Son 1 yıl içerisinde günlerinin çoğunu emnniyettte geçirdiklerini belirten Kutlu, “Eskişehir’de özellikle son 1 yıl içinde, hakkaniyete ve hukuka uygun olmayan yaşanan birçok olay sebebiyle günlerimizin çoğunu emniyette, karakollarda ve adliyede geçirmekteyiz. AKP, gerek devlet gücünü kullanarak, gerek ise hukuk dışı amaçlarla ‘Bu ülkede yaşayan ve yandaş olmayan her vatandaş bir gün karakol ve mahkeme salonunu tadacaktır.’ anlayışıyla hem emniyet güçlerini hem de yargı çalışanlarını lüzumsuz olarak meşgul etmektedir. Bugün 7. Asliye Ceza Mahkemesinde görülecek olan parti üyemiz Arzu Sezen davası da buna en büyük örnektir” dedi.
Bildiğiniz üzere, sırf soruyoruz etiketiyle AKP’nin hesap veremediği ya da vermekten çekindiği soruları sosyal medyadan AKP’li yerel siyasetçilere sordu diye, yaklaşık 10’dan fazla partilimiz kişilerin huzurunu, sükûnunu bozma ve hakaret şikayetleri nedeniyle ifadeye çağırıldığını belirten kutlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi: Yapılan soruşturmalarda birçok üyemiz hakkında takipsizlik kararı verilmişken, parti üyemiz Arzu Sezen hakkında kişilerin huzurunu ve sükûnunu bozma suçu bahane edilerek bugün buraya geldiğimiz dava açılmıştır. Dosya kapsamında verilecek karar kuşkusuz beraat olacakken, 4 Nisan tarihindeki AKP İl Başkanı Zihni Çalışkan’ın sosyal medyadan sanki bir lütufmuş gibi yaptığı açıklama ile AKP’li yöneticilerin, partililerimiz hakkındaki şikayetlerini geri çektiklerini açıklamaları bizce çok manidardır. Şöyle ki, iktidarı kaybedeceğini bilen AKP, bu davayı da kaybedeceğini çok iyi bildiği için, bu hafta alelacele bu davadan şikayetini geri çekmiştir. Şimdi buradan sormak gerekir ki, hukuka aykırı olduğunu bile bile şikayetçi olduğunuz dosyalardan beraat kararı alınacağını anladığınızda neden son dakikada şikayetinizi geri çektiniz? Bunun yargıyı fuzuli yere meşgul etmekten başka bir amacı var mıdır?
Kamuoyunun bildiği bir başka konu ise, AKP’nin halkı yanlış bilgilendirerek ya da hiç bilgilendirmeyerek saklamaya çalıştığı gerçekler olduğu aşikardır. İşte bu gerçekleri ortaya çıkartmak adına, partimize astığımız afişleri, iktidar gücünü kullananlar, gece yarısı operasyonları ile hukuka aykırı bir şekilde birçok kez indirdiler. Ancak, bizi susturacaklarını sandılar. 30 Aralık tarihinde parti binamıza asmış olduğumuz, ‘Ekmeğe vergi, faizciye dolar garantili faiz’ yazılı pankartımıza ilişkin Valilik Emniyet Müdürlüğü tarafından verilen, açıkça iktidar talimatı olan ve hukuka uygun hiçbir tarafı bulunmayan, pankart indirme ve pankarta idari para cezası kesilmesine ilişkin karara yapmış olduğumuz itiraz, bu hafta verilen karar neticesinde Eskişehir 1. Sulh Ceza Hakimliğince kabul edilmiştir. Bu kararı da buradan halkımıza duyuruyoruz. Halkımız bilmelidir ki, hukuka aykırı olarak verilen her türlü emre ve karara karşı sonuna kadar mücadele edeceğiz!
Son olarak ise, geçen hafta bildiğiniz üzere, yine emniyetteydik. 12 Şubat tarihinde ‘Zamlar Geri Alınsın’ diye haykırmak için halkımız bir araya geldi. Anayasal hakkını kullanmak isteyen, arasında 10 parti üyemizin de olduğu 100 vatandaşımız, sırf zamlar yüzünden geçinemedikleri ve seslerini yükselttiği için, iktidar tarafından emniyette hesap vermeye çağrıldılar. Bugün geldiğimiz ekonomik hal itibari ile, iktidar yanlıları bile yapılan zamlardan isyan ederken, yine haklı olan ve geçinemeyen vatandaşlarımızı iktidar gücüyle karakollara ve mahkemelere sevk ettiler.
İktidar tarafından bilinmelidir ki, Eskişehir halkı ve Cumhuriyet Halk Partisi mensupları olarak; yılmadan, korkmadan, yorulmadan, tüm hukuksuz davalara, hukuksuz emirlere, hukuksuz kararlara karşı, tıpkı Arzu Sezen’in dosyasında olduğu gibi, ‘Soruyoruz, Sorguluyoruz, Susmuyoruz!’