AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı İbrahim Yılmaz Kaynarca, geçen hafta mecliste görüşülen Tepebaşı Belediyesi 2017 yılı faaliyet raporuna ilişkin açıklama yaptı. Toplantıda Kaynarca’ya, Tepebaşı Belediye Meclis Üyeleri Orhan Durmuş ve Zihni Çalışkan’da eşlik etti.
Suç duyurusunda bulunacaklar
Kaynarca, geçtiğimiz Cuma günü Tepebaşı Belediye Meclisi’nde 2017 yılının faaliyet raporunun görüşüldüğünü belirterek, AK Parti grubu olarak faaliyet raporuna ret oyu verdiklerini açıkladı. Belediyenin borçlarına dikkat çeken Kaynarca, geçtiğimiz ay Meclis’ten talep edilen 60 milyon liralık borçlanma yetkisinin yasal sınırları aştığını belirterek İçişleri Bakanlığı ve Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi.
Borçlar döndürülemeyecek noktada
Tepebaşı Belediyesi’nin borçlanma hızının çok ciddi boyutlara ulaştığına vurgu yapan Kaynarca, “Faaliyet raporunda daha öncelerde ciddi anlamda eleştirilerde bulunduğumuz borçlanma ve hızlı borçlanma ile ilgili mevzu maalesef çok ciddi boyutlara ulaşmıştır. 5 milyon yıllık faiz ödediğimiz borçtan 6 milyon faize çıkıldığı zamandan şuanda yüzde 100 artışla bir yıl içinde 11 milyon faiz ödediğimiz bir döneme gelinmiş maalesef. Biz bu korkunç borçlanmayı defaten dile getirmiştik. Ancak durum çok kritik bir noktaya daha geldi. Eskişehir ve Tepebaşı adına endişelerimiz suç boyutuna ulaştı. Kanunen belirlenen sınırların üzerinde borçlanan Tepebaşı tarihinin en ağır dönemini yaşayan Tepebaşı Belediyesi şuanda yeni borçlanma talebiyle ve yeni borçlanmayla suç işlemeye başlamıştır. Biz bu toplantıdan sonra bu suçu herkesin hakkını korumak ve denetim mekanizmasını çalıştırmak amacıyla suç duyurusunda bulunacağız. Bu borçlanma suç işlenme boyutuna gelmiştir. Belediye Kanununun 68.maddesinin d ve f fıkralarına göre şuanda ciddi anlamda suç teşkil eden bir sıkıntıyla karşı karşıyayız” dedi.
Bu yükle belediyenin bir adım daha atması mümkün değildir
Belediyenin bu borçlanmaya karşılık hizmet yapmadığını savunan Kaynarca, “Belediye bu kadar ağır borçlanmayı ve tarihinin en pik noktasına ulaştırdığı mali külfetin karşılığında ne yapmıştır. Bunu da sorgulamak lazım. Maalesef üzülerek söylüyoruz belediye, iki CHP’li belediyenin kavgasının dışında Tepebaşı’na kazandırdığı maalesef dişe dokunur hiçbir şey yoktur. Sadece afili cümlelerle, 50,60,70 metrekarelik yerlerde yapılan sosyal faaliyetler adı altında, kültür belediyeciliği adı altında yapılan çalışmalar maalesef bugün bizim sürdürülemeyen, bir adım daha atılamayacak bir belediye haline getirilmiştir. Bu yükle belediyenin bir adım daha atması mümkün değildir. Zaten hem belediyedeki başıboşluktan hem dışarıdaki ağır borçlanmadan ve içeride döndürülemeyecek pozisyona taşındığı halde hala bir ay önce 60 milyon lira yeni borçlanma talebiyle gelmesinden; ‘benden sonra tufan’, ‘arkama bakmam’, ‘benden sonra nasıl olursa olsun’ mantığının çalıştığının farkındayız. Tepebaşı bizim, bizim ilçem… Biz kimsenin heveslerine, hayallerine şehrimizi, hemşerilerimizi, kendisini seven ya sevmeyen, oy veren ya da vermeyen kimseyi burada harcatmayız. O yüzden bu işin peşini bırakmayacağız” ifadelerini kullandı.
Tek hedef 2019 seçimlerinde Büyükşehir hayalleridir
Geçtiğimiz ay belediye meclisinden 60 milyon lira için yetki isteyen belediyenin bu parayı seçim öncesi için kullanacağını iddia eden Kaynarca, “ Bir ay önce önümüze 60 milyon liralık yeni borçlanma talebi geldi. Ne yapıldığını sorduk. 15 milyonluk borcu asfalt, kaldırım ve eksikleri gidermek amacıyla kullanacaklarını söylediler. Hemen kabul ettik. Çünkü o eksiği biliyoruz. En fazla şikayet bize geliyor. Ancak geri kalan 45 milyonu Başkan başka şey söyledi, kulislerde nereye harcanacağını söylemediler, başka şeyler söylediler… Biz 2003’teki tabloya baktığımızda seçime yaklaşırken, böyle bir seçim ekonomisi adı altında, seçim ekonomisine yönelen ve hedefleyen bir borçlanma olduğunu gördük. Dolayısıyla yeniden uyarıyoruz. Bu kadar ağır tabloya rağmen Tepebaşı’nın artık yürünemeyecek, çevrilemeyecek, döndürülemeyecek bir hale gelmiş olmasına rağmen bu 45 milyonluk yeni borç ve ağır borç yeniden sırtımıza yüklenmeye çalışılmaktadır. Karşılığında tek hedef 2019 seçimlerinde Büyükşehir hayalleridir. Dolayısıyla bunu hem AK Parti teşkilatı hem AK Parti İlçe Başkanı hem de Tepebaşı’nda yaşayan bir vatandaş olarak kabul etmiyorum” diye konuştu.
İki başkanın kavgası sahaya kötü yansıyor
Kaynarca açıklamasını şöyle sürdürdü: “Burada böyle bir sorun varken öte yandan da Cumhuriyet Halk Partili iki belediyenin ciddi çekişmesine sahne oluyor. Hem bir yerden paramız boşa gidiyor hem de diğer taraftan kavga ederlerken de zamanımız boşuna gidiyor. Ben soruyorum; 15 yıldır bir belediye başkanı, 20 yıldır bir belediye başkanı var. Bundan sonra ne vaat ederek yeniden vatandaşımızdan oy isteyecekler. Biz bu kavganın çok daha ağırını sokaklarda görüyoruz. Her gün bir başka mahallede karşılaşıyoruz. İki belediyenin kavgası sahada, vatandaşa o kadar kötü yansıyor ki, bu zaman kaybına ve bu para kaybına tahammülümüz yok. 2019’da bu ağır tablonun değişeceğine ve bu değişimin 2019’da geleceğine olan inancımız tam. Biz ona göre hazırlanıyoruz. Denetleme mükellefiyetimizi milletimizle paylaşıyoruz. Bundan sonra peşini bırakmayacağımızı, bu suça ortak olmayacağımızı ifade ediyoruz.”