Çağdaş Gazeteciler Derneği Eskişehir Şubesi tarafından düzenlenen ve Tepebaşı Belediyesi’nin desteklediği, “28. ÇGD Uğur Mumcu Anma Gecesi ve Ödül Töreni” Özdilek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Koronavirüs tedbirleri kapsamında düzenlenen ve Tepebaşı Belediyesi’nin Youtube kanalı ile Kanal 26 ekranlarından yayınlanan törene Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç’ın yanı sıra CHP Eskişehir Milletvekilleri Utku Çakırözer ve Jale Nur Süllü, ÇGD Eskişehir Şube Başkanı Can Hacıoğlu katıldı. Soner Yüksel’in sunuculuğunu yaptığı törende “Sağlık”, “Basın”, “Gençlik Araştırmaları” ile “Bilim ve Araştırma” olmak üzere 4 kategoride 19 isme ödülleri takdim edildi. Törende ödüle layık görülen isimlerin birçoğu, gönderdikleri görüntülü mesajlar ile programa katıldı.
“Babamın yazılarına geri döndük”
Anma Gecesi ve Ödül Töreni, usta gazeteci Uğur Mumcu’nun kızı Özge Mumcu’nun görüntülü mesajının izlenmesi ile başladı. Özge Mumcu törende yayınlanan mesajında, “Bugün, babamım öldürülmesinin, araştırmacı gazeteci yazar Uğur Mumcu’nun öldürülmesinin 28. yıl dönümü. 28 yıldır her yıl, ‘unutmayacağız, unutmadık’ diyoruz. Tepebaşı Belediyesi ile ÇGD’nin düzenlediği törene hepiniz hoş geldiniz. Bu yıl pandemi koşulları yüzünden maalesef hepimiz ekranların ardında bir anma gerçekleştiriyoruz. Bu günlerin geçeceğine inancımız tam. Bu 28. yıl, Adalet ve Demokrasi Haftası’nın da 28. yılı. Her yılın 24 ve 31 Ocak tarihleri arasında biz, bir Adalet ve Demokrasi Haftası düzenliyoruz. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı, bir çatı örgütü olarak tüm demokratik kitle örgütlerini bir araya getiriyor. Bu örgütler tarafından 60’a yakın etkinlik düzenleniyor. Her yıl bir başlığımız oluyor ve bu yıl, ‘Bu devlet kimin?’ dedik. Çünkü pandemi süreci hepimize birçok şeyi tekrar sorgulattı. Sosyal devleti, sağlık sistemini sorgulattı. Tüm bunları sorgulamanın ışığında babamın yazılarına geri döndük” sözlerini kullandı.
“Türkiye’de Uğur Mumcu’lara ihtiyaç var”
Törenin açılış konuşmasını yapan Çağdaş Gazeteciler Derneği Eskişehir Şube Başkanı Can Hacıoğlu, Türkiye’de Uğur Mumcu’lara ihtiyaç olduğunu söyleyerek, “Uğur Mumcu Ağabeyimiz, meslek büyüğümüz ÇGD’nin de bir üyesiydi. Kendisi şehit olduktan sonra Eskişehir Şubesi olarak böyle bir tören düzenlemeyi uygun bulduk ve bu tören 28. yılına ulaştı. Her yıl da devam edeceğiz. 2000 yılından bu yana da ödül törenimizi Tepebaşı Belediyesi’nin katkıları ile yapıyoruz ve daha geniş kitlelere ulaştık. Türkiye’de Uğur Mumcu’lara ihtiyaç var. Zaten ihtiyaç olmasaydı, bu tören de 28. yılına ulaşamazdı. Bu yılın bir özelliği daha oldu, bu yılki törenimiz küresel salgına karşı Tepebaşı Belediyesi’nin Youtube kanalından ve Kanal 26’dan izleyenlere ulaşıyor. Bunun iyi bir tarafı da oldu. Uğur Mumcu Eskişehirli değildi ama Eskişehir’i seven biriydi. Zaman buldukça gelir, İletişim Bilimleri Fakültesi’nde ders verirdi. Tepebaşı Belediyesi bu törenin yıllardır düzenlenmesinde bize çok büyük destekler verdi. Bu sayede Uğur Mumcu’yu da daha güzel şekilde anıyoruz, bir kez daha teşekkür ediyorum. Biz de Uğur Mumcu’nun takipçisiyiz, onun gibi olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
“Bizlere bıraktığı ilkesel devrimleri var”
Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç ise konuşmasında, Mumcu’nun katledildiğinde olayın Eskişehir’de de büyük yankı bulduğunu ifade ederek, “Bu sene koronavirüsten dolayı törenimizi online olarak tertip ettik. Tıpkı Uğur Mumcu gibi birçok değerli ve ünlü isim Ocak ayında vefat etti. Adeta bir yaprak dökümü gibi tamamını rahmet ve özlemle anıyoruz. Uğur Mumcu eğer bugün yaşasaydı, 78 yaşında olacaktı. 1993’te Mumcu’nun ölüm olayı yaşandığında, Eskişehir Diş Hekimleri Odası başkanıydım. Eskişehir’de bütün örgütler, yoğun toplantılar yaptı. Sonunda yaklaşık 53 sivil toplum örgütü bir araya gelerek, bir miting düzenledik. Miting kalabalığı Vilayet Meydanına sığmamıştı, ara sokaklara kadar taşan bir topluluk vardı. Bu olay demokrasi platformu adı altında yıllarca devam etti ve ben de platformun uzun süre onursal başkanlığını yaptım. Atatürk’ün nasıl bizlere bir hedef göstermesi, emanet ettiği devrimleri varsa; rahmetli Uğur Mumcu’nun da bizlere bıraktığı ilkesel devrimleri, önemli mesajları var” şeklinde konuştu.
“Parmak bastığı sorunlar bugün de yaşanıyor”
Başkan Ataç konuşmasına, Uğur Mumcu’nun sözlerinden alıntılar yaparak devam ederken, “Uğur Mumcu’nun dilden dile, günden güne paylaşılarak bugünlere kadar gelen bazı mesajlarını da paylaşmak istiyorum. ‘İnsanlar sadece konuştukları şeylerden değil, sustukları şeylerden de sorumludurlar. Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları, kızları ölen ana babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz. Unutmayalım ki cesur bir kez, korkak bin kez ölür. Önemli olan, insanın bir toplumda ‘mezar taşı’ gibi susmamasıdır. Ben yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım. Dün sabaha değin yazdığım hiçbir konuyu yalanlayamadınız. Öyleyse vurun, parçalayın, her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır. Vurulduk ey halkım, unutma bizi’ sözleri gibi… Kendisi araştırmacı bir gazeteciydi. Özellikle parmak bastığı konulardan bazıları da özellikle vurguladığı Ortadoğu analizleri, Türk-Kürt sorunu ve tarikat-siyaset-ticaret ilişkileriydi. Bugün de aynı şeyler yaşanmıyor mu? Uğur Mumcu’nun yazılarında okuduğumuz gibi pandemi dönemi ve Türk siyaseti açısından bugün hala aynı şeyleri yaşıyoruz” dedi.
“Mumcu’dan aldıkları meşaleyi hiç düşürmediler”
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ise törendeki konuşmasında basın özgürlüğü üzerindeki baskılara dikkat çekerek, “Bugün ödül alan tüm isimleri emekleri ve mücadeleleri için tebrik ediyorum. Sevgili Uğur Ağabey aramızdan ayrılalı tam 28 yıl geçti. Maalesef Ocak ayları Türkiye’de acılı ay olarak hep biline geldi. Gazeteciler, aydınlar katledilmiş ve 28 yıl geçtikten sonra Türkiye’de basın özgürlüğü, aydınların düşünce ve ifade özgürlüğü ne halde dersek, maalesef ayıplı bir tablo ile karşı karşıyayız. Bunu da paylaşmaktan üzüntü duyuyorum ama Türkiye’nin gerçeği bu şekilde. İşte, halkın haber alma hakkı için haber yapan gazeteciler hedef gösteriliyor, fiili saldırılara uğruyor. Benzer şekilde ifade özgürlüğünü kullanan siyasetçiler hedef gösteriliyor, saldırıya uğruyor. Gazeteler sadece haber yaptıkları için, TV’ler sadece eleştirdikleri için, 83 milyonun haber alma hakkını korudukları için cezalara çarptırılıyorlar. Ekranlar karartılıyor. Birçok gazeteciye, gazetelere, televizyonlara terör davaları açılıyor. Tüm bunlara rağmen basın özgürlüğü Türkiye’nin haber alma hakkının mücadelesini veren gazeteciler, Uğur Mumcu’nun elinden aldıkları meşaleyi bugüne kadar hiç düşürmediler, bundan sonra da düşürmeyecekler” sözlerini kullandı.
“Aramızdan koparılan sadece bedeniydi”
CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü de konuşmasına Uğur Mumcu’dan alıntı yaparak başladı ve “Uğur Mumcu, ‘Ben Atatürkçüyüm, ben, cumhuriyetçiyim, ben lâikim, ben antiemperyalistim, ben tam bağımsız Türkiye'den yanayım, ben insan hakları savunucuyum, ben terörün karşısındayım; ben yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım’ diyordu. Ve bu söyledikleri yüzünden tam 28 yıl önce aramızdan koparıldı. Aramızdan koparılan sadece bedeniydi, temsil ettikleri ya da savunmaları değildi kuşkusuz. Çünkü savundukları ile milyonlarca Uğur Mumcu, hala aramızda yaşıyor ve mücadelesini sürdürüyor. Üzerinde yaşadığımız topraklar, çok acılara tanıklık etti. Ki bu topraklar bilimden uzaklaşmanın, araştırmamanın, sorgulamamanın acılarını da yaşadı. İşte yaşadığımız depremler, sellerde yitirdiğimiz canlar bunun en önemli tanıklığını yaptı. Üretmek, araştırmak ve bilimin önemini bilen Mumcu da bir bilim insanı titizliği ile her şeyi irdeliyor ve araştırıyordu. Biz de mücadelemizden asla vaz geçmiyoruz” ifadelerini kullandı.
4 kategoride 19 ödül
Törende daha sonra 4 kategoride ödüle layık görülen 19 isme ödülleri takdim edildi.
Sağlık kategorisinde Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı, Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Esin Şenol, Eskişehir-Bilecik Tabip Odası Başkanı Dr. Nesrin Ekici, Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Nazan Aksaray Başıbüyük, Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ateş Kara, Türk Tabipler Birliği Eski Başkanı Sinan Adıyaman, Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Uzmanı Kayıhan Pala, Türk Hemşireler Derneği Eskişehir Şube Başkanı Neşe Özdemir ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Birtürk Özkavak ödül aldı.
Basın kategorisinde ödüle layık görülen isimler ise Bloomberg TV’den Aslı Şafak, Fox TV’den Nazlı Yerebasmaz ile Sözcü Gazetesi’nden Başak Kaya ve Ali Ekber Ertürk oldu.
Gençlik Araştırmaları kategorisinde ise Cumhuriyet Gazetesi’nden İlayda Kaya ve Leyla Kılıç ödül aldı.
Bilim ve Araştırma kategorisinde ise Boston College Biyoloji Departmanı Joslin Diabetes Center - Diyabet Merkezi’nden (Harvard Medical School'a Bağlı) Emrah Altındiş ve Koç Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve Enfeksiyon Hastalıkları Araştırma Merkezi Direktörü Önder Ergönül, İş Bankası eski Genel Müdürü Adnan Bali ve Dinamo Danışmanlık Kurucu Ortağı, Sabancı Üniversitesi Yönetim Bilimleri Fakültesi Danışma Kurulu Üyesi Evrim Kuran ödül aldı.
28. ÇGD Uğur Mumcu Anma Gecesi ve Ödül Töreni’nin tamamına Tepebaşı Belediyesi’nin “tepebasibld” adlı kanalından ulaşılabiliyor.