğrafa konu olayda mağdur gibi gösterilen kişi mahkeme tarafından 1 yıl ceza almıştır. Tarafsız olmasız gereken basının, şehir hastanesinde ki olayla ilgisi olmayan ve gerçeği yansıtmayan bir haberi servis etmesi maksatlıdır. Tabipleri Birliğinin Afrin operasyonuna vermiş olduğu tepki için bizler vatan millet bayrak diyerek vatanın bölünmez bütünlüğü için şerefli Türk askerini ve polisini desteklemek için açıklama yapmıştık. Bu olmayan olayda Tabipler Birliğinin kuyruk acısını anladık da malum sendikaya ne oluyor onlar niye böyle yalan yanlış karalama kampanyasına alet oluyor anlamak mümkün değildir. Sosyal Medyada olayın akabinde “Sayın sendika başkanına şunu açık yüreklilikle söylüyorum, doktor hanımın ifadesi içinde hakaret, tehdit, polis zoru ile yoğun bakımdan çıkarıldığımız bir kamera kaydı koysun (polis merkezinde hepsi var) bırakın sendika başkanlığını memuriyetten pazartesi günü istifa edeceğimi” söyledim. Sayın basın mensupları ben sizin şuanda karşınızdayım. İftira sahiplerine hodri meydan söylediklerimin arkasındayım. Aynı duruşu iftira sahiplerinden bekliyoruz. Şahsım ve sendikam her gün 7/24 ekip ruhu ile bütün sağlık çalışanlarının problemlerinin çözüm noktasında hizmetlisinden memuruna, ebesinden hemşiresine, doktoruna kadar gece gündüz sahadayız. Üyelerimiz ile aramıza ne yönetici ne sorumlu ne de böyle yalan ve sistematik karalama kampanyaları ile aramıza giremezler. Biz sağlık çalışanları neredeyse orada oluruz. Bizi nereye çağırıyorsa oraya koşar gideriz. Her zaman sağlık çalışanlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz.