Zübeyde Hanım Kültür Merkezinde gerçekleştirilen panele Marmara Üniversitesinden ihraç edilen Barış imzacısı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, CHP Eskişehir milletvekili Prof. Dr. Gaye Usluer, Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Bülent Yücel konuşmacı olarak katıldı. Panelin moderatörlüğünü, yine KHK ile Anadolu Üniversitesindeki görevine son verilen Dr. Kasım Akbaş yaptı. Panelin başlangıcında Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve Önce Demokrasi girişimi adına Sevil Becen birer konuşma yaptılar. Ayrıca, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, CHP milletvekili Utku Çakırözer ve CHP İl Başkanı Sinan Özkar’da paneli takip edenler arasındaydı.
“Türkiye parlamenter siteme sahip çıkmak zorunda”
Panel öncesinde Anadolu Hukuk Fakültesi Öğrencilerinin isteği üzerine konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt “Üniversitede bu toplantı yapılabilmeliydi. Ama yapılamadı. Üniversitede hocalarımız derslerini verebilmeliydi ama veremiyor. Ama iktidar diyorki “18 yaşındaki bireyleri milletvekili yapacağım” Üniversite yönetimine katmadığınız, üniversite de söz sahibi yapmadığınız kişileri milletvekili yapacağız diye kandırma şansınız yok. Türkiye demokratik parlamenter sisteme sahip çıkmak zorunda. Bunun için Hayırı daha çok büyütmemiz gerekiyor” dedi. Kazım Kurt’un konuşması ardından panele geçildi.
Bu sessizlik bir utançtır
Panel Moderatörü Dr. Kasım Akbaş, “Hukuk fakültelerinin bir anayasa değişikliği söz konusu olduğunda bu kadar suskun olacağını tahmin etmiyordum. Derin bir sessizliğin içindeyiz. Bu seSsizlik Türkiye ve Akademiler için büyük bir utanç. Eleştirel ve muhalif gelenek Anadolu Hukuk Fakültesinde en üst düzeydeydi. KHK’lar ile görevlerden uzaklaştırmalar bu muhalif sesi budamak için gerçekleştirilmiştir” diyerek sözü Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Bülent Yücel’e bıraktı.
Başkan merkezli bir anayasa
Panelde ilk sözü Bülent Yücel aldı. Yücel, referanduma sunulan pakette cumhurbaşkanına verilen yetkilerin çokluğuna dikkat çekere başkanı merkeze alan bir anayasanın oylanacağını belirtti. Cumhurbaşkanının yargılanmasının, görevinden bağımsız bir suç konu olsa bile çok güç olduğuna dikkat çeken Yücel, bu durumun görev süresi bitiminde dahi devam ettiğini ve bunun bir “çıkış garantisi” olduğunu söyledi. Meclisin yürütme üzerinde denetim mekanizmalarının azaltıldığını belirtti. Yücel, “Bu düzenlemeyle yasama organı tabela organa dönüştürülüyor” dedi. Yargıda Hakimler Savcılar Kurulu üye seçimlerine değinen Yücel, üyelerin çoğunun Cumhurbaşkanı ve partisi tarafından atanacak olmasının yargı bağımsızlığını ciddi manada zedeleyeceğini belirtti.
Usluer, “Toplum bu anayasanın neresinde?”
CHP Eskişehir milletvekili Gaye Usluer, Üniversitenin dik duruş sergileyen Akademisyen ve öğrenci olduğunu belirterek panel için çaba harcayanlara teşekkür etti. Usluer, “Toplum bu anayasa değişikliğinin neresinde var” sorusu ile hazırlanan Anayasa metnini eleştirdi. Usluer, İktidarı eveti anlatmak yerine hayıra saldırmayı tercih ettiğini belirterek, “İnsanların iki tercihi var. Evet’i devlet örgütlüyor. Tüm devlet imkanları seferber edilmiş durumda. Hayırı ise millet örgütlüyor. 16 Nisan’a kadar örgütlemeye devam edeceğiz. Herkesin tercihine saygı duyacağız. Kimseyi ikna olması için zorlamayacağız. Hayırı anlatarak, karşımızdakini anlamaya çalışcağız. Yapmamız gereken en önemli görevimiz budur” dedi.
“Anayasal düzen kaldırılıyor”
Profesör İbrahim Kaboğlu ise getirilen anayasa değişikliğinin ne sistem ne de rejim değişikliği olduğunu belirterek, “Anaysal düzen ortadan kaldırılıyor. İnanılmaz bir bilgi kirliliği var. Yeni anayasa metninin saklanması daha da önemlisi bilgilerin çarpıtılarak aktarılması söz konusu. Uzamanların tartışmadığı serbest birşekilde tartışmanın dışlandığı bir anayasa değişikliği ile karşı karşıyayız. Anayasal düzenin ortadan kaldırılacağını söylüyorum. Nedeni ise sistem veya rejim önceden bilinebilir bir özellik taşır. Ama biz tek kişiye verilecek bu kadar yetkinin nasıl kullanacağı yönünde birt ön görüde bulunamıyoruz” dedi. Kural koyma yetkisinin belirsiz bir şekilde kararnameler yoluyla Cumhurbaşkanına devredilmek istendiğini söyleyen Kaboğlu, getirilmek istenen Anayasada meclisin Cumhurbaşkanına doğrudan soru bile soramayacağına dikkat çekti. Kaboğlu, AKP’nin tabanını iknada zorlanmasını, bugüne kadar iktidara yakın STK’lerin dahi hazırladıkları taslaklarda rejim içi çözümler önermesine rağmen bu paketin rejim dışı “çözüm”ler önermesine bağladı. Panel, soru-cevap kısmının ardından tamamlandı.