Bir il başkanı, 3 milletvekili arasından sıyrılıp zaman zaman gündem belirlemesi çok başka bir başarıydı.
Sosyal medyada esip gürlemesini sıklıkla eleştirsem de, kendi içinde ciddi bir tutarlılıkla hareket etmesi, inandığı, bildiği yolda yürümekteki ısrarı da Burgaz’ın sıradan bir yönetim kurulu üyesi olmaktan çıkarıyordu nicedir.
Bu başarının cezasız kalmayacağını tahmin ediyorum. Hem vekillerinden, hem de il başkanından zılgıtı yemiş, ya da yemek üzeredir.
Burgaz’ı ilk tanıdığım günden bugüne değin performans açısından hep yukarı ivmelendiğine şahit oldum.
Kimi zaman gereğinden fazla yukarıda, kimi zaman daha da yukarda. Kimi zaman ufak zıplayışlar, kimi zaman yüksek sıçralamalar, bazen yukarı bakarken karşısına çarpmalar.
Ama en nihayetinde hem başkandan, hem vekillerden daha görünür bir yerde.
Geçtiğimiz akşam da televizyonda gördüm kendisini. Reytingleri en tepeye çıkaracak AK partili olduğunu söylememe gerek var mı bilmiyorum.
En önemlisi nettir Burgaz.
Sağ elle, sol kulağı tutan ağır abilerin antitezidir bir yerde.
İnce eleyip sık dokuyalım derken kışa kazaksız girenlerin aksine, kaşkolü, beresi, eldiveni tamamdır izlenimi verir.
Yan yana geldiğimizde sert tartışmaların soğuk ortamında bile sıcakkanlı durmayı başarması bundandır belki de.
Bilinmez. Ancak Hasan Burgaz AK parti için bir şanstır.
AK Parti’nin ağa babaları için ise ciddi bir şanssızlık.
Televizyonda seyrettim demiştim. Çıtayı çok yukarı çıkardı. Ağır abilerin o yükseklikten atlamaları, ağırlıkları göz önüne alındığında mümkün değil.