Beğenirsiniz ya da beğenmezsiniz Rektör Çomaklı’nın terör ve terör örgütlerine karşı toplumu bilinçlendirmesi böylesi süreçte elzemdir.
Diyebiliriz ki; Rektör Çomaklı terör gibi can alıcı bir sorunu hayatının merkezine koymuş.
Ve bu duruş elbette alkışı hak ediyor.
Evet, Sayın Çomaklı çok çabalıyor, çok emek harcıyor belki ama, yaptıkları, ettikleri eksik kalıyor.
Ve mevzu bahis olan Anadolu Üniversitesi gibi Eskişehirle bütünleşmiş bir üniversite olunca, daha başka bazı özelikler ister istemez arıyor insan.
Sizce de öyle değil mi?
Zannediyorum, Rektör Çomaklı en medyatik rektörler arasında yer alıyor.
Gazetelerde sık sık fotoğraflarını görmek, demeçlerine rastlamak mümkün.
En azından odasına kapanmayan, şehre bir şeyler söylemeyi, şehre bir şeyler anlatmayı seven bir rektörümüz var diyebiliriz.
Fakat, şayet sayın Çomaklı yazdıklarımı bir terör faaliyeti görmez ise bazı eleştirileri yapmanın şehir ile üniversite akıl ortaklığı adına önemli olduğunu düşünüyorum.
Çomaklı, kendisine yönelik hiçbir eleştiriye, kendisine yöneltilen hiçbir soruya cevap vermiyor.
Şehrin gündemi değil, kendi gündemi günlük gazetesinde manşette.
Yunusemre’nin heykelinin arkasındaki nöbetçi kulübesinden söz edildi. Bana mısın demedi
Tiyatro festivalinde öğrencilerin yer bulamaması ulusal medyada yer aldı .
Rektör Çomaklı, o tarafa bakmadı bile.
AK Parti gençlik kolları toplantısının bir fakülte kantinin de yapılması sonrasında nasıl bir tavır takınacağını bizzat ben sordum .
Sorduğum ile kaldım.
Sınav kağıdı önüne uzatılmış, istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz denmiştir de, Çomaklı hocamız diplomasını almış duvara asmış.
Sınavdan ona ne!
Bu tavır ile Eskişehir ile bütünleşebilir mi?
Hiç sanmıyorum.
Elbette son yıllarda pek çok bürokratın Eskişehir’i anlamak gibi bir derdi olmadığını biliyoruz.
Hepsi daha ziyade Eskişehir’e bir şeyler anlatmanın derdinde.
Ancak yinede mevzu bahis olan Anadolu Üniversitesi rektörü olunca, insan ister istemez bu şehri biraz da olsa anlamasını bekliyor.