Bu cümlenin Türkiye’ye Avrupa yolunu açmayacağını belirten Çakırözer, “AB yolunu açsın diye, Yargıtay içtihatlarıyla uyumlu olsun diye bu düzenlemeyi yapacağız. Ama yine bazı savcılar, hakimler, mahkeme heyetleri buna uymayacak. Bir savcı bir şekilde siyasi baskı altında kalarak gazeteye, televizyona, Facebook’a, Twitter’a bakacak. Ya da bakan birisi ona ihbar edecek, oradan yine terör çıkaracak, yine bu davalar açılacak” dedi. Çakırözer, “AİHM, AYM, Yargıtay kararları okunduğunda bir hakimin, bir savcının bu davaları açmaması lazım. Açıyorsa bu siyasi davalar için bir yaptırımı olması lazım, açmamasını sağlayacak bir mekanizma lazım” ifadelerini kullandı. Çakırözer, bu mekanizmanın da Hakimler Savcılar Kurulu olduğunu, ancak onun da iktidara bağımlı yapısından kurtarılması gerektiğini vurguladı.
Çakırözer, yargı reform paketinin görüşüldüğü TBMM Adalet Komisyonu’nda, Terörle Mücadele Kanunu’nda yapılan değişikliği değerlendirdi.
AB YOLU BÖYLE AÇILMAZ
Teklifle birlikte kanuna “Haber verme sınırlarını aşmayan veya eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz” cümlesinin eklendiğini anımsatan Çakırözer, “Gerekçede, bu cümlenin ‘AB’yle müzakereler açısından önemli olduğuna’ işaret ediliyor. Avrupa ile yolu açacak olan bu değil” dedi.
SADECE AB DEĞİL, BİZ DE
Vize serbestisi sürecinde Avrupa Birliği’nin terör tanımının değiştirilmesini talep ettiğini dile getiren Çakırözer, “Çünkü, Türkiye’de gazeteciler, siyasetçiler, akademisyenler, öğrenciler, vatandaşlar yazdığı Facebook, Twitter mesajı nedeniyle terörle ilişkilendiriliyor. Kör karanlıkta evi basılıyor, gözaltına alınıyor, tutuklanıyor aylarca yıllarca cezaevinde kalıyor. Bunun düzeltilmesi gerekiyor. Bunu sadece AB değil, biz de bekliyoruz. ‘Bu düzenlemeyi çıkarırsak AB ile müzakerelerde ivme kaydederiz’ diye düşünürsek yanlışa gideriz” dedi.
HABERDE TERÖR GÖRENLER HAKİMLER, SAVCILAR
Bu cümlenin Anayasada ve kanunlarda zaten olduğunu dile getiren Çakırözer, “Var ama hakimler yine hapse atıyorlar. Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Erol Önderoğlu, Aslı Erdoğan, Erdem Gül, Eren Erdem, Enis Berberoğlu, Musa Kart, Kadri Gürsel, Hakan Kara, Güray Öz, Murat Sabuncu ağır cezalara mahkum edildi. Ama dönüyor dolaşıyor. Bu insanlar Yargıtay, Anayasa Mahkemesi’nde beraat ediyorlar. O hakimler habere bakıyorlar ve haberde terör görüyorlar. Bizler; Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ‘hayır’ dediği halde, haberde terör görmeye devam ediyor” ifadelerini kullandı.
BU DAVALAR YİNE AÇILACAK
Çakırözer, “Meseleyi bu çözmeyecek. AB yolunu açsın diye, Yargıtay içtihatlarıyla uyumlu olsun diye bu düzenlemeyi yapacağız. Ama yine bazı savcılar, hakimler, mahkeme heyetleri buna uymayacak. Yine bir savcı bir şekilde siyasi baskı altında kalarak gazeteye, televizyona, Facebook’a, Twitter’a bakacak. Ya da bakan birisi ona ihbar edecek, oradan yine terör çıkaracak, yine bu davalar açılacak. Bu madde bunun önüne geçmeyecek” diye konuştu.
HAKİMLERE, SAVCILARA YAPTIRIM ŞART
Çakırözer, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay karar alıyor. Bu kararlar okunduğunda bir hâkimin, bir savcının bazı davaları açmaması lazım. Açıyorsa siyasi davalar için bir yaptırımı olması lazım bunun, açmamasını sağlayacak bir mekanizma lazım. Bu pakette o mekanizma yok, eksik olan o. Bunu da yapacak olan Hakimler Savcılar Kurulu” diye konuştu. Çakırözer, bunun yapılabilmesi için de Hakimler Savcılar Kurulu’nun iktidara bağımlı yapısından kurtarılması gerektiğini söyledi.