Bir çok kanuni düzenlemenin, adaleti tesis etmek yerine adaletsizliğe yol açtığını belirten Ektaş açıklamasında şu iafedelere yer verdi:
“Adalet Mülkün Temelidir” deyişindeki Mülk kavramı, devlet düzenini ifade etmektedir. Devlet düzeninin üzerine yüklenen misyonun ise haksızın karşısında hak sahibini, suçlunun karşısında mağduru, borçlunun karşısında alacaklıyı zalimin karşısında mazlumu koruması olduğu kuşkusuzdur.
Ancak Ülkemizde bir çok kanuni düzenleme, adaleti tesis etmek yerine ne yazık ki adaletsizliğin nedeni olmakta, bu adaletsizlikler ise güveni sarsmakta, düzeni tehdit etmektedir.
Adaletsiz, hakkaniyete uygun olmayan düzenleme ve uygulamalardan biri de “ kanuni temerrüt faizi” dir. Bu müessese, aslında borçlunun temerrüdü nedeniyle zarara uğrayan alacaklının zararını karşılamak amacı taşımaktaysa da geldiği nokta itibarıyla borçluyu borcunu ödememeye teşvik eden ve alacaklının zararını arttıran bir unsur haline gelmiştir.
3095 Sayılı Kanunda düzenlenmiş olan kanuni temerrüt faizi; sözleşme ile belirlenmemiş ticari işlerde faiz, kira alacağı, tehdit, hakaret, kasten ya da taksirle yaralama, ölüme neden olma gibi suçlardan kaynaklanan iş görememezlik, destekten yoksun kalma tazminatı, manevi tazminat, işten çıkarılan işçilerin kıdem tazminatı, ücret alacakları, boşanmada kusurlu eşin ödeyeceği maddi ve manevi tazminat, ziynet eşyası alacağı gibi bir çok alandan doğan alacaklara uygulanmaktadır. Yani, bu ve benzeri nedenlerden dolayı alacaklı olan kişiler, borçlunun borcunu ödememesi durumunda kanuni temerrüt faiziyle alacaklarını tahsil etmektedirler. 19.12.2005 tarihinden itibaren bugüne kadar kanuni temerrüt faizi ise yıllık %9 olarak uygulanmaktadır.
“Kanuni Temerrüt Faizi Oranı Arttırılmalıdır”
Enflasyonun yüksek olduğu Ülkelerde, bir de yargılamaların ve alacağın tahsili uzun yıllar alıyorsa, alacağın enflasyona ezdirilmemesi düzenin asli unsuru olmalıdır.
Ülkemizde yargılamaların uzun yıllar aldığı yargılama sürelerinin 5-10 yıllara uzadığı bilinmektedir. Enflasyon ise hep çift hanelidir.
Uygulanan yasal faiz ise sadece yüzde 9’dur.Aralık 2021 Ayı yıllık enflasyonun yüzde 36 olduğu, Ocak 2022 Ayı yıllık enflasyonun ise %50’nin üzerinde olmasının beklenildiği bir ortamda kanuni faizin yüzde 9 olması büyük adaletsizlik, haksızlıktır.
Örneğin 100.000 TL kıdem tazminatı alacağı olan işçinin İşvereni, borcunu ödemeyip sadece 1 yıl geciktirdiğinde, %36 enflasyona karşılık %9 temerrüt faizi uygulamasında işçinin bir yıllık zararı 27.000 TL olacaktır. Davaların yıllarca sürdüğü ve alacakların uzun yıllarda tahsil edildiği gerçeği altında alacaklılarının parası pul olmaktadır.
Zaten alacağını, hakkını zamanında alamamış ya da bir suçun mağduru olmuş kişiler devlet eliyle bir kez daha mağdur edilmektedir.
Her geçen ay bir önceki ayı aratan enflasyonist ortamda, alacaklıların daha fazla mağduriyetinin önlenmesi için 3095 Sayılı Kanunda değişiklik yapılarak yasal faiz ve yasal temerrüt faizlerinin aylık enflasyon verilerine uyarlanarak tahsiline yönelik düzenleme yapılması şarttır.
Mecliste grubu bulunan tüm partileri, bu adaletsizliği gidermek için çalışma yapmaya davet ediyoruz.