Eskişehir’de, Türkiye Kamu-Sen’e bağlı sendikaların üyeleri Yediler Parkı’nda bir araya gelerek, ek zam talebiyle ilgili eylem yaptı. Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Haydar Urfalı, 2018 ve 2019 yıllarında memur ve memur emeklilerine yapılacak maaş zamlarının belirlendiği toplu sözleşme görüşmelerinin 2017 yılının Ağustos ayında gerçekleştiğini ve mutabakatla sonuçlandığını hatırlattı.
-Enflasyon farkı hükmet bağlandı-
Yetkili konfederasyon ve kamu işveren temsilcileri arasında imzalanan toplu sözleşme hükümlerine göre kamu görevlileri ile emeklilerin maaşlarına 2018 yılının ilk altı aylık dönemi için yüzde 4, ikinci altı aylık dönemi için yüzde 3,5 olmak üzere kümülatif yüzde 7,6; 2019 yılının ilk altı aylık dönemi için yüzde 4, ikinci altı aylık dönemi için yüzde 5 olmak üzere kümülatif yüzde 9,2 artış yapılmasının kararlaştırıldığını anlatan Urfalı, toplu sözleşmeye göre dönemler halinde yapılan maaş zamlarının anılan dönemde gerçekleşen enflasyonun altında kalması durumunda aradaki farkın maaşlara yansıtılması hükme bağlandığını kaydetti.
-Maaşlar eriyor, alım gücü düşüyor-
Urfalı, 2018’in ilk aylarından itibaren yaşanan ekonomik gelişmeler neticesinde enflasyonda yüksek oranlı artışlar yaşandığını, memur ve emeklilerin maaşlarının reel olara değer kaybettiğini, alım gücünde ise büyük düşüşler yaşandığını belirtti. Kamu görevlilerinin ve emekli maaşlarının enflasyon karşısında bir yılda yüzde 10,4 değer kaybına uğradığına dikkat çeken Urfalı, “Bu gelişmelere paralel olarak geçtiğimiz yıl 5.336,22 TL olan dört kişilik ailenin aylık zorunlu harcama tutarı, bu yıl tam 854,82 TL artış göstermiş ve 6.191,04 TL’ye ulaşmışken 2.977,67 TL olan ortalama memur maaşı 441,65 TL zamlanmış ve 3.419,32 TL olmuştur. Başka bir ifadeyle enflasyon farkı ödemesi de yapılmasına rağmen maaşlardaki erime ve alım gücündeki kayıp devam etmiş ve ortalama bir memurun alım gücü, bir yıl içinde aylık 413,17 TL azalmıştır” dedi.
-Bu yıl en az yüzde 7,8 eriyecek-
Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından açıklanan Yeni Ekonomi Programı’nda 2018 yılsonu enflasyon hedefi yüzde 20,8; 2019 yılsonu hedefi ise yüzde 15,9 olarak belirlenmişken kamu görevlilerine 2018 yılının tamamı için enflasyon farkı dahil yüzde 13 maaş zammı yapılmadığını, 2019 yılı için ise yüzde 9,2’lik bir artış öngörüldüğünü ifade eden Urfalı, “Dolayısıyla memur maaşları resmi rakamlara göre bu yıl en az yüzde 7,8 eriyecek, 2019 yılında da hedeflenen enflasyona ulaşılsa bile, maaşlarda yüzde 6,7’lik bir reel düşüş olacaktır. Her ne kadar dönem sonları itibarı ile maaşlara enflasyon farkı eklense de bu ödemenin geriye dönük olarak yaşanan kayıpları karşılamadığı, yalnızca anlık bir enflasyon düzeltmesi olduğu ve dönem içinde maaşların sürekli eridiği açıktır” diye konuştu.
-Alışveriş yapamaz hale geldik-
“Enflasyonun toplumsal boyuttaki en olumsuz etkileri hiç kuşkusuz dar ve sabit gelirliler üzerinde görülmektedir” diyen Urfalı, şunları kaydetti: “Bugün artık memur ve emeklilerimiz alışveriş yapamaz, en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hale gelmiştir. Ülkedeki gelir dağılımında adaletin sağlanması için en önemli araçlardan bir tanesi benimsenen ücret politikalarıdır. Gelişmeler karşısında ürünlerin fiyatına fahiş oranlarda zam gelirken maaşların yalnızca enflasyona endeksli olarak düzenlenmesi, gelir dağılımını bozacak, ekonomik olumsuzlukların yükünü yalnızca çalışan kesime yükleyecek bir etken olacaktır. Bu çerçevede toplu sözleşme görüşmelerinde enflasyona endeksli maaş artış tekliflerinden vazgeçilmesi, gerçekleşen enflasyon, yoksulluk sınırı, büyüme ve refah payının temel alındığı bir maaş artış sisteminin geliştirilmesi lüzumludur.”
Açıklamanın ardından memurlar talepleri içeren mektupları, PTT’den Cumhurbaşkanlığına postaladı.