Bir yol tutturmuş kendisine gidiyor.
Kaymak gibi.
Ayağa çakıl taşı değmeyecek cinsten.
Birnevi kişisel gelişim asvaltı...
Durdurup nereden geldin demeye dili varmıyor insanın.
Ne üstünde geçtiği yerlerin tozu, ne nefesinde yaşadığı yolculuğun yorgunluğu var.
Hiç yolculuğa çıkmamış bir yolcu.
Yol pürüzsüz, nereye varacağı belli olmayan, nereye çıkacağı heyecan uyandırmayan bir yol.
Derdi, o yolu tüketmek değil, bir yeni yolculuğa başlamak hiç değil gibi.
Bir hobi , ya da aşırı profesyonel bir uğraş gibi geçiyor yoldan.
Arkasında ne bir iz, önünde ne bir engel.
Yolu kiralamış diyelim, sonrada boşaltmış yolu.
Ne bir risk, ne bir telaş.
Ne geriye düşme korkusu, ne birini geçme uğraşı.
Elbisesini bile değiştirmiyor
Ya berberini yanında taşıyor ya da genetik bilinmez.
Sakalları bile hiç uzayıp kısalmıyor.
Saçları desen jilet gibi.
Yol nereye varır bilinmez. Zaten pek merak edilir bir mevzu değil.
ETO’ya aday olacak denildi, yeni bir yola çıkacak dendi.
Fazla sert ve virajlı.
O yine en pürüzsüz yoldan bir başkanlık koltuğu edindi.
Diğer bedeni gençler gibi yolun açılmasını beklemedi.
Bu yoldan geçebilir miyim diyerek müsade istemedi.
Pürüzsüz kaymak gibi yolda turluyor.
Hayırlı yolculuklar.