CHP medyanın sorunlarının araştırılması için Meclis Araştırması istedi

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, basın özgürlüğü ve basın emekçilerinin sorunlarının araştırılması için Meclis araştırması verdiklerini belirterek, Meclis’te basın toplantısı düzenledi.

Meclis Başkanı seçilen Binali Yıldırım’ın geçtiğimiz günlerdeHabertürkgazetesinin  kapatılmasına ilişkin söylediği “birini kapattık, biri kaldı, onlar da bizim gibi işsiz kaldı” cümlelerini hatırlatan Çakırözer, bu tür ifadelerin devlet yöneticilerince bu kadar rahat ifade edilmesinin basın özgürlüğü açısından kaygı verici olduğunu söyledi.  Açıklamasında Türkiye’nin basın özgürlüğü konusunda 180 ülke içerisinde 157’inci sırada yer aldığını hatırlatan Çakırözer, 12 bin gazetecin işsiz olduğunu, 144 gazetecinin de cezaevlerinde tutulduğunu dile getirdi.

Çakırözer geçtiğimiz hafta yayınlanan 703 sayılı KHK ile BYGEM’in Cumhurbaşkanlığı iletişim Başkanlığı’na bağlandığını da hatırlatarak, gazetecilere sarı basın kartı verilmesi konusunda yeni düzenlemelere gidilmesi gerektiğini belirtti. Geçmişte olduğu gibi sarı basın kartı verilmesi ve akreditasyon uygulamasınıngazetecileri cezalandırma yöntemi olarak uygulanmaması gerektiğini söyleyen Çakırözer, “Sarı basın kartı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi sendikalar ve meslek örgütlerinden oluşan bağımsız bir kurum aracılığıyla verilmelidir” dedi. CHP’li Çakırözer gazete ve gazetecilerin yaşadığı sorunların araştırılmasına ilişkin Meclis araştırması istedi. TBMM Başkanlığı’na sunduğu araştırma önergesini Meclis’te düzenlediği basın toplantısında kamuoyu ile paylaşan Çakırözer, gazetecilerin yaşadığı sorunların giderilmesi için çözüm önerilerini de sundu.

BERBEROĞLU VE ERDEM’E ÖZGÜRLÜK TALEBİ

395 gündür tutuklu Milletvekili Enis Berberoğlu ile PM üyesi eski Milletvekili Eren Erdem’e özgürlük talebiyle açıklamasına başlayan Çakırözer, Türkiye’de basın özgürlüğü ile ilgili sorunların giderek arttığını belirtti. Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin verilerinden örnekler veren Çakırözer, “2018 yılının ilk 6 ayında 27 gazeteci gözaltına alındı. 32 gazeteci tutuklandı. Yaklaşık 55 gazeteci işten atıldı. Çeşitli gerekçelerle bugün Enis Berberoğlu, Eren Erdem başta olmak üzere toplamda 144 gazeteci cezaevinde özgürlüklerinden mahrum bırakılmış. Bu durum ülkemizin uluslararası alanda itibarını zedelerken, halkın gerçekleri bilme hakkını da ortadan kaldırmaktadır. Meslektaşlarımızın tutuklanması, özellikle şiddetle hiçbir ilgisi olmayan meslektaşlarımızın ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğünün ellerinden alınması uygulamaları son bulmalıdır. Düşünceleri ve yazıları nedeniyle haksız, hukuksuz cezaevinde olan gazeteciler bir an önce özgürlüğüne kavuşmalıdır”dedi.

KAĞIT FİYATLARINA ‘KUR SABİTLEMESİ’ YAPILMALI

Basın kuruluşlarının karşılaştığı en önemli sorunlar arasında finansal sıkıntıların olduğunu aktaran Çakırözer, dolar kurunda yaşanan artışınkağıt fiyatlarını arttırması nedeniyle gazetelerin maliyetlerinin arttığına dikkat çekti. Geçtiğimiz günlerde yazılı basınını durduran Habertürk gazetesi ve ay sonunda kapanma kararı alınan KRT TV’nin maliyet artışı nedeniyle ayakta kalmakta zorlandıklarını hatırlatan Çakırözer, gazeteciliğin sürdürülebilirliğinin sağlanması için maliyet artışının en önemli kaynağı olan kağıt fiyatları konusunda önerilerini sıraladı. Çakırözer, “Gazetelerin sürdürülebilirliğinin sağlanması açısından gazetelerin maliyetlerini arttıran en önemli etkenlerden birisi olan kağıt fiyatları konusunda kur sabitlemesi yapılması ya da kağıt masraflarının devlet tarafından desteklenmesi yönünde düzenleme yapılmalıdır” dedi.

12 BİN GAZETECİ İŞSİZ

Medya kurumlarının kapatılması ile yüksek olan işsizlik oranlarını daha da arttırdığını dile getiren Çakırözer, “TÜİK verilerine göre işsizliğin %19,1 ile en yüksek olduğu meslek alanlarından birisi gazeteciliktir. Sektörde işsizlik oranı yüzde 30’lara varmış, bugün 12 bin civarında meslektaşımız işsiz. OHAL kapsamında da toplam 167 basın, yayın, radyo, televizyon ve haber ajansı kapatılmış, bu kapsamda birçok medya çalışanı işsiz kalmıştır. Son olarak 3 gazete kapatıldı. Bu durum işsiz sayısını daha da çok arttıracak.” dedi.

GAZETECİLERİ CEZALANDIRMAK İÇİN KULLANILMAMALI

Basın yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü’nün 9 Temmuz’da yayınlanan 703 sayılı KHK ile Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na bağlanmasına da değinerek, geçmişte olduğu gibi sarı basın kartlarının verilmesi ve akreditasyon uygulamasının gazetecileri cezalandırma yöntemi olarak uygulanmaması gerektiğini dile getirdi.

BAĞIMSIZ KURUMLARCA VERİLMELİ

Gazetecilerin hangi görüşten olursa olsun mesleklerini yapabilmelerinin güvence altına alınması gerektiğini vurgulayan Çakırözer, “Gazeteciler sarı basın kartı alması Avrupa ülkelerinde olduğu gibi sendikalar ve meslek örgütlerinden oluşan bağımsız bir kurum aracılığıyla sağlanmalıdır” dedi. Çakırözer, dijital yayın çalışanlarının sarı basın kartı alamadıklarını ifade ederek, sayıları yaklaşık 100 bini bulan gazetecilerin basın iş kapsamına alınması için gerekli düzenlemenin yapılması gerektiğine de dikkat çekti.

ANADOLU BASINI DESTEKLENMELİ

Anadolu basınını yaşadığı sorunlara da değinen Çakırözer, yerel basın kuruluşları basın ilan kurumunun ilanlarından eşit ve adil bir şekilde yararlandırılması gerektiğini söyledi. Bu konuda yaptıkları çalışmalara da değinen Çakırözer, “Anadolu’da halkın en önemli haber alma kaynağı olan yerel basının sorunları acil bir şekilde çözülmeli ve Basın İlan Kurumu’nun keyfi bir şekilde davranmasının önüne geçilmelidir.  Yerel radyo, televizyon, yazılı ve dijital basının desteklenmesi için önlemler alınmalıdır.  Yerel televizyonların kamu ilanlarından yararlanması için gerekli yapı oluşturulmalı, alınan reklamların eşit dağıtılması sağlanmalıdır. Bu konuda Basın İlan Kurumu’nun keyfi davranmasının önüne geçilmeli ve reklam gelirlerini eşit ve adil bir şekilde dağıtım yapılması sağlanmalıdır” diye konuştu.

Haberler