Ben demiyorum Ak Partililer bu ismi layık görmüş...
Yemin töreninden önce ilk defa sohbet ettim.
Anne merhameti var mı? Şüphesiz...Ama elinin altında terliği de yok değil.
Hani bazıları için çok sık dillendirilir “tersi pistir” diye, nedense öyle bir izlenim edindim.
Ancak ne yalan söyleyeyim düzüyle ağırladı bizi.
Anlatacaklarının çokluğundan mı, anlatmaktaki ısrarından mı bilemedim, ancak sohbette hep virgüllere ihtiyaç duydum.
Virgül koymadığınız durumda durdurmak olanaksız.
Sadece cevap vermiyor, sorularınızda öngörme arzusunda. İddiası çok çalışmak.
Çalışmayı misyon edinmiş. Mission is impossible değil yani. Sonuçla ilgilenmiyor. "Biz çalışacağız bize düşen bu..."
Sohbeti rayında tutmak zor.
Bir bakıyorsunuz Selahatin Eyyubi’den bahsediyor.
Bir bakıyorsunuz AK Parti’nin eski bir il başkanından.
Konuya vakıf olduğunu göstermek isterken belki de, konudan sıklıkla çıkmaktan zerre imtina etmiyor.
Sohbet yelpazesi geniş anlayacağınız.
Lafı gediğine sokmakta maharet sahibi olduğu kanısına vardım.
Ancak yaklaşık 1 saat boyunca karşısındakinde herhangi bir gedik aradığına şahit olmadım.
Gedikleriniz çoksa eyvah eyvah.
Biz masasından kalktık Eskişehir’e döndük, Ayşen Gürcan Hoca masadan kalkıp Seyitgazi’ye gitmiş…
Diğer AK Parti vekilimiz Fatih Dönmez’i görmedik. Seçimlere bakan olarak girdi. Eskişehir’e TOGG’la geldi. Seçimler bitti bakanlık gitti. TOGG altındadır belki ve hala turluyordur. Nerede mi? Şimdilik hiçbir yerde…