Sessizliğin ciddi bir hesap kitap işi olduğu anlaşılıyor. Ancak hata büyük. Aynı sessizliğin bir zaman gelince geçmişte birikenleri de yanına alarak kulağımızın dibinde cırcır böceği etkisi yapması kaçınılmaz.
Bugün hesap uzmanı kesilenlerin büründüğü sessizlik yarın karşılarına çok büyük bir gürültü olarak çıkacak.
CHP Eskişehir il örgütü uzun süredir bir sessizliğe bürünmüş. Günü kurtarmaya, günceli yakalamaya dönük yapılan cılız açıklamalardan bahsetmiyorum elbet. Kulaklar ve ağız kapalı bir şekilde unutulması gereken ne varsa unutulması bekleniyor. İç hesaplaşmalardan saklanırken, haliyle dışarıda da görünmezlik pelerini takarak ilerleniyor. Bu hesapların tamamında elbette gelecek var. Olacakların ucundan tutabilmek ya da içinde olmak. Bu amaç doğrultusunda hareket eden herkes CHP’nin kurumsal hafızasını, siyasi aklını, örgütsel kuvvetini şehrin geneline yansıtamıyor. Bu kişiler ile zaten böyle bir durumun yaşanması olası değil. Bugünkü sessizliklerine güvendikleri gibi, kamuoyunun unutkanlığına da fena halde bel bağlamış görünüyorlar.
Onlar için genel merkez ile hatırı sayılır bir diyalog ,Eskişehir’in herhangi bir mahallesi ile kurulacak bağ ile mukayese bile kaldırmaz. Eleştiriyi yapmaktaki maharetleri ve becerileri, özeleştiri yapmak konusunda bir hayli kısır. Dün Yılmaz Büyükerşen suçluydu, bugün Kazım Kurt yarın ise Ahmet Ataç ya da özel kalemleri ve bürokratları. Korku dağları sarınca, oluyor tepe. Bir tutam sis koskoca dağı yok edebiliyor haliyle. Şaşırmıyorum. Şaşırılacak bir durum da söz konusu değil benim açımdan. En nihayetinde kişinin şahsi istikbali için bir şeylerden ödün vermemesi imkansız bir yaşamın içindeyiz. Ancak bir sınırı olmalı, oldurulmalı. Hangi toplumsal ve siyasi amaç için yan yana geldikleri belli olmayanların, kendilerine "ekip" diyerek gezmesi işi daha komik hale getiriyor. Bir dönemin Yeşilçam filmlerinden olan ve oraya buraya baskın yapan ekipler amiri Kemal’in daha bir albenisi vardır zannediyorum toplum nezdinde. Sonuç itibarı ile CHP yarın bu şehirde var olmak istiyorsa, kendisi ile yüz yüze gelmeyi başarmalı, başarabilmeli. Yoksa korktuğu için geceleri ebeveynlerinin yanında uyumak için yana yakıla feryat eden çocuk görüntüsünden sıyrılamaz.
Yanılmıyorsam ana muhalefet partisinin birilerini milletvekili ve belediye başkanı yapmaktan çok daha öncelikli görevleri var.
Yoksa!
Yanılıyor muyum?