Nebi Hatipoğlu Başarılı bir iş insanı.
Şüphe yok.
Adaylığından itibaren kendisi ile ilgili konuşulan söylenenler zaten bu başarının ıspatı niteliğinde.
Ama siyaset için bu özellik tek başına yeterli mi?
Uzatmadan soruyu soralım.
Nebi Hatipoğlu neden siyasete girdi?
Adaylığını açıkladığı ilk iftar programına gidelim.
Ne dedi Hatipoğlu? “Eskişehir’de kimseyi aç ta açıkta bırakmayacağım”
Ekonomik olarak bunu gücü yetebilir belki.
Ama ekonomik düzen içindeki konumu buna müsaade eder mi?
Yahut bakış açısı...
Veya elde edeceği siyasi konum, böyle bir vaade teşne mi?
Yani az buçuk da olsa, sadece Eskişehir’e ait bile olsa, ülke içinde bir sosyalist kent yaratılabilir mi?
İkinci vaadi neydi?
"Eskişehirspor’u yeniden süper lige çıkaracağım"
Bu vaatte kulağa bir hayli hoş geliyor.
Ancak, bu vaadi yerine getirmenin çok daha kolay bir yolu vardı.
Eskişehirspor başkanlığına aday olması kafiydi.
Hem o vakit, kimse Eskişehirspor’u hemen yarın Süper Lig’e çıkarmasını beklemezdi de.
Vaadi değil varlığı bile yeterliydi.
O halde neden Hatipoğlu siyasete giriyor?
Bence ortada karşılıklı bir uzlaşı var.
Hatipoğlu’nun siyaseti istemesi kadar siyasetinde Hatipoğullarına ısrarlı bir daveti söz konusu.
Siyasetin siyasetsizleştirilmesi zannediyorum 80 yılların ortalarından itibaren bir vaka…
Örneğin kimsenin aç ve açıkta kalmaması bir politik talep değil de, bir ürün gibi servis ediliyor.
Yahut, bir futbol takımının spor politikalarından bağımsız kişisel yeteneklerle kaderinden kurtulacağı nicedir pazarlanır bir mevzu.
"Bir bakan gelse süper lige çıkarız" herkesin dilinde ancak bakan giderse tekrar düşeriz ağızlara bile alınmıyor.
Seçmenler, sorumlu birer yurttaş olduklarını nicedir unutup, müşteriye dönüşürken, güncel siyaset müşterilerine en iyi ürünü sunmanın telaşında.
Bu nedenle Hatipoğlu’nun vaatlerinden daha çok, siyasetin vaatlerine bakmak gerekiyor. Güncel siyasetin vaatlerinden bir tanesi de Hatipoğullarıdır.
Hatipoğlu’ndan, Che Guevara olmasını bekleyenler, Che’nin bardaklara, tişörtlere resimlerinin basılarak, satışa sunulduğunu unutmamalarını tavsiye ederim.