“AKP iktidarının yıllardır uyguladığı ekonomik politika sıcak paraya yani büyük uluslararası şirketlerin yatırımlarına bel bağlayan bir politikadır.” diyen EMEK Partisi Eskişehir İl Sekreteri Yahya Kaya, uygulanan politikalarla krizlerin kaçınılmaz olduğunu vurguladı.
Kaya şunları söyledi: “ Bu ekonomide Şeker Fabrikaları gibi kendi kendimize yeten bir ülke olmamıza sağlayan, işçilerin daha fazla iş güvencesine sahip olduğu devlet fabrikalarına yer yoktur. Bu ekonomide ucuz işgücü vaadi ile emperyalist şirketlere iş imkanı sağlanır. Bu ise işçiyi açlık sınırının altında bir ücretle ve saatlerce çalıştırılarak sağlanır. Taşeron ve geçici çalışma yayınlaştırılır. İşçi sağlığına pay aktarılamaz. İşçiye düşen yaralanma ve ölümlerdir. Bu ekonomi işçi sömürüsüne dayanır. Toplam elde edilen gelirin adil paylaşımı yoktur. “İtibarda tasarruf olmaz!” diyen siyasiler devlet bütçesini har vurup harman savururken; işçiye para yok denir. Bu ekonomide geçmediği köprü için işçiden vergi alınır. İhale kapan yandaş müteahhitler zengin edilir. Devlet bütçesi iç edilir. Bu ekonomi dışa bağımlıdır. Emperyalistler zengin edilir. İstikrarsız iç ve dış politika bir anda doların alıp başını gitmesine neden olur”
Yüksek döviz kurlarının her kesimi etkilediğini değinen Kaya, “ İşçinin doları mı var? Doların yükselmesi işçileri değil zenginleri etkiler’ lafı koca bir yalandır. İşçinin doları yoktur ama dövizdeki yükseliş onu derinden etkilemektedir. Her şeyimiz dışa bağımlı. Aldığımız ekmek bile doların yükselmesinden etkileniyor. Gerçek enflasyon sürekli artıyor! Bunun yanında işçiler vergi dilimine de girdi. Aldığı maaş zammı eridi gitti bile. Dolarla iş yapan patronların yapacağı ilk iş, ücretleri düşürmek ve işçileri işten atmak olacaktır. Krizin faturası yine bunda hiçbir sorumluluğu olmayan işçilere kesilmeye çalışılacak” ifadelerini kullandı.
Doların yükselmesi en çok işçileri vurduğunu söyleyen Kaya şöyle devam etti: “ İşçiler açlıkla imtihan ediliyor. Krizlerin sorumlusu işçiler değildir, faturayı da işçiler ödememelidir. Referandumda istikrar için işçilerden oy isteyip 1 yıl sonra koalisyonlar kuran, baskın seçim yapacağız diyenlerin memlekete istikrar getirmesi mümkün değildir! AKP kendi siyasi menfaatleri için insanları kutuplaştırarak gerginliği ve istikrarsızlığı arttırmaktadır. Cebimizin her geçen gün boşalmasının, hayatın pahalılaşmasının en büyük sorumlusu AKP iktidarıdır! İşçiler daha fazla sömürülmemek, dolardaki artışın faturasını ödememek için bu seçimde Erdoğan’a ve AKP’ye ‘TAMAM, Artık Bırakma Vakti’ demelidir. Kaderini burjuva düzen partilerinin eline bırakmamalı, örgütlenmeli , siyasete kendi talepleri ile müdahil olmalıdır."