8 Şubat 2023 tarihinde, 32098 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği, eğitim camiasında büyük tepki topladı. 3 Eğitim Sendikasının konuya ilişkin yaptığı açıklamada, " Dün okul idareleri yapılan öğretmen kıyımı bugün Bakanlık eliyle yapılacaktır. Bu nedenle Eskişehir' de yüzlerce öğretmen Milli Eğitim Bakanlığı’nın keyfiliği yüzünden kaosa sürüklenmektedir. Sadece Atatürk Lisesinde 30 arkadaşımız moral bozukluğu ile tatile girmektedir.
Eğitimi yap boz tahtasına döndüren, istikrarsız politikaların mimarı olan Milli Eğitim Bakanlığı’na Hürriyetçi Eğitim Sen, Eğitim Sen ve Eğitim İş olarak soruyoruz:
#“Proje okulu” adıyla ayrıştırılan bu okullarda öğretmenler ve yöneticiler atanırken hizmetin gereklerini hangi kriterlerin karşılayacağı,
#Liyakatin nasıl sağlanacağı,
#Öğretmenlerin kıdem ve hizmet süresinin dikkate alınıp alınmayacağı,
#Görev sürelerinin neye ve kime göre uzatılacağı,
sorularına verilebilecek tek yanıtınız, “Bakanlığın keyfi nasıl isterse öyle olacaktır” şeklinde karşımıza çıkmak mı olacaktır?
" ifadelerini kullandı.
Tüm gücü kendi eline almıştır
Yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: Milli Eğitim Bakanlığı proje okullarındaki keyfi uygulamalardan vazgeçmek yerine bu uygulamalardaki ısrarını sürdürüyor. Yaşanan sorunlara, eleştirilere ve gelen tepkilere aldırmadan, “Ben yaptım oldu!” mantığıyla hareket eden MEB, yayınladığı “2023 Yılı Millî Eğitim Bakanlığı’na Bağlı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirmesine İlişkin Kılavuz” ile bugüne kadar izlediği politikada kararlı olduğunu gösterdi. Geçmiş yıllarda, bu okullarda görev yapan öğretmenleri sürgün edebilmek için türlü çabalara girişen, liyakati değil sadakati ilke edinerek bu okullara yönetici atayan Bakanlık, “Atamalar adayların tercihleri dikkate alınarak atama takviminde belirlenen tarihte Bakanlıkça yapılır.” diyerek tüm gücü kendi eline almıştır. Üstelik söz konusu atamalarda; “Proje okulu” adıyla ayrıştırılan bu okullarda öğretmenler ve yöneticiler atanırken hizmetin gereklerini hangi kriterlerin karşılayacağı, liyakatin nasıl sağlanacağı, öğretmenlerin kıdem ve hizmet süresinin dikkate alınıp alınmayacağı, görev sürelerinin neye ve kime göre uzatılacağı, sorularına verilebilecek tek yanıt, “Bakanlığın keyfi nasıl isterse öyle olacaktır” şeklinde karşımıza çıkmaktadır.
Anayasaya aykırı
Açıklamada, "Hâlbuki Bakanlık, yaptığı her eylem ve işlemde hukuka uygun hareket etmek zorundadır. Dolayısıyla bu okullardaki hizmetin amacını, bu amaca yönelik olarak öğretmenler ve yöneticilerde aranacak somut, objektif ve hukuki kriterlerin neler olduğunu, bu kriterlerin hizmetin amacıyla bağdaşıp bağdaşmadığını, öğretmenlerin haklarının korunup korunmadığını, bu adımların her birinin yasalara değil hukuka uygun olup olmadığını net biçimde görebileceğimiz bir uygulama bulunmamaktadır. Üç eğitim Sendikası olarak, dün olduğu gibi bugün de proje okullarında atılan keyfi ve siyasi tüm adımları yakından takip edecek ve tüm gücümüzle haksız ve hukuksuz uygulamaları engellemek için mücadele edeceğiz. Öğretmenlerimizi, öğrencilerimizi ve velilerimizi yalnız bırakmayacağız. Unutulmamalıdır ki “Ben yaptım oldu!” denilerek yapılan her eylem ve işlem anayasaya açıkça aykırıdır! Bu nedenle MEB, bu tavrından vazgeçmelidir" ifadeleri kullanıldı.