YOLDAŞLIK ÇOK GÜZEL, SEN DE GELSENE!
CHP Parti Meclis Üyesi ve Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Gaye Usluer, ‘Yoldaşlık çok güzel, sen de gelsene’ başlıklı yazısında yürüyüşün kendisine hissettirdiklerini yazdı.
CHP Parti Meclis Üyesi ve Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Gaye Usluer, Birgün Gazetesi’nde ‘Adalet Yürüyüşü’ üzerine bir yazı kaleme aldı. Usluer, ‘Yoldaşlık çok güzel, sen de gelsene’ başlıklı yazısında yürüyüşün kendisine hissettirdiklerini yazdı.
"Adalet için yürümenin dayanılmaz hafifliği…
Gece olsun! Düşün yollara yollara…
Adalet için düştük bizler de yollara.
Bir filmin çok dokunaklı bir sahnesi var aklımda… Fakir Baykurt’un romanından sinemaya uyarlanmış ‘Yılanların Öcü’ filmi. Şerif Gören’in yönettiği versiyonu. Yaşlı anası Irazca, karısı Haçça ve üç çocuğuyla küçük toprağını ekerek geçimini sağlayan Kara Bayram bir köylüdür. Muhtar, evi önüne düşen yeri kurul üyelerinden Haceli’ye satınca Bayram’ın huzuru kaçar. Ev önünde ev yaptırmak caiz midir? Böylece iki aile arasında büyük bir çatışma çıkar.
Çaresiz kalan Irazca ana, tüm aileyi toplayarak haklarını aramak için vilayetin yolunu tutarlar. (Agah Özgüç’ün ‘100 Filmde Türk Sineması’ kitabından)
Benim aklımdaki sahne ise izleyenlerin de hatırlayacağı son sahne, hani Arif Sağ’ın müthiş bağlamasına geçiş yapan sahne… Irazca ananın tiradı…
“Bütün emeklerin kül oluyor, çoluk çocuğun unu bulguru kül oldu. Yılanlar geliyor, yılanlar öç alıyor. Yılanlar yılanken, sizin gibi, alçakların hakaretine dayanamadılar da, siz insan olduğunuz halde, bunca hakarete, bunca zulme, zillete nasıl dayanıyorsunuz… Hakkını ara Bayram!”
Bayram: “Peki ana, şimdi gecedir, sabah olsun da gidelim.”
Irazca ana: “Gece olsun! Düşün yollara yollara…”
Ve o tüyler ürperten türkü, ‘İnsan olmaya geldim’ ile Arif Sağ…
Hükümet yetkilileri, “Boşuna yoruluyorlar” diyor bizim için. Yürüyüşün, kendilerini ne kadar paniklettiği, medyaya koydukları yasaklardan, savurdukları tehditlerden belli. Ama o bir kenara, adalet için yürümenin yorgunluğu mu olur?
Ülkemizin kurumları çökme noktasına getirilirken, halkın adalet arayacağı tek bir ışık kalmamışken, yüz binler adaletsizliğin doğrudan mağduru olmuş, milyonlar ise adaletsizliğe uğrama korkusuyla sessizliğe ve korkuya mahkûm edilmişken, yorgunluğun lafı mı olur? Cumhuriyet Halk Partisi böyle ulvi bir şey için yorulmayacak da ne yapacak?
“Yollar yürümekle aşınmaz” ama yürüyüşümüzle adaletsizlik duvarı çatırdamaya başladı bile.
O yolda bizimle yürüyen, yoldan geçen, arayan, sosyal medyadan destek olan o kadar farklı düşüncede insan var ki.
Onlar da tıpkı Irazca ana gibi “Düşün yollara yollara” diyorlar. Onlar da biliyor bu ülkenin nasıl emek emek kurulduğunu ve haksızlığın, adaletsizliğin, zulmün ve zilletin artık dayanılmaz bir hale geldiğini. “Gece olsun! Düşün yollara yollara” demişti Irazca Ana; biz de yağmur, çamur, güneş demeden, yürüdük. Hepimiz bedenen yorulduk evet ama ruhen müthiş bir rahatlama yaşıyoruz. En önde yürümek için çaba sarf diyoruz. Topluluk ruhu bizleri güçlendiriyor. İçimde büyük bir coşku var ve bu coşku o yorgunluğu yeniyor. 13 gün, insan olduğumuzu haykırdığımız 13 gün, “Adalet bizim hakkımız” dediğimiz 13 gün. Hayatım boyunca unutmayacağım ve torunlarıma büyük bir gururla bırakacağım mirasım olacak bu yürüyüş. “Gaye Usluer, bizim anneannemiz, bizler için o yürüyüşteydi” diyecekler. Bu onuru ve gururu onlara yaşatacak olmanın heyecanı gövdemde, bu heyecan adımlarımı hızlandırıyor. Bu tarihi kararı veren Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na ve bu yollarda birlikte yürüdüğüm yol arkadaşlarıma minnettarım. Biz bu ülkeye, adalete, eşitliğe, demokrasiye sevdalıyız. Ahmet Telli bir şiirinde der ki, “ Büyük aşklar yolculuklarla başlar” biz de memleket aşkıyla yollara düştük. Yoldaşlık çok güzel sen de gelsene!"
http://www.birgun.net/haber-detay/yoldaslik-cok-guzel-sen-de-gelsene-167024.html