Soner Uçak yazdı...
Ne zaman bir çocuk ölümü haberi görsem ya da duysam içimi büyük bir utanç kaplar.
Duyduğum haberin etkisinden bir gün sonra kurtulacağımın vermiş olduğu bir utanç bu.
Bir sonraki yemekte iştahımın, üzüntümü sallamayacağını bilmenin vermiş olduğu, isyanımın bir sonraki ölüme kadar mağarasına çekileceğini bilmenin vermiş olduğu bir utançtır bu. Bir çocuğun ölümüne sıradan bir insan çaresizliğidir ki, utanmaktan başka bir şansın yoktur.
Hayatının ilkbaharındakiler kimi zaman bir yurt odasında, kimi zaman bir trafik kazasında kimi zaman büyük bir ihmalkârlığın, kimi zaman bir boş vermişliğin neticesinde gözlerini hayata yumarken tek hissettiğim çaresizliğimin vermiş olduğu bu büyük utanç. Özellikle oğlum Ali Baran’ın dünyaya gelmesi ardından ‘bir çocuk, bir dünyadır’ benim için. Ölen her çocuk ile dünya başıma bir kez daha yıkılır, sonra bir kez daha…
Bu yüzden Alpu’daki termik santrale bu gözle bakıyorum. Büyük bir utanca imza atılıyor gibime geliyor. Bir açıklama yok, bir iç rahatlatma zahmetine bile girilmiyor… Eskişehir’e uzaklığı söz konusu ediliyor. Bazen aklıma hemen Alpu’daki Beyazaltın, Sevinç, Ağapınar’da yaşayan çocuklar geliyor.
Uzun vadede Eskişehir’e yaklaşacak bir ölüm bulutudur kafamdaki. ‘Termik santral’ denilince başka bir şey gelmiyor aklıma.
Sıradan bir insanın utancıdır.
Ya makam sahipleri, devlet büyükleri, ileri gelenler… Utanç, biz sıradan insanlar için midir sizce?
Ocak ayında ihaleye çıkacak. İçimiz rahatlatılmadan, ‘korkmayın çocuklarınıza bir şey olmayacak’ denilmeden varsa, yoksa enerji açığımızı karşılayacak bir devlet derdidir. İnsanı yaşat ki yaşasın denilen…
Ocak ayında ihaleye çıkacak.
Neyi çıkarıyorlar ihaleye?
Güzelim Alpu Ovası’nda hangimizin çocuğunun hayatı satılacak!
Kim bilir, belki de bir de bindir tehlike. Senin, benim için mesele değil ama bir çocuk aklıma geldiğinde bir dünya yıkımıdır.
Son yazımdır bu termik santral için. Yarın büyük bir utanç yaşamayalım diye sıradan bir insanın son feryadıdır.
Duyulursa ne ala!
Duyulmaz ise; sıradan insanların sırtındadır bütün makamlar.
Çıkarması gibi indirmesini de bilir hele ki çocuklarına ilişildiğinde…