2001 – 2009 yıllarını kapsayan dönemde dollar kurunun ortalama 1,5 TL düzeyinde olduğunu belirten Toparlarü, “Bu süreçte TL değer kaybetmek bir yana yüzde 20’ye varan bir değer kazandı. İhracat 36 milyar dolardan 132 milyar dolara yükseldi. Bu 8 yıllık süreç bize ihracat artışının sadece TL’nin değer kaybetmesi ile olmayacağını açık bir şekilde gösterdi” dedi.
Şuandaki durumdan dolayı yatırımcının güven duymadığı bir ortamın oluştuğunu belirten Toparlar, “Yatırımcı güven duyamıyor. Üstelik yatırım konusu sadece para politikalarıyla ilgili değil. Bahsi geçen süreçte Cumhuriyet tarihinde görülmemiş sivilleşmei, demokratikleşme emareleri vardı. DGM’lerin kapatılması, çözüm süreci, AB süreci ve liyakatli kadroların önemli görevlerin başında olması da yatırımcı açısından güven ortamı oluşmasına olanak sağladı.
Bugün yatırımı hareketlendirmek istiyorsak hem TL’ye stabil tutup önümüzü görmeli hem de siyasi çalkantılara son verip yeniden demokratikleşme adımları atmamız gerekiyor” diye konuştu.
Kur oynaklığı ciddi zararlara sebeb oluyor !
Dolar kurunda yaşanan ani düşüşten dolayı ciddi zararları olduğunu ifade eden Toparlar açıklamasında şunları söyledi: Sanayici hammeddesini dolar kuru 18 TL düzeyindeyken almışken nihai ürününü 11, 12 TL üzerinden satmak zorunda kaldı. Hatta artışın devam edeceğini öngören ve 3,4 aylık bağlantılarını yüksek dolar kurundan yapan pek çok sanayici var. Hal böyleyken kısa vadede yatırım beklenmesi pek olası gözükmüyor. Öncelikle TL’ye olan güvenin yeni ekonomik modelle yeniden tesis edilmesi gerekiyor.
Kripto Yasası çok iyi düşünülmeli. Hem tehlikeli hem de fırsatlara açık !
Son günlerde gündemde olan kripto yasası konusunda hükümetin izlediği tavrı olumlu buluyorum. Zamanın ruhunu iyi okumalı, dünyaya ayak uydurmalı ve bu treni kaçırmamalıyız.
Kripto gelirlerinin vergilendirilmesi demek bu işin resmi olarak tanınması anlamına gelir ki, bu son derece iyi bir gelişme. Fakat bunu yaparken analizi iyi yapmak gerekiyor. Kripto nadir, neden ihtiyaç duyuluyor, nasıl çalışıyor, piyasa değeri nadir ve getirileri neler olabilir iyi anlaşılmalı.
Burada büyük bir fırsat var ve doğru adımlar atılırsa Türkiye bu konuda öncü olabilir. Dünya üzerinde enflasyona tepki olarak sermayeler ve diğer emtialar hızlı bir şekilde kripto varlıklara kayıyor. Rahatsızlık yaratacak fahiş vergiler yerine kripto kullanımını yaygınlaştıracak adımlar atılırsa bu sermaye rahatlıkla Türkiye çekilebilir. Şu bir gerçek ki gelecekte kripto varlıklar önemli bir rol oynayacak ve biz sağlam adımlar atarsak bu işten karlı çıkan bir ülke olabiliriz.