Nebi Hatipoğlu ile ilgili sorulara muhatap olanların hemen hemen tamamı “Şahsi görüşü” diyerek anlatmaya başlıyor.
Şahsi görüşü, kurumsal olarak bizi bağlamıyor … Kendi görüşüdür, birşey diyemeyiz… Şahsi görüşüdür üzerine çok fazla yorum yapmaya gerek yok…
Partisinin, CHP’nin, Cumhur İttifakı partilerinin ortak görüşü Nebi Hatipoğlu’nun söyledikleri “şahsi görüşü” olduğu.
İlk tepki zannediyorum, İYİ Parti Sözcüsünden gelmişti. Zorlu "Bu görüş milletvekilimizin kendisine ait bir görüştür, partimizin kurumsal kimliğini temsil etmemektedir” demişti.
İYİ Parti Teşkilat Başkanı ve İstanbul Milletvekili Buğra Kavuncu da Hatipoğlu’nun sözlerinin şahsi görüşleri olduğunu belirtikten sonra teşkilatın fikrini söylemeden geçemiyor: Teşkilatlardan ciddi tepki geldi…
İYİ Parti il Başkanı Edizgil, “Nebi Bey kendi şahsi fikirlerini söyledi” dedikten sonra yumuşatma gereksinimi hissediyor: Bizim parti demokratiktir. Herkes fikirlerini rahat rahat söyler.
CHP İl Başkanı Taşel “Nebi beyin şahsi düşüncesi olarak kabul etmek gerekir” diyerek bir başka seçenek olmadığını göstermeye meyilli.
Son olarak "şahsi görüşü" furyasına AK Parti İl Başkanı Süleyman Reyhan katıldı. Reyhan, Ali Baş’a yaptığı açıklamada, “Nebi beyin kendi değerlendirmesi!” diye başlayıp, Hatipoğlu’na küçük bir uyarıda bulunuyor: Yerelle merkez çok ayrışırsa Bolu Belediye Başkanı örneğinde olduğu gibi ya disipline veriliyorlar, ya da partiden istifa ediyorlar.
Anlayacağınız bu “şahsi fikrin” bu denli ses getirmesi makul ve makbul olmasından kaynaklanmıyor.
Görüşün şahsi olması konusunda da herkes mutabık, görüşün sahiplenilmemesi konusunda da…
Bildiğin yakan top. Topu eline alan yeniden Hatipoğlu’nun önüne bırakıyor. Hatipoğlu şahsi görüşü ile baş başa. Sonunda “şahsi görüşüm kimse bir şey diyemez” der mi?
Şahsi görüşüdür bir şey diyemeyiz.
Diyeceğimiz şu; dün şahsi bir görüşü vardı, bugün şahsi bir meselesi…