İYİ Parti temayül yoklamasına İYİ Parti üyelerinin çok fazla itiraz ettiğini görmedim. Ancak, genel olarak bakıldığında aynı üyelerin itiraz etmesi gerektiğini düşünen bir cenah söz konusu. İtiraz edilmesi gerektiğini düşünenler paranın listelere hakim olduğu öne sürüyorlar. Oysa ki; daha düne kadar “1 vekil bile zor çıkarır” diye üzerine cümleler kurulan İyi Parti, temayül yoklaması ardından bir vekili cebe koyup, ikinci vekili zorlar pozisyona geliyor aynı cümleleri kuranlar tarafından. Öte yandan yakaladığı ivme göz önüne alındığında CHP ve AK Parti’ karşısında sürpriz yapıp üçüncü vekile doğru yelken açması da muhtemel.
Seçime 40 gün varken hem moral, hem de motivasyon olarak rakiplerinden çok daha fazla ilerde olan İYİ Parti, enerjisini çok fazla kendi iç meselelerine ayırmaması da ciddi bir avantaj üstelik. İYİ Parti’nin bu süreçte yaptığı en akıllı hamle ise bana kalırsa aday adaylarına “Siz faaliyetlerinizi yapın biz teşkilat olarak ayırım yapmaksızın yanınızda olacağız” demesi. Nitekim her aday adayının enerjisinden faydalanmasını sağladı bu yaklaşım. Aksi halde “benle birlikte oraya buraya gelin” diyerek aday adaylarının potansiyellerini hapsedebilirdide.
Bir yanda gözü tamamen genel merkezde olan AK Parti, diğer yanda ise “bizim oğlan bizim kız kazansın” diyerek gruplaşan ve bu gruplaşmayı ciddi bir siyasi sorun olarak görmeyen CHP’nin, İYİ Parti’nin alanda gösterdiği atağa cevap verebilmesi zor bir ihtimal olarak görünüyor.
Hem AK Parti’nin, hem de CHP’nin genel merkezleri tarafından Eskişehir’e dayatacakları adaylar da göz önüne alındığında, İYİ Parti en azından şimdilik daha bir Eskişehir aklına erişmiş olduğu tespiti yanlış olmaz zannediyorum. Bu akıl ile seçim süresince muhtemelen artacak olan AK Parti ve CHP küskünlerinin ikinci adresi olması da muhtemel.
Tüm eksileri ve artıları ile “İYİ Parti temayülden ne kazandı” derseniz. Şimdilik kesinlikle bir vekil kazandığını söylesem itiraz edeniniz olmaz diye düşünüyorum.