Soner Uçak yazdı...
Temsil ettiklerinizin çoğu ile mukayese dahi edilmeyecek mal varlığınız var.
Helali hoşunuz olsun.
Temsil ettiklerinizin yanına dahi ulaşamayacağı itibarınız var.
Baş göz üstüne…
Hepsini bu şehir verdi. Öyle ya da bu şehre borçlusunuz. Oylarına borçlusunuz örneğin.
Sıranızda öğrenci oldu, kapınızda bekçi, fabrikanızda işçi, sandığınızda oy oldu.
Ne istediyseniz bu şehir size verdi anlayacağınız.
Dün bir araya gelmişler "ölüm yolu" adı taktıkları Alpu yolu üzerinde yol isterler sizlerden.
Ne övündüğünüz 8 şerit yollardan, ne de ne de parlak, jilet gibi asfalttan.
“Biraz genişletin” diyorlar.
Oğulları ölmüş, babaları ölmüş, konusu komşusu ölmüş.
“Ölmesin” diyorlar, başka bir şey dedikleri yok haddizatında.
O meclise gidip sadece şunu söylerseniz zannediyorum. Sayın yetkililerde dirhem vicdan varsa anlayacaklardır.
“Yahu, bizleri buraya taşıyanlar, konu komşu, eş dost ölmesin istiyorlar”
Sadece o mecliste bunu dile getirin.
Yaşamak hakkından vazgeçmiş pek çoğu, nefes alma hakkına tavdır belki birçoğu
Gelecek zamanın sisli yollarına bırakmayın...
Bir acıya mehlem olmanın ilk adımı, sizi o acıya çıkaracak doğru yolu bulmaktan geçmez mi hiç?
Yol orda, acı orda, ölüm orda.
10 yılda 600 ölümlü kaza
Kağıt üstünde belki bir istatistiki veridir.
Çok hızlı söylenip geçilebiliyor.
Ama ölümler kağıtta durduğu gibi durmuyor…