ANKARA ZİYARETLERİNİN ‘DAVETSİZ MİSAFİRİ!’

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, yaklaşık 2 yıldır binlerce vatandaşı TBMM’ye götürdü. Geziye katılanların çoğu kadınlardan oluşuyor. Anıtkabir’i, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni bugüne kadar hiç görmeyenler için iyi bir fırsat. Ancak gezileri masum olmaktan çıkaran CHP Grup Toplantısı ve Kılıçdaroğlu’na yapılan ziyaretler. Yanlış anlamayın bunda bir sıkıntı görmüyorum. Eğer bu geziyi CHP İl Örgütü düzenlemiş olsaydı!
 ***
Ataç’ın Çanakkale’ye, Bursa’ya ve Konya’ya düzenlediği gezilerde zaman zaman eleştirildi. Ama hiçbiri Ankara ziyaretleri kadar gündeme gelmedi. Ankara siyasetin merkezi. Yapılan ziyaretlerde siyasi olarak yorumlanıyor. Çanakkale, Bursa ve Konya için bir kültür gezisi denilebilir ancak Ankara için bunu söylemek zor. Ataç’ın Ankara’ya düzenlediği gezileri savunurken yapılan bir yanlış var o da AK Partili belediyelerin, belediye bütçesini kullanarak partileri için gerçekleştirdiği siyasi organizasyonlar. Burada yapılan hata, bir yanlışın üzerini başka bir yanlışla kapatmak ve savunmak. ‘Onlar yapıyor, Ataç yapıyorsa çok mu’ demek. Önemli olan belediye bütçesinin, bölgedeki tüm yurttaşlara eşit olarak paylaştırılması.
“Seçilen belediye başkanı parti rozetini seçildiği gün çıkartmalıdır. Çünkü o artık partisinin değil, kendisine oy veren vermeyen herkesin belediye başkanıdır” diye bir söz vardır, klasik ama son derece doğru olan bir cümledir.
***
Gelelim Ahmet Ataç’ın, Sonhaber Gazetesi’nden Güray Ateş’e verdiği röportaja.  Ataç’ın hedefinde Ankara ziyaretlerini eleştiren yazarımız aynı zamanda Büyükşehir Belediyesinin AK Partili Belediye Meclis Üyesi Ahmet Yapıcı ile partisinin Milletvekili Cemal Okan Yüksel var. Ataç, Yapıcı’yı cahillik ile suçlamış. Yüksel için ise  “Hem eleştiriyor, hem de davet etmediğim halde katılıyor. Yolu açık olsun” demiş.
***
Yapıcı, bugün ki yazısıyla Ataç’a cevabını veriyor. Ancak Yüksel’in bu konuda bir açıklama yapıp yapmayacağı merak ediliyor. Yüksel, geçtiğimiz Pazar günü CHP İl Örgütü’nün gerçekleştirdiği toplantıda, toplantıya katılmayan Ahmet Ataç’ı eleştirmiş ve kültür turları üzerinden göndermede bulunmuştu. Yüksel ile daha sonra yaptığımız telefon görüşmesinde ‘Ataç’ı değil başka bir ismi ima ettiğini, bir yanlış anlaşılma olduğunu’ ifade etmişti. Ataç ise yaptığı son açıklamada, Yüksel’in kendisine de aynı şeyleri söylediğini ancak burada ima edilenin kendisi olduğunu, bunu başka kişilerden de duyduğunu belirtiyor. Yüksel’in sözleri Ataç ile arasında bir gerileme neden olmuş olabilir. Ancak Ataç’ın, Yüksel için “Bu konuyla ilgili çok dedikodular yaptı, bir sürü şey yaptı” sözleri bunun öncesi olduğunun çok açık kanıtıdır.
***
Ataç’ın, Yüksel’e “Biz davet etmediğimiz halde bizim Meclis’teki toplantılarımıza neden katılıyor?” diye bir sorusu var.  Sizce neden katılmış olabilir Sayın Ataç? ‘Haberi olmadığı’ için ‘Eskişehir’den gelen heyetle ilgilenmiyor’ eleştirilerine maruz kaldığı için olabilir mi? Bu konuda kentin köşe yazarları, iyi ev sahibi olarak sadece Utku Çakırözer’i gösterirken, diğer iki milletvekilini haberleri olduğu halde, Ankara’ya gelen Eskişehirlilerle ilgilenmemekle suçladılar.  Ancak sizin yaptığınız son açıklamadan öğreniyoruz ki, vekillerin ziyaretlerden haberlerinin olmadığı. O yüzden ilgilenemediklerini. Keşke bugün söylediğiniz ‘haber vermiyorum’ sözlerinizi, iki milletvekiliniz yerden yere vurulurken de söyleyebilseydiniz. Onlarda bu haksız eleştirilerle karşılaşmak zorunda kalmasalardı.