Türkiye vahşice katledilen Emine Bulut için ayakta. Eskişehir’de de siyasetçi ve vatandaşlar geçtiğimiz gün eski eşi tarafından çocuğunun yanında boğazından bıçaklanan Emine Bulut'un ölümüyle ilgili sessiz kalmayarak sosyal medya hesaplarından tepki gösterdiler. Eskişehir Barosu Kadın hakları komisyonu da bir açıklama yaptı. Komisyondan yapılan yazılı açıklamada, "Emine Bulut öldü. Son sözü “ölmek istemiyorum”du. Emine Bulut biz onu koruyamadığımız, erkek şiddetine bir son veremediğimiz için öldü. Emine Bulut 4 yıldır yürürlükte olan ancak uygulanmayan İstanbul Sözleşmesinin gereğini yerine getirmeyen hükümet politikaları yüzünden öldü. Emine Bulut kadın cinayeti davalarında “bana hakaret etti o yüzden öldürdüm” diyen erkeklerin aldığı tahrik indirimleri yüzünden öldü. Emine Bulut kadın cinayetlerinde giyilen jilet gibi takım elbiselerinin hatırına verilen “iyi hal indirimlerinin” kötülüğünce öldü.. Emine Bulut kadın düşmanı politikalar yüzünden öldü" denildi.
İşte o açıklama:
"Ama Emine Bulut öldü. Son sözü “ölmek istemiyorum”du. Emine Bulut biz onu koruyamadığımız, erkek şiddetine bir son veremediğimiz için öldü.
Emine Bulut 4 yıldır yürürlükte olan ancak uygulanmayan İstanbul Sözleşmesinin gereğini yerine getirmeyen hükümet politikaları yüzünden öldü.
Emine Bulut kadın cinayeti davalarında “bana hakaret etti o yüzden öldürdüm” diyen erkeklerin aldığı tahrik indirimleri yüzünden öldü.
Emine Bulut kadın cinayetlerinde giyilen jilet gibi takım elbiselerinin hatırına verilen “iyi hal indirimlerinin” kötülüğünce öldü..
Emine Bulut kadın düşmanı politikalar yüzünden öldü..
Emine Bulut hayat kurtaran 6284 Sayılı Yasanın tartışmaya açılması, kadınları evliliğemahkum etmeyi amaçlayan nafaka hakkının kısıtlanmasına ilişkin kanun hazırlayanların gözleri önünde boğazında bıçakla kanlar içinde öldü.
Yanı başında küçük bir kız çocuğu kaldı. Kanlar içindeki annesine “anne lütfen ölme" diyen o küçük kıza borçluyuz. Adalet borçluyuz. Başka bir kadının kirpiği bile yere düşmesin diye mücadele etmeyi borçluyuz!
Ve buradan diyoruz ki; bir kişi daha eksilmeyeceğiz.. Öfkemizle, hıncımızla kadın düşmanı politikalarına karşı duracağız.
Bizler kadın hakları savunucuları olarak, mahkeme salonlarında oynanan yargılama oyunlarında “anne ölme” diyen o kız çocuğunun çığlığıyız. O çığlık adaleti getirinceye kadar adliye koridorlarında çınlayacak."