Tepebaşı Ziraat Odası Başkanı Süleyman Buluşan, bu yıl kuraklığın kendini iyiden iyiye gösterdiğini belirterek, “Eskişehir, Kasım ayında 2 milimetre yağışla Türkiye’de en az yağış alan il olurken tarım da büyük oranda kuraklıktan etkilendi” dedi.
İstikbal Gazetesi’nde yer alan haberde şu ifadelere yer verildi:
Tarımdaki susuzluğa dair önemli açıklamalarda bulunan Başkan Buluşan, “Kuraklık insanı öldürmez ama süründürür. Aşı kadar su arar hale geldik” dedi. Kış mevsiminin kurak geçtiği Eskişehir, Kasım ayında 2 milimetre yağışla Türkiye’de en az yağış alan il olurken tarım da büyük oranda kuraklıktan etkilendi.
“EKİLİ TARLALARDA YÜZDE 20 FİRE VAR”
Tepebaşı Ziraat Odası Başkanı Süleyman Buluşan konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede, “Tarım çok kötü etkilendi. Mevcut ekili olan ekinler kurumaya başladı. Ekili tarlalarda neredeyse yüzde 10-20 fire kaybı var. Geçen yılla kıyaslanacak durumda değil. Her yağışsız geçen günde çimlenmede kuruma olur.” diye konuştu.
“VİRÜS KADAR TEHLİKELİ”
Yağmur duası yapılması yönünde çağrıda bulunan Buluşan, “Yağmayan her gün büyük bir tehlike tarım için, mevcut çimlenme için. Bunun yanında sonradan gelecek olan tarla hazırlıkları yapılamıyor çünkü tarlalar sürülemiyor. Yağmur duasına çıkma şansımız yok ama bir şekilde yağmur duası yapılmalı. Çok kötü durumdayız. Bu ciddiye alınacak bir konu. Bana göre bir virüs kadar tehlikeli kuraklık. Toprağa gömülmüş şekilde buğday, arpa şu anda. Çimi kaybolduğu müddetçe kuraklığın başlı başına işareti bu.” ifadelerini kullandı.
“AŞI KADAR SUYA İHTİYACIMIZ VAR”
Arpa ve buğdayın şu anda tehlikede olduğuna dikkat çeken Buluşan, “Kuraklık kapıda diyoruz ya arpa ve buğday için kuraklık geçmiş durumda. Çünkü her geçen gün şu çimlerin bir tanesi kayboluyor. Yağış gelmediği takdirde bu kurumaya devam edecek. Tohum fidesini patlatmadan kendisini imha ediyor, kuruyor. Verimi etkileyecek. Şu anda ülkede en zor olan biliyorsunuz Sağlık Bakanlığı… Allah hepsinden razı olsun ama Sağlık Bakanlığında olduğu kadar tarımda da sıkıntılar var. Çünkü acı gerçek ki kuraklık belki insanı öldürmez ama süründürür. Hastalığı atabilmemiz, virüsten korunmamız için şu anda tartıştığımız aşı kadar önemli bizim suyumuz. Aşı kadar su arayacak bir hale de geldik şu anda. Aşı kadar suya ihtiyacı var şu çimin” şeklinde konuştu.