Ayşe Kaytan Uçak yazdı...
AK Parti, MHP ile ittifak yapacak, CHP ise İYİ Parti ile ittifak arayışında.
İttifak; siyasi çıkmazı, politik tıkanmışlığı örten süslü bir söz.
Oysaki ittifak senaryosu, geçtiğimiz genel seçimlerde de soframızın ana yemeği idi.
Hep beraber yedik.
Geldiğimiz nokta da yediğimiz yemeğin vitamin ve protein açısından zayıf bir aperatiften öteye geçmediğini gördük.
O büyülü söz ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılara çare olmadı, olamadı.
Genel seçimler ardından ittifak bize ne sundu?
Hatırlatayım; geçtiğimiz gün kuru soğanı tartışıyorduk.
Yeni iktisadi ve sosyal politikalar üretilmeden herhangi bir ittifaktan, bir sonuç beklemenin Godot’yu beklemekten ne farkı var?
İttifak bize yaramadı anlayacağınız.
Peki; bize yani vatandaşa yaramayan bir ittifak kime yarıyor?
Aklımızın bir kıyısına ittifak çalışmalarında seçmenlerin yüzdelik sayılarla ifade edilen birer rakamdan öte anlam ifade etmediği kazınmalı.
Toplumu yönetme işini bir muhasebe ofisine bırakmış gibiyiz.
Yüzde bilmem kaçın virgülleri olarak ittifak borsasına pür dikkat kesilmişiz.
Yerel seçimler geliyor.
Hayatında belki de bir kez kazanmanın şerbetinden içmek isteyenler, gönül verdikleri parti için yine can siperhane bir şekilde çalışacak.
Kutsal bir davadır kimisi için, kimisi için liderine duyduğu sonsuz şükran… Anlaşılabilir.
Asıl anlamsız ve absürt olanı bindiğimiz ittifak kayığının rotası ile ilgili hiçbir fikrimizin olmaması.
Geçtiğimiz günlerde Sayıştay raporları boy boy gazetelerde yer aldı.
Gözlerimizin önüne serilmese bile merak edenlerimizin ufak çabalarla ulaşacağı adam doyurma konusunda oldukça başarılı belediyecilik örnekleri ülkenin dört bir yanında boy gösterdi.
Yerel seçimlerden çıkacak sonuç “nasıl bir şehir istiyoruz” sorusuna cevap olmalıdır
Öyle değil mi?
Oysaki biz yüzdelik sayılarda virgül olmaktan duyduğumuz memnuniyet ile “ittifak olacak mı olmayacak mı” yı tartışıyoruz.
Örneğin aklımıza termik santral ile ilgili bir soru var mı seçim sürecine girilirken,
Yılların emeği bir marka kentin, geleceğine ilişkin herhangi bir şüphe ile yaklaşılıyor mu seçimlere?
Sorunu sadece kazanıp, kaybetmek olarak gören bir siyasi anlayışın ittifak arayışlarının hangi ilke ve prensipler etrafında birleştiğine yönelik tek bir soru var mı aklımızın kıyısında.
İşte bu nedenle Eskişehirlilere ciddi bir görev düşüyor.
Gazetelerin sayfalarına iliştirilen küçük bir ittifak ilanı belki de.