EYY Yansıması…

16 Şubat 2015 tarihinde ‘’Kadın Olmak’’ başlıklı biz yazı kaleme almış ve sonunu şöyle bitirmiştim.

‘’Güzel memleketimin güzel kadınları; hak ve eşitlik mücadelenizde sonuna kadar yanınızda olacağım, ama sizde biraz kıpırdayın lütfen…’’

Sarı renkli Kartal marka bir araç, sağ ön ve arka kapıları açık iki kişinin cansız bedeni araç kapısından aşağı doğru sarkmış bir vaziyette duruyor. Aracın sol ön kapısında kan izleri ve asfalt üzerinde yatan cansız bir beden daha var.

Muğla’nın Köyceğiz İlçesinde boşanma davası duruşması görülen ailenin,  eve dönüş yolunda ayrılacağı kocası tarafından araçla önleri kesiliyor ve bir süre tartıştıktan sonra, kayınpederi, kayınbiraderi ve eşini pompalı tüfekle vurduktan sonra intihar ediyor. 

 Dün öğle saatlerinde internete düşen çok üzücü bir ailenin dramıydı bu haber. Akşam TV’de haberleri izliyorum, güvenlik kamera görüntüleri eşliğinde genç bir kadın arkası dönük olarak röportaj veriyor. Olay yaklaşık sekiz ay önce Taksim’de bir sokakta gerçekleşmiş.

Görüntülerde, adamın birisi sokak ortasında genç bir kadını, kadının arkadaşının müdahalesine rağmen, onu bıçakla etkisiz hale getirdikten sonra alıp götürüyor.  

Genç kadın metruk bir binada üç kişi tarafından cinsel şiddete maruz kalıyor. Saldırganlardan ikisi yargılanıyor. Ama kadını omzuna alıp o metruk binaya götüren adam henüz yakalanamıyor. Üstelik de kamera kayıtları çok net olmasına rağmen.

Hoş yakalanmış ve yargılanmış olsa ne kadar ceza alacak onu bilemiyoruz. Bakın başka bir olayda nasıl bir karar çıkmış;

Polisi tecavüzden beraat ettiren, aralarında iki kadın hakimin de bulunduğu mahkemenin gerekçeli kararında davacı olan kadının ‘’ telefonunda çok sayıda erkek numarası bulunması ’’ ve ‘’evinde şort giyecek kadar rahat olması’’  yazıyor. Şaka gibi değil mi?

ABD’de yüz altmış iki yıl önce kadınlar, çok ağır çalışma koşullarına, uzun iş saatlerine, düşük ücretler ve eşit işe, eşit ücret diye itiraz ederek greve gittiler. Sonuçlarını aldılar ama, bir fabrikada çıkan yangında kapılar kilitli olması nedeniyle yanarak can veren 146 kişiden 129’u kadındı.

Kadınların bu emek mücadelesi karşılığında çok uzun yıllar sonra, önce 19 Mart’ta daha sonra

 8 Mart’ta Dünya Kadınlar Günü olarak tüm dünyada kutlanmaya başladı.

 Kadınlar tüm dünyada hak ve eşitlik adına bedel ödediler ve halen ödemeye devam ediyorlar.

Türkiye’de kadınlar daha fazla bedel ödüyor. Aslında ödenen bu bedel yasalardan kaynaklı falan değil. Tamam, iyi hal indirimi gibi caydırıcı olmayan garabetler var ama, bu kadar fazla şiddete, tacize, cinayete sebep olması için yeterli nedenler değil bence. 

Yönetim anlayışının kadına bakış açısı ve bu durumun topluma yansıması olabilir. Ayrıca yukarıda her gün şahit olduğumuz hiddetin, aşağıda şiddete dönüşmesiyle ilgili bir durum gibi düşünün. Yansıma yani, EYY Yansıması…

Kadınlar Günü için paylaştığım bir tvit ile yazımı sonlandırayım.

Kadınlar eşit bir yurttaşlık anlayışıyla her alanda hak ve özgürlüklerden yararlanmalıdır.
Kim ki; kadını ikinci sınıf yurttaş yapmak için baskılar ve örseler ise bedelini er ya da geç ödemek zorunda kalır.
Dünyayı kadınlar yönetmeli!

#8MartDünyaKadınlarGünü kutlu olsun.