İKAF’23, Anadolu Üniversitesi’nin ev sahipliğinde 19 paydaş üniversitenin katılımıyla gerçekleştiriliyor

Eskişehir’de, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi (CBİKO) koordinatörlüğünde, Anadolu Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen İç Anadolu Kariyer Fuarı (İKAF’23) açıldı.

Eskişehir’de, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi (CBİKO) koordinatörlüğünde, Anadolu Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen İç Anadolu Kariyer Fuarı (İKAF’23) açıldı.  İç Anadolu Bölgesi’nin en büyük kariyer fuarı olan İKAF’23, Anadolu Üniversitesi’nin ev sahipliğinde 19 paydaş üniversitenin katılımıyla gerçekleştiriliyor.  Anadolu Üniversitesi Öğrenci Merkezi ve İletişim Bilimleri Fakültesi’nde düzenlenen İKAF’23 kapsamında Türkiye’nin lider firma, kurum ve kuruluşları iş ve staj başvuruları almak, kariyer etkinlikleri gerçekleştirmek için öğrencilerle bir araya geldi. 
Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi tarafından 2019 yılından bu yana ‘yetenek her yerde’ teması ile düzenlediği İKAF’ın bu yıl 19 paydaş üniversite ile Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde gerçekleştirildiğini söyledi. Fuar sayesinde öğrencilerin mesleklerini belirlemek, kariyer planlarını yapmak ve firmalarla bir araya gelmek için fırsatları olacağını aktaran Erdal, aynı zamanda fuarda öğrencilerin girişimcilerle tanışma ve iş insanlarının tecrübelerinden faydalanma imkanı da bulacağını ifade etti. 

“Uzay, havacılık ve raylı sistemlerde Eskişehir’i cazibe merkezi haline getireceğiz” 
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, etkinlikte yaptığı konuşmasında, ülkemizdeki teknolojik gelişmelere dikkat çekerek, enerji alanında ciddi bir yerli teknoloji dönüşümü yaşandığını söyledi.  Dünyayı artık dev şirketlerin değil teknolojilerin yönettiğine işaret eden Dönmez, Türkiye’de de artık yavaş yavaş teknoloji birikiminin oluştuğunu kaydetti.  Dünyanın en büyük ikinci nadir toprak elementini işleyecek tesisi Eskişehir’e kurduklarını anlatan Bakan Dönmez, “Lityum üretim tesisini yine Eskişehir’de inşa edeceğiz. Uzay, havacılık ve raylı sistemlerde Eskişehir’i cazibe ve üretim merkezi haline getireceğiz. Oyun ve animasyon geliştirme alanına liderlik edecek Yazılım Geliştirme Merkezini kuracağız.  Teknoloji Transferi Ofisleri ile Eskişehir’e know-how transferi yapacağız” ifadelerini kullandı. 

 “Türkiye'de müthiş bir teknoloji üretkenliği var”

Gençlere, “Biz bu teknolojisinin tüketicisi mi yoksa üreticisi mi olacağız” diye soran Dönmez,  Türkiye’de müthiş bir teknoloji üretkenliği olduğundan bahsetti. 
Dönmez, “Savunma sanayinden enerji sektörüne, yerli otomobil TOGG’dan sağlık, iletişim ve uzay teknolojilerine kadar her aşamada var olmak için büyük bir gayret gösteriyoruz” dedi. Hem kamu hem de özel sektörde Ar-Ge’ye ayrılan bütçenin her yıl artış gösterdiğine dikkat çeken Dönmez,  “90’lı yıllarda Ar-Ge emekleme aşamasındaydı. Bazı firmalar Ar-Ge bütçelerini yük olarak görüyordu. Çünkü bir teknoloji ekosistemi gelişmemişti Türkiye’de. Teknoloji odaklı ihracatımız yoktu. En önemlisi de teknoloji vizyonu yoktu.2000’lerden sonra anlaşıldı ki Ar-Ge artık işletme süreçlerinin ayrılmaz bir parçası. Firmalar yoğun Ar-Ge yatırımları yapmaya başladı. Türkiye’de yavaş yavaş bir teknoloji ekosistemi yerleşmeye başladı. Büyük ölçekli sanayi kuruluşlarıyla başladı derken orta ölçekli kuruluşlar, start-uplar, melek yatırımcılar derken bugünlere geldik. Bugün artık üniversiteler, Ar-Ge merkezleri, araştırma enstitüleri, özel sektör ve kamu kuruluşları başarılı Ar-Ge iş birlikleri yürütüyor” ifadelerini kullandı. 

 
 “Güneş paneli üretiminde dünyada 3.sıradayız”

Bakan Dönmez, Türkiye’nin yenilenebilir enerji teknolojilerinde, dünyanın önde gelen ülkelerinden birisi olduğunu,  güneşte yüzde 75, rüzgâr ve biyokütlede yüzde 65, jeotermalde yüzde 55 oranında yerli teknolojiye sahip olduğunu belirtti.  Avrupa’nın en büyük tek parçalı güneş enerjisi santralinin Türkiye’de olduğunu aktaran Dönmez, şunları söyledi: “Santralde kullanılan 2,5 milyondan fazla panel Türkiye’de üretildi. Ülkemiz, güneş panelleri üretiminde dünyada 3’üncü sırada yer alıyor. Bugün rüzgar enerjisinde kullanılan kule, jeneratör, hız dönüştürücüleri, bağlantı elemanları gibi kritik parçalar yine Türkiye’de üretiliyor. Karadeniz gazı, Türkiye’yi enerjide bağımsızlığa götürecek çok önemli bir keşif. Gemilerimizin millileştirilmesinden, arama ve sondajlarda kullanılan pek çok ekipmana kadar artık büyük oranda bu işleri yerli üretimle, yerli teknolojiyle götürüyoruz. Gençler enerjiye sadece enerji gözüyle bakmayın. Ardında büyük bir politik mücadele, büyük bir ekonomik çekişme var. Akkuyu, 6,5 milyar dolarlık yerli katkıyla inşa ediliyor. Sadece nükleer teknoloji değil onunla birlikte elektrik-elektronik, makine, inşaat gibi pek çok sektörde gelişiyor. Bakanlığımızın kurumlarından Elektrik Üretim A.Ş. mesela yerli jeneratör, yerli otomasyon sistemi, yerli türbin üretti. Bunları artık kendi HES’lerimizde kullanıyoruz.”

Haberler