banner536

BAŞKAN KURT, TAŞERONA KADRO DÜZENLEMESİNİN AYRINTILARINI ANLATTI

Kamuoyunun uzunca bir süredir dikkat kesildiği taşerona kadro düzenlemesi geçtiğimiz günlerde yayınlanan 696 sayılı KHK ile yürürlüğe girdi. Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, düzenlemenin ayrıntılarını Kanal 26’da anlattı.

BAŞKAN KURT, TAŞERONA KADRO DÜZENLEMESİNİN AYRINTILARINI ANLATTI
28 Aralık 2017 Perşembe 09:35

Kurt, düzenlemeye ilişkin şunları kaydetti:

Hükümet, bu Kanun Hükmünde Kararnameye ‘taşeron işçiliğin çözümü’ diyorsa, ben onu üç sene önce çözdüm. Bu bir çözüm değil. Bu işi daha da karmaşık hale getiren ve insanların hak kaybına neden olan bir uygulama. Göreceğiz. Ben iki gündür kararname ile ilgili dersime çalışıyorum. Çünkü uygulamaya geçeceğiz.

Başvurular 2 Ocak’ta başlıyor: 2 Ocak’ta ilgili madde yürürlüğe girecek. 2 Ocak’tan itibaren 10 gün içerisinde müracaatları alacağız.

Emekliliği hak etmiş olan işçiler kadroya alınmayacak: Emeklilik yaşı gelenler ve emeklilik hakkı dolanlar hiçbir biçimde çalıştırılamayacak. Biz hiçbir şekilde emeklilik hakkını elde edenleri kuracağımız ya da kurduğumuz şirkete alamıyoruz. Emekliliği dolanlar üç ay içerisinde artık bizde iş bulamayacak. Belediyelerde iş bulamayacak.

Belediyede çalışırsa ikinci bir iş hakkı yok: Bir vatandaş, normal şartlarda çalışırken emekli olursa başka bir ikinci işte, kamuda veya belediye şirketinde çalışabiliyor. Ama belediyede çalışırken bu hakkı elde ederse çalışamıyor. Bu bir çelişki ya da kaos.

Müttehitlerle sözleşmeler feshedilecek: Bizim müttehitlerimiz var. Müttehitlerimiz ile yapmış olduğumuz sözleşmeler var. Bu sözleşmelerimizi de feshedeceğiz. İşverenlerimiz ile oturacağız ve onlara ellerindeki işin kalan bölümünün yüzde 5’i oranında bir tazminat vererek, bunlarla olan sözleşmelerimizi feshedeceğiz.

Belediye ya araç satın alacak ya da kiralayacak: Fen işlerinde, park bahçelerde, temizlik işlerinde ve destek hizmetlerinde, hizmet karşılığında eleman çalıştırıyoruz. Ama park bahçe, fen işleri ve temizlik işlerindekinde başka unsurlarda var. Araç kiralama var, ekipman kiralama var… Şuanda bu müttehitlerimiz o işi yapmak için milyon liralık araçlar satın aldı. O araçlar artık işe yaramayacak. Çünkü hiçbir belediyede temizlik işi alamayacak. Normal şartlarda eskisi gibi devam ediyor olsaydı bizden ihaleyi kaybetse bile gider başka bir belediyede iş alırdı. Ama artık yapamayacak. Belediyeler bu araçları ya satın alacak ya da kiralayacak.

Ekipmanlar için mali kaynak gerekli: Birincisi şuanda çalışmayan, çalışma hakkını elde edemeyen ya da yapılacak sınavlarda sınavı kazanamayan insanların tazminatları belediyeye bir yük getirecek. İkincisi temizlik işlerini kendimiz yapabilmemiz için o makineleri ya satın almamız ya da kiralamamız lazım. Bunu alabilmek için mali bir kaynak gerekecek. İşçinin tazminatını ödemek için bir mali kaynak gerekecek. Biz bu kaynağı 90 gün içinde bulmak zorundayız. 90 gün içinde Odunpazarı Belediyesi’nin elde edeceği gelir bellidir. Şuanda çıkan kararname ile öyle bir gider kalemi yüklendi ki; hiç hesapta olmayan, hiç bizim düşünmediğimiz zorunlu emeklilik getiriyorsunuz.

Belediyeye yük getirecek: Yaklaşık 1200 taşeron işçimiz var. 1200 işçinin kaçı emekliliği doldurdu? Onu bilmiyorum. Diyelim ki; 100 tanesi emekliliği doldurdu. Bunların tazminatları var. 100 tanesi de sınavı kazanamadı. 200 kişinin kıdem, ihbar tazminatlarını belediyenin ödemesi lazım. Bu ayrıca bir külfet ve yük. Araç satın almak için yine yük. Bir de bu iki, üç ay içerisinde pek çok bürokratik işler var. Her gün yeni yeni şeyler ekleniyor.

Odunpazarı A.Ş.’deki işçiler ne olacak? Odunpazarı Belediyesi’nin kurmuş olduğu ‘Odunpazarı A.Ş.’ adında bir şirketimiz var. O şirkette şuanda çalışan işçiler var. Onlar o şirketin esas işçisi. Peki o işçilerin pozisyonu ne olacak? Emeklilik geldiyse çıkacaksın, başka yerde çalışamayacaksın gibi… şartlar geçerli olacak mı, olmayacak mı? Orası meçhul. Bizim part time çalıştırdığımız, parça başı çalıştırdığımız işçilerimiz var. Onların pozisyonu ne olacak. O da çok net değil. Dolayısıyla bir çözümsüzlük süreci başladı.

Hangi toplu iş sözleşmesi uygulanacak? Bizim bir toplu iş sözleşmemiz var. Devam ediyor. Bir de taşeron işçilerle yaptığımız bir toplu sözleşmemiz var. Yüksek Hakem’den geçmiş. Bunlardan hangisi uygulanacak. Diyor ki; ‘En son tarihli olan sözleşmeye göre yetki müracaatı yapabilir sendika.’ Ama bizim Odunpazarı A.Ş.’de devam eden bir toplu sözleşme var. Fen İşlerinde taşeron şirketle yapılmış olan, Yüksek Hakemin onaylamış olduğu toplu sözleşme mi geçerli olacak, Odunpazarı A.Ş.’deki toplu sözleşme mi geçerli olacak? Burada da bir kargaşa olacak. Elbette işçi sendika diyecek ki ; ‘hangisinin ücreti yüksekse o.’ İşveren başka bir şey diyecek.

İşçi tazminatlarından vazgeçecek: İnsan haklarına aykırı olan nokta şudur; Bu işçiler şimdiye kadar doğmuş olan bütün haklarından vazgeçerek, kadroya geçecekler. Odunpazarı Belediyesi’nde 15 yıldır temizlik işlerinde çalışan taşeron bir işçiyi düşünün; Odunpazarı A.Ş.’ye geçip kadrolu bir işçi ya da özel statülü işçi pozisyonunu alabilmek için şimdiye kadar dolmuş olan kıdem, ihbar tüm tazminatlarından vazgeçecek. Vazgeçtiğine dair bir taahhütnamede bulunacak, imza atacak.

Davalardan feragat etme şartı getirildi: Eğer dava varsa dava açmayacağına dair, davadan vazgeçtiğine dair bir imza verecek. Sonra diyelim ki kadroya geçti. Bir sene çalıştı. Odunpazarı A.Ş.’de bu işçiyi işten attı. 15 senesi gitti. Haklı çıkarsa bir yıllık tazminat alır. Bunlar işçinin aleyhine. Geçmiş ve gelecekteki hakları ölüyor. Sendikaların itiraz etmesi gereken bir nokta.

Yargı yolu kapalı: İktidar o kadar uyanıkça bu işleri yapıyor ki, Kanun Hükmünde Kararname ile yaptı. Hiç lüzumu yok. Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisi sadece 15 Temmuz olayları ile ilgili olan konularla sınırlıdır. Geçici işçilerin ya da taşeron işçilerin kadroya geçirilmesinin OHAL ile ilgili hiçbir açıklaması yoktur. Bunu ona bağladığınız zaman Anayasa Mahkemesi de diyor ki; ‘Olağanüstü Hal ile ilgili bir olaya ben bakamam.’ O zaman bu Kanun Hükmündeki Kararnameyi biz şikayet ettiğimiz zaman, itiraz ettiğimiz zaman Anayasa Mahkemesi yetkisi olmadığını söyleyecek. Dolayısıyla bunun iptali de sağlanamayacak.

Okuma, yazma bilmeyen işçi sınava nasıl girecek?: Böyle garabet, böyle ucube bir kararnameyle milyonlarca işçinin geçmişten gelen hakları ölecek. İşçilerin birçoğu okuma yazma bilmiyor. Ama yazılı sınav yapacağız. Nasıl yapacağız? Bu sistem işçiyi mağdur edecek. Geçmiş haklarının tamamından vazgeçecek.






 

 

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.