Gazetelerin köşe yazarları bugün neler yazdılar, gündemi nasıl gördüler? İşte günün öne çıkan köşe yazarları...
Eskişehir’de İYİ Partiye oy vermiş seçmenin oyunu alamayan taraf belediye seçimlerini kaybeder…/ Murat Taşkın/ İstikbal
Son yapılan seçimde 50 bin yeni seçmen oy kullandı Eskişehir’de…
Küsuratları bir tarafa bırakırsak, AK Parti 11 bin, CHP 21 bin MHP ise 10 bin oy kaybetti.
Bu 3 partinin kaybettiği oy sayısı 42 bin civarı.
Yani…
50 bin yeni seçmen ile bu 3 partinin kaybettiği 42 bin oyu topladığınızda 92 bin yapıyor…
Peki bu oylar nereye gitmiş?
HDP 11 bin, SP ise 3 bin oy arttırmış.
İYİ Parti ise ilk girdiği seçimde Eskişehir’den 77 bin civarı oy almış…
Bu 2 partinin(HDP-SP) arttırdığı oylar ile İYİ Parti’nin aldığı oyları topladığınızda, AKP, CHP ve MHP’nin kaybettiği oyları, yani 91-92 bin oyu buluyorsunuz…
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
*****
Eskişehir'deki dip dalgası/ Ali Baş/ Anadolu
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, diğer kentlerde başka Eskişehir’de çok daha başka kutlandı…
Önce bir tespit yapmak istiyorum…
CHP’nin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı reklam filmlerine değinmek istiyorum…
Kılıçdaroğlu’nun şu iki sözü var
-Cumhuriyetimize sonuna kadar sahip çıkacağız, bayrağımıza sahip çıkacağız!
Ankara’daki CHP böyle! Ya Eskişehir!
İlk olarak Odunpazarı Belediyesi, tüm binalarına “andımızın tam metninin yer aldığı” pankartları astı…
İlk meşale Atatürk Stadyumu’nda taraftarlarca ateşlendi. Binlerce taraftar hep bir ağızdan andımızı okudu!
Daha sonra Cumhuriyet parkı açılışında Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, sahneye çıktı ve andımızı okudu binlerce Eskişehirli ona eşlik etti…
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
******
Kazanmak değerlidir…/ Kemal Aydoğmuş/ Sonhaber
Kazanmak, hayatın her alanında değerlidir, anlamlıdır…
Amaç mıdır peki?
Hayır amaç değil, araçtır…
Kazanmanız halinde elde edeceğiniz şeydir asıl hedef…
Elde edeceğiniz bir şey yoksa kazanmanın nasıl bir anlamı olabilir ki…
İşte Pazar günü, takım yaş ortalaması neredeyse 20’in altında olan Eskişehirspor’un kazanması birçok açıdan çok önemliydi…
Yalnızca 3 puan demek değildi…
3 puandan çok daha fazla, çok daha değerli bir şey kazanmadık mı sizce de?
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
*****
Narsisizm çağımızın vebasıdır/ Deniz Çağlar Fırat/ Yenigün
Hayatın gerçekliklerinden habersiz, duygusuz ve bencil bir nesil geliyor.
Şehitler için gözyaşı döken kendi ana babalarını anlamıyorlar. Başkalarının çocukları için ağlamaya anlam veremiyorlar.
Yanı başımızdaki savaşlar, acı çeken çocuklar, ölen on binlerce insan onları hiç ilgilendirmiyor.
Tüm acı gerçekleri çizgi film tadında izliyorlar ve yürekleri hiç acımıyor.
Hayatlarının odağındaki tek şey eğlenmek…
Eğlenemedikleri tüm zamanları kendilerine bir işkence olarak görüyorlar.
Kendileri için yapılan fedakârlıkların hiç farkında değiller. Kıymet bilmiyorlar ve vefasızlar.
Herkesi kendine hizmet etmek için yaratılmış görüyorlar.
İnsanlara verdikleri değer, onların isteklerini yerine getirebildikleri ve ne kadar eğlendirdikleriyle orantılı.
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
*****
Para peşin, ama fiş yok!/ Hakkı Sağlam/ Sakarya
Geçtiğimiz Pazar günü Cengiz Topel Caddesi'nde faliyet gösteren bir börek ve simitçi fırınına girip, 5 tane gözleme almak istedik. Gözlemeler fırında çıkmak üzereymiş, bu nedenle 5-6 dakika bekledik...
Gözlemeler çıkıp, sarılmaya başlandığında ücretin 25 lira olduğu söylendi. Biz de kredi kartımızı uzattık. Kasada duran iki kızdan biri 'Biz de kredi kartı kullanılmıyor' dedi...
'Niye?' diye itiraz ettiğimiz de 'Bizim sattığımız ürünler ucuz olduğu için böyle' dedi. Biz de parayı verirken kendilerine 'Gözleme beklerken dikkat ettik, en az 10 müşteri alış veriş yaptı ve siz fiş vermediniz.' dedik...
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
*****
Seçime sadece 4 ay kaldı ama proje değil aday konuşuluyor! / Özdemir Uçak/ Şehir
31 Mart 2019 yerel seçimlerine adım adım gidiyoruz. Zira 4 ay gibi bir zaman kaldı. Bu süre “yerel seçim hazırlığı” için dar bir süre. Üstelik Şubat-Mart gibi tam da kış ortasında seçim atmosferini geçirmek hem adaylara, hem partilere öyle kolay olmayacak. Ancak şöyle bir sürece bakarsanız ortada acayip bir durum var. Çünkü “AK Parti’de kim aday olur? CHP ne yapar? MHP nasıl bir aday bulup yarışacak? İyi Parti seçime girmeyecek gibi geri duruyor. Aday aramıyorlar mı?” sorularına cevap aramaktan başka elde var sıfır…
Çünkü yerel seçimleri sadece “adaya” indirgeyen bu sistemle ne yazık ki kentlerin sorunları ve çözüm önerileri konuşulmuyor. Herkes kendi penceresini açıp oksijeni çekti mi; “Dışarıda şahane hava var” deyip içeriye giriyor.