Hakkı Sağlam ve Ali Baş gibi iki tecrübeli gazeteci Yılmaz Büyükerşen’in milletvekili seçilerek meclis başkanı olması yönündeki yazılarını okuyunca gazetecilik refleksinden kaynaklı birkaç şey söyleme gereksinimi duydum.
xxx
Eskişehir, pir parça Yılmaz Büyükerşen’dir.
“Parça” dediysem yanlış anlaşılmasın; Büyükerşen’in Eskişehir için anlamını küçümsemek niyetinde değilim.
Ancak, asıl önemli olan Büyükerşen, tamamıyla Eskişehir’dir.
Bir yerden bakınca kopamaz Eskişehir’den.
Kentini bu denli önemsemesi, zaman içerisinde onu kentin bir değeri haline getirdi. Eskişehir Yılmaz Hocanın kentidir nitekim diğer şehirlerde.
xxx
Dile kolay; 20 küsur yıllık yönetim ardından bile bırakın isminde herhangi bir örselenmeyi, hala şehircilik dendiğinde ilk sayılan isim olmanın ne denli zor olduğunu düşünürsek, ne demek istediğim daha iyi anlaşılır zannediyorum.
Şehrini sevmeyenin, vatanını sevemeyeceğinin bilincinde.
Yıllardır yaşanabilir bir kentin koordinatlarından şaşmadan ilerleyen bir yöneticinin, kentin kaderi için ne denli önemli olduğu su götürmez bir gerçek olarak karşımızda duruyor.
Büyükerşen, Eskişehir için bu denli kritik bir denge unsuruyken, Ankara’ya göndermek, Ankara için ciddi bir kazanım olabilir. Fakat, Eskişehir’in kaybını da gözden kaçırmamak gerekiyor.
xxx
Yılmaz Hoca geçtiğimiz seçimlerde Cumhurbaşkanı adaylığı kapısından döndü. Hatta neden aday olmadı serzenişlerini aday olması durumunda kazanma ihtimalinin yüksekliğine duyulan inanç cümleleri takip etti.
Aday olmamasını Yılmaz Büyükerşen’in kararsız kalması olarak yorumlayanlar olduğu gibi, genel merkezin bir hatası olarak görenler de oldu. Seçim denince akla gelmesi o nedenle garipsenecek bir durum değil.
Nitekim garipsemiyorum. Fakat Eskişehir’i düşünerek hareket etmek gerekiyor. Eskişehir’i düşünmek dediysem belirli makamların bulunduğu koordinatlardan söz etmiyorum. Tepeden tırnağa bir kenti düşünmek…
xxx
Eskişehir bir Yılmaz Büyükerşen çıkardı. Elbette ikinci bir Yılmaz Büyükerşen çıkarabilir. Belki daha iyisini de. En azından kentin geleceği için çıkarmak zorundadır. Ancak bakıyoruz bugün oyunun içinde olanların neredeyse tamamı büyükşehir belediye başkanı olmak istemenin ötesinde bir yeri akıllarından dahi geçirmiyor. Bu nedenle ne Yılmaz Hoca, ne de onu aşmak akıllarına bile gelmiyor.
Ez cümle; Kazanmaya ve belki de Ankara’ya Yılmaz Hoca lazımdır, ancak Türkiye’ye de Eskişehir’in lazım olduğunu ıskalamamak gerekiyor.