Eğitim Sen Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan Lise Giriş Sınavları’na ilişkin açıklamalarda bulundu. Alkan, “2018 LGS sonuçlarının ve öğrencilerin tercihlerinin MEB tarafından doğru analiz edilmediğini, bu anlamda ortaöğretime sistemine geçiş konusunda benimsediği yanlış politikalarda ısrar ettiği anlaşılmaktadır” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın yanlış politikalarda ısrara ettiğini belirten Alkan, “MEB, öğrencilerin merakla beklediği Liseye Geçiş Sınavı’na ilişkin kılavuzu ve yönergeyi yayımlamıştır. Ortaöğretime geçiş sisteminde öğrencilerin büyük bölümünün tercihi aksi yönde olmasına rağmen, sınavla öğrenci alan okulların büyük bölümü yine meslek ve imam hatip liselerinden oluşmuştur. Yayınlanan kılavuz, 2018 LGS sonuçlarının ve öğrencilerin tercihlerinin MEB tarafından doğru analiz edilmediğini, bu anlamda ortaöğretime sistemine geçiş konusunda benimsediği yanlış politikalarda ısrar ettiği anlaşılmaktadır.
Eskişehir’ de de tablo ayni olmuştur. İlimizde olduğu gibi MEB verileri üzerinden ülkenin her yerinde ortaya çıkan fotoğraf, öğrencilerimizin öncelikli tercihlerinin Anadolu liseleri, fen liseleri, güzel sanatlar, sosyal bilimler, spor liseleri vb olmasına rağmen, MEB’in okullaşma politikasının değişmediğini, öğrencileri zorunlu olarak imam hatipler ve meslek liselerine yönlendirmekte ısrarcı olduğunu göstermektedir.” dedi.
“Dayatma kabul edilemez”
LGS’ye giren öğrencilerin büyük bölümünün tercihlerinin dikkate alınmadığını vurgulayan Alkan şöyle konuştu: LGS’ye giren öğrencilerin büyük bölümünün aksi yöndeki tercihlerine rağmen, MEB tarafından öğrencilere belli okul türlerinin dayatılması kabul edilemez. Eğitim Sen olarak sınav sistemi değişikliği ile ilgili yürüttüğümüz ‘Öğrencime Dokunma’ kampanyamızdaki temel eleştirimiz dikkate alınmalı ve kontenjanlar öğrencilerimizin taleplerini karşılayacak şekilde düzenlenmelidir.
MEB’in çocuklarımızın, öğrencilerimizin emeğini yok saymasına ve geleceğini karartmasına seyirci kalmamız beklenemez. Sadece ortaöğretimde değil, eğitimin hiçbir kademesinde öğrencilere ve dolayısıyla ailelerine dayatmada bulunmamalıdır. Öğrencilerin büyük bölümünün talepleriyle taban tabana zıt uygulamalardan derhal vazgeçilmelidir.
Her öğrencinin kendi ilgi ve becerisi doğrultusunda hangi alanda okuyacağını kendisinin belirleyeceği bir eğitim sistemi oluşturulmalı, bunu hedeflemeden atılacak her adımın, eğitimde yaşanan kaosu derinleştirmekten başka bir işe yaramayacağı unutulmamalıdır.
Eğitim Sen olarak öğrencilerimizin eğitim hakkına sahip çıkmaya devam edeceğiz. Okullarımıza, öğrencilerinize ve geleceğimize sahip çıkacağız.