“ALDIM, VERDİM, BEN SENİ YENDİM”

Ayşe Kaytan Uçak yazdı...

DSİ, Şehr-i Derya’yı aldı.
Belediyeden aldık ama yine piknik alanı olarak kullanacağız” dedi.
CHP’li belediye olduğu için böyle yapılıyor” algısına sırtını döndü.
Küllenmiş bir ateşi yeniden yaktı geçti.
Hukuki olarak hakkı.
Bu hakkı vicdanları hiçe sayarak kullandı, yine anlıyorum.
Yarın Regülatörü de alacağından hiç kuşku duymuyorum.
Kurumsal anlamda zarar görse de, ‘devlet kurumu, hükümet kurumuna dönüştü’ yönünde algı oluştursa da, DSİ’nin attığı veya atacağı adımları anlayabiliyorum.
Anlayamadığım konuya gelirsek,  DSİ şehrin içinden geçen ve kendisine ait olan sulama kanallarının bakımını yapamazken, neden Şehr-i Derya’yı belediyeden aldı. Güvenlik önlemleri olmaması nedeniyle insanların yaşamını kaybettiği kanallarda topu Büyükşehir Belediyesi’ne atan DSİ, kendi asli görevi arasında yer alan bu konulara neden el atmıyor?
Halkın nefes alabileceği yerleri belediyeye vermemek için elinden geleni yapan DSİ gibi anlı şanlı bir kurumun kendi görev alanları içinde olan sulama kanallarını görmezlikten gelmesinin altında yatan neden nedir?
Su ve su işleri ile ilgili olarak görev yetki sahibi olan bir kurum neden adını ‘aldım, verdim, ben seni yendim’ oyunları ile manşetlere taşıyor.
DSİ ne yapmak istiyor veya neyi yapmak istemiyor?
Tüm görevlerini layıkıyla yerine getirmiş gibi, belediyenin ‘ben yaparım, ederim’ dediği alanlara kabus gibi çöken DSİ, daha hayati konularda topu neden belediyeye atmayı tercih ediyor?
Niçin, kimin için yapıyor?
Cevaplanması gereken onca soru DSİ’nin kapısında oturmuş boynu bükük bekliyor. Bakalım görelim!
DSİ, piknik alanlarını belediyenin elinden almak konusundaki maharetini cevap vermekte de gösterebilecek mi? 
 
 
 
 
 
Haberler