Yeni sisteme geçiş için çok adayın yarıştığı bir seçime gidiyoruz. Siz bu seçim atmosferini nasıl görüyorsunuz?
Bunu iki yönlü değerlendirmek gerekiyor. Teşkilat açısından baktığımızda; biz bu seçimlere iki yıldır hazırdık. Siyaset açısından baktığımızda ise; Türkiye’de siyasi bir tıkanıklık söz konusuydu. Sayın Genel Başkanımızın tespitleri doğrultusunda bir erken seçim çağrısı yapıldı. Bu da karşılık buldu. Bugün geldiğimiz süreçte tüm Türkiye’de milletvekili adayları belli oldu. Bizim açımızdan listemiz oldukça güçlü. Hepsi milliyetçi, ülkücü hareketin içinden gelmiş arkadaşlarımız. Teşkilatlarla uyum içerisinde inşallah çok iyi sonuçlar elde edeceğimize inanıyoruz.
Bu seçim değişik bir seçim. İlk defa cumhurbaşkanlığı yönetim sistemi oylanıyor. İttifaklar var. Önceden sonucu çok belli olmayacak bir seçim. Biz kendimizi avantajlı görüyoruz.
Milliyetçi Hareket Partisi, baraj altında kalır mı?
7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerine baktığımız zaman Eskişehir’de ve tüm Türkiye’de oy kaybımız söz konusu. Arka plana baktığımızda ise Milliyetçi Hareket Partisi’ni ele geçirme operasyonunun o tarihlerde başladığı, sandıkların özellikle boş bırakıldığı, çalışmaların aksatıldığı gibi sorunlarla karşılaştık. Sonrasındaki süreçte parti içi muhalefet diye çıkan arkadaşların ayrılmasından dolayı böyle bir algı oluştu. Eskişehir’de partimizden resmi olarak ayrılıp, malum partiye geçen üye sayısı 52 kişi. 1050 tane de yeni kayıt yapmış durumdayız.
Biz bu seçimlerde Eskişehir’de kaybettiğimiz vekili yeniden alıp, üzerine ilaveler yapabileceğimize inanıyoruz. Bunu da görüyoruz. İki senedir sahadayız. Mahallelerde toplantılar yapıyoruz. Bunun ışıklarını alıyoruz. Eskişehir farklı bir şehir. Eskişehir’de adaylar çok önemli. Partilerin mutlaka aldığı bir oy oranı vardır ama adaylar seçimlerin kaderini belirliyor. Biz bu açıdan kendimizi şanlı hissediyoruz. ‘MHP baraj altında kalır’ algısı yanlış bir algıdır.
Milliyetçi Hareket Partisi, Eskişehir’de kaybettiği oyları nasıl geri kazanmayı düşünüyor?
Milliyetçi Hareket Partisi’nde genel problemler aşağı yukarı belliydi. O problemler, aday listesi hazırlanırken dikkate alındı. Listede, tabanın istediği yeni arkadaşlarımız var. Millete rağmen siyaset yapamazsınız, tabana rağmen siyaset yapamazsınız. Eğer siyaset yapıyorsanız, birlikte hareket ettiğiniz arkadaşlarınızla istişare edip, onların görüşleri doğrultusunda listelerinizi, yönetimlerinizi oluşturmalısınız. Son iki senede zaten Eskişehir’de bu yapıldı. Teşkilat olarak çok diri bir teşkilatız. Hep sahadayız. Bu da birlik ve beraberliği getirdi. Geçmiş dönemlerde yaşanan o sıkıntıların müsebbipleri zaten partimizden ayrılıp gittiler. Bugün öyle bir sorunumuz yok. O sıkıntılara sebep olan faktörlerde elendi. Listemiz pırıl pırıl arkadaşlarımızdan oluşuyor.
Milletvekili adayları belirlenirken kriterleriniz neler oldu? İsimler konusunda, Genel Merkez mi, yoksa il teşkilatı mı etkili oldu?
Genel Merkez etkili oldu. Aday adaylarımız çıktı. Genel Merkez fikirlerimiz sordu. Bizim isteğimiz zaten belliydi. Teşkilat içerisinde emek vermiş, tanınan, Eskişehir kamuoyunda bilinen bunların yanı sırada genç arkadaşların da kendilerini tanıtabilecek bir aday listesinin oluşması bizim tercihimizdi. Bizim açımızdan listemiz oldukça başarılı.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak sahada vatandaşa ne anlatacaksınız? Öncelikleriniz var mı?
Milliyetçi Hareket Partisi kurulduğu günden bu yana birinci önceliği iktidar olmak değil milletin, devletin bekasıdır. Bugün Türkiye’de yaşadığımız sorunların kaynağı… Bir 15 Temmuz süreci geçirdik. Cumhuriyet tarihinde hiç olmayan şeyleri yaşadık. İlk defa namlular vatandaşa çevrildi. Gazi Meclis bombalandı. Bunların psikolojik tahribatı millet üzerinde çok ağır. Biz burada siyasi ikbal ya da üç, beş oyun hesabını yapmak yerine devletin kurumlarını kollamak, onların kaybolan prestijlerini yeniden yerine getirmek zorundayız. Bizim birinci önceliğimiz bu.
Saha çalışmalarınız sırasında Genel Başkanınız Devlet Bahçeli’nin, AK Parti için geçmişte söylediği sözler hatırlatılırsa yanıtınız ne olacak?
Dün dünde kaldı. Bugün, yarına nasıl gidebiliriz, devlet-millet barışını daha iyi nasıl sağlayabiliriz, kendi aramızdaki konsorsiyumu nasıl sağlayabiliriz… Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemi, uzlaşmayı getiren bir sistem. Yüzde 50+1’i alamayan cumhurbaşkanı seçilemiyor. Bu zaten seçimler başlamadan söylemlerde, davranışlarda uzlaşmayı getiren bir sistem. Millet olarak da bizim en büyük ihtiyacımız şuanda uzlaşma. Asgari müştereklerde uzlaşabildiğimiz gruplarla, insanlarla, partilerle birlikte yol alıyoruz. İnşallah bu müşterekler çoğalır.
Bu kutuplaşmaya artık bir son vermemiz lazım. Bu seçimlerde bizim birinci önceliğimiz devletin, milletin bekasıdır. Kardeşlik bağlarının güçlendirilmesidir. Tahrip edilen kurumların itibarlarının yeniden iadesinin sağlanmasıdır. Bu süreçte en çok Türk Silahlı Kuvvetleri zarar gördü. İnşallah bu tahribat atlatılacak. Millet, devlet yeniden elele bu seçimlerden birlikten çıkacak.
Milliyetçi Hareket Partisi tabanı ‘Cumhur İttifakı’nı destekleyecek mi? Bu konuda ikna oldu mu?
Milliyetçi, ülkücü hareketi tanıyanlar iyi bilir. Biz disiplini ön planda olan bir partiyiz. Bizde lider, teşkilat, doktrin anlayışı hakimdir. Genel Başkanımız ve Genel Merkezimizin gösterdiği hedef neyse ona doğru yürürüz. Bugüne kadar yaptığımız istişarelerde çok fazla böyle bir sorun ile karşılaşmadık. Tabi ki yani münferiden böyle şeyler olabilir. Oldukça büyük bir camiayaya hitap ediyoruz. Biz verdiğimiz sözün arkasındayız. Bugünün şartlarından Tayyip Bey’in aday olması gerekiyordu. Onu destekliyoruz. Bizim teşkilat açısından bir problemimiz yok. Genel Başkanın gösterdiği hedef doğrultusunda devam edeceğiz.
Her seçim döneminde sandık güvenliği gündeme geliyor. Bu konuda partinizin bir endişesi var mı?
Bizim şuanda tüm sandıklarda görev alacak arkadaşlarımız hazır. Bunların eğitimleri de yapılıyor. Bu bir algı operasyonu. Yıllardır siyasetin içerisindeyiz. Seçim Kurulu’nun belirlediği partilerin her sandık başında zaten görevlileri var. O görevliler nezaretinde oylama yapılıyor. Sonrasında sayım yapılıp, tutanaklar tutuluyor. Bu tutanaklar ilçe teşkilatlarına geliyor. İlçe teşkilatlarından, il teşkilatlarına geliyor. Oradan da Genel Merkez’e gidiyor. Böyle bir ortamda seçime şaibe düşmesi demek bizlerin görevini yapmaması demektir. Sandıklara sahip çıkıldığı sürece bence böyle bir şeyin olması söz konusu değil.
Rakipleriniz aday listelerini nasıl buldunuz?
Bizim için oldukça iyi…
24 Haziran seçimlerinde ‘İyi Parti’nin, MHP’nin oylarını alacağı’ yönünde yorumlar yapılıyor? Siz bu yorumları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Özellikle listelerde açıklandıktan sonra oraya giden birçok arkadaşımdan çok fazla telefon aldım. Kesinlikle yanlış yaptıklarını, oylarının Milliyetçi Hareket Partisi’ne vereceklerini söylediler. Birçoğu pişman olduğunu belirtiyor. Kendi sosyal medya hesaplarında da bunu zaten ilan ediyorlar. Eskişehir’de İyi Parti, Milliyetçi Hareket Partisi’nden bir şey alamaz. Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizim İyi Parti’ye verecek bir şeyimiz yok.