TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Neşet Aykanat, TMOBB’a bağlı oda başkanlarıyla birlikte yaptığı açıklamada ekonomik krize dikkat çekti. Aykanat, ülkemizde uzun süreden beri derin bir ekonomik kriz yaşandığını söyledi.
-Son 15 yılın en yüksek seviyesi-
Halkın alım gücünü düşüren, işyerlerinin kapanmasına neden olan, işsizliği ve yoksulluğu artıran ekonomik krizin her geçen gün hayatlarını daha fazla etkilediğini belirten Aykanat, “TÜİK tarafından açıklanan verilere göre Ekim ayı itibariyle Tüketici Fiyat Endeksi yüzde 25.24, Üretici Fiyat Endeksi yüzde 45 düzeyine çıkmıştır. Bakanlar Kurulu tarafından başlatılan Enflasyonla Topyekun Mücadele Kapsamına rağmen fiyat artışları kontrol altına alınamamış ve son 15 yılın en yüksek düzeyine ulaşmıştır” dedi.
-Sanayi üretimi azaldı-
Sanayi Üretim Endeksinin Eylül ayında bir önceki aya göre yüzde 2.7 azaldığını belirten Aykanat, “Fabrikalarının üretimi durdurması, yatırım projelerinin iptal edilmesi, Şirketlerin konkordato ilanları ve toplu işçi çıkarmaları olarak hayatlarımıza yansıyan bu veri Ağustos ayında yüzde 11.1 olarak açıklanan işsizlik oranının Eylül ayından itibaren çok daha yüksek düzeylere ulaşacağının habercisidir” ifadelerini kullandı.
-Hükümet inkar ediyor, bedelini emekçikler ödüyor-
Yaşanan ekonomik krizin iktidar tarafından ret edildiğini, bedelinin ise vatandaşa ödetildiğini savunan Aykanat, “Temel ihtiyaç maddelerinin fiyatları, vergiler ve kredi maliyetleri artarken, yoksul kesimlere sağlanan sosyal yardımlar, burslar ve sağlık yardımları giderek azaltılmaktadır. Kriz gerekçesiyle insanlar işsiz bırakılmakta, ücretler baskı altına alınmaktadır. Ülkemiz sadece parası olanın para kazanabildiği bir rant ekonomisine mahkum edilmektedir. İşsizlik fonunda toplanan kaynak, işsiz kalanların hayatlarının idamesi için değil bankaların ihtiyaçları için kullanılmaktadır” diye konuştu.
-İktidar temsilcileri şatafat içinde yaşıyor-
Ülkenin büyük bir krizle boğuşurken, iktidar sahiplerinin ‘savurganlık’ yaptığını söyleyen Aykanat, “AKP’li belediyelere kadar uzanan savurganlık ve yolsuzluklar, Sayıştay raporlarında açık biçimde tespit edilmiştir. Halkı tasarrufa çağıran yöneticiler, büyük bir şatafat içerisinde yaşamaya devam etmektedir. Ülkeyi yönetenler lüks içerisinde yaşarken, halkın yoksulluğa mahkum edilmesini kabul etmiyoruz” dedi.
-Ekonomik kriz sektörü vurdu-
Yaşanan ekonomik krizden en fazla etkilenen kesimler arasında mühendis, mimar ve şehir plancılarının da yer aldığına vurgu yapan Aykanat, “Gerek kamuda, gerek özel sektörde her türlü mühendislik, mimarlık ve şehir planlama hizmetlerini planlama, projelendirme, uygulama ve denetleme işlerini yürüten tüm meslektaşlarımı krizden olumsuz biçimde etkilenmektedir. Meslektaşlarımız, ülkemizdeki kriz ortamının yarattığı pahalılık, geçim sıkıntısı ve borçlanma gibi ortak sorunlardan etkilendiği gibi, mesleğimize özgü sorunlarla da boğuşmak zorunda kalmaktadır” dedi.
-Yatırımlar durdu, projeler iptal ediliyor-
Kamuda çalışan arkadaşlarının siyasi baskı, sürgün, düşük ücret, kadro sorunu, özlük haklarının ihlali ve düşük ek göstergeceler gibi birçok sorunla yüzyüze olduklarını anlatan Aykanat, özel sektörde çalışan meslektaşlarının ise tamamına yakınının yatırımların durması, projelerin iptal edilmesi ve reel sektörün tıkanması gibi sorunlardan etkilendiğini belirtti.
-İktidardan talepler…”
Aykanat, TMOOB olarak meslektaşlarının ekonomik kriz altında ezilmesine izin vermeyeceklerini belirterek, şunları kaydetti: “Kamuda çalışan meslektaşlarımızın ücret, atama, özlük hakları ve düşük ek gösterge sorunlarının ortadan kaldırılarak insanca yaşanabilir bir ücret ve çalışma yaşamının sağlanmasını istiyoruz. Birliğimiz ve Sosyal Güvenlik Kurumu arasında 2012 yılında imzalanan ve SGK tarafından keyfi biçimde iptal edilen Asgari Ücret Protokolünün tekrar uygulanmaya konularak, ücretli çalışan meslektaşlarımızın ücretlerinin yükseltilmesini ve sigorta primlerinin gerçek gelir üzerinden yatırılmasını istiyoruz. OHAL döneminde hukuksuz biçimde ihraç edilen meslektaşlarımızın bütün hakları ile birlikte işlerine ilada edilmesini istiyoruz. TMMOB örgütlülüğünü hedef alan baskıların ve yasal düzenleme girişimlerinin ortadan kaldırılmasını istiyoruz.”