Çok kısa konuşmuş
Çok uzun konuşmasına gerek yoktu zaten
Çok net konuşmuş
Çok flu bir durum yoktu ortada zaten
Ne dedi Karacan; “ETO’da 2 dönem başkanlık yapmış bir kişiyim, üstelik oyum var.”
“Layık olan kazansın” dedi son olarak
Karacan’ın, ETO seçimleri ile birlikte adının geçmemesi, adının geçmesinden çok daha zor bir mevzuydu
Kendi tabiri ile ağaç kovuğundan çıkmamıştı.
Karacan’ı, Türkiye ve Eskişehir siyasetinde başrole oturmasını sağlayan ETO’da geçirdiği iki dönem başkanlık süreci.
Rivayet o ki 16 bin üyenin adını soyadını ezbere biliyor.
Aynı rivayet şöyle devam ediyor, “temas etmediği, selam vermediği, hatırını sormadığı üye yoktur ETO bünyesinde”
Gelelim siyasete
Bir tablo oluşturun, başkan adaylarını yazın ve altlarına onları destekleyen siyasetçileri sıralayın.
Bu tabloya baktığınız zaman,
Göreceksiniz ki, mevzu siyasetçilerin karışması değil, mevzu Karacan gibi ETO’da ciddi bir yer edinmiş ismin karışmasıdır.
Gerisi laf-ı güzaf
Karacan dün yaptığı açıklamayı haftalar önce yapmış olsaydı.
Hiç bu kadar merak uyandırmayacaktı.
İşin özetine gelirsek
Akademisyenler siyasete atıldıkları zaman nasıl akademik kimliklerinden vaz geçmiyorlar ise
Harun Karacan’da siyasete atıldığı için ticaretçi geçmişinden vaz geçmiyor
Çünkü akademisyenleri siyasete taşıyan nasıl akademik geçmişleri ise
Ticaret erbaplarını da siyasete taşıyan yine bu kimlikleridir.
Bu noktada bana kalırsa siyaset, ETO’ya değil, ama ETO siyasete şekil verme aracı olarak kullanılıyor.
Şöyle ki;
AK Parti içerisindeki siyasi dengeler ETO seçimleri üzerinden yeniden dizayn edilmeye gebe.
Karacan’ın ETO seçimleri ile alakalı doğal konumu, siyasi arenada koz olacak gibi.
En azından şimdiye kadar genel algı bu yöndeydi…
Harun Karacan, son açıklaması ile doğal konumunu kamuoyuna hatırlatarak, partisini bu çekişmenin içinden çekmeye çalışıyor.
Zaten daha önceki sessizliğini de buna yormak lazım.
AK Parti, genetik yapısı gereği tarafsız olamayacağı yegane kurumların başında gelen ETO için, tarafsızız ilanları verince Karacan ofsayta düşebilirdi.
Ancak, Ayşe Kaytan Uçak, Karacan’a ETO ile ilgili soruyu yöneltince Karacan, taşı uzatmadan gediğine oturtmuş
Sadece “ETO üyesiyim kardeşim” deseydi de yeterdi zaten…