Geçtiğimiz günlerde yapılan kongre ile yeniden AK Parti Kadın Kolları Başkanlığı görevine getirilen Özlem Yalçın Ayşe Kaytan Uçak’ın sorularını yanıtladı.
AK Parti ile tanışıklığınızla başlayalım mı?
Siyaset benim için hesap işi değil kısmet işi olarak başladı. Baba yarısı dediğim bir Yılmaz abim sayesinde başladı. Yılmaz abi, Dündar Başkanın yönetim oluşturduğu ilk dönemde “Bizle birlikte çalışır mısın?” dedi. Bende olur dedim. Daha sonra Sosyal Politikalar Başkan Yardımcılığı görevine getirildim. 2 buçuk yıl ciddi bir emek vererek çalıştım. Aldığım görev bir vebaldir gereklerini yerine getirmek gerekir diye düşündüm. Bu görevi aldıysam evde oturmayı haram olarak gördüm. Şuanda tüm mahallelerle ilgili ciddi birikim edindiğimi görüyorum. Daha sonra Ceyda hanımın istifası ile birlikte 6 Şubat’ta kadın kolları başkanlığın göreve başladık. 1 yıl sonra yeni bir kongre yaparak göreve devam ediyorum.
Kadın kolları başkanlığı yoğun emek istiyor anladığım kadarıyla...
Göreve gelir gelmez yönetim oluşturduk 16 Nisan referandumunu karşımızda bulduk. Referandumda çok ama çok fazla enerji sarf ettik. Referandumu atlattık. Daha referandum ile ilgili raporları düzenlerken Ramazan ayı geldi. Ramazan ayı kadın kollarının daha aktif olduğu dönemlerdir. Bu yüzden Ramazan ayı çalışmalarını hızlı bir şekilde başladık. Aile ziyaretleri ve bu esnada mali durumu kötü ailelere destek vermeye çalıştık. Bazı aileler ile dışarıda etkinlikler düzenledik. Günde 40 kişi ile 16 gün aralıksız bir çalışma yaptık. Şuan Ak Parti il teşkilatında şöyle bir durum var. Çalışmaların tamamında birlik beraberlik var. Kadın kolları çalışmalarında teşkilatın her biriminin desteğini aldık. Bu durum üzerimizdeki yükü hafifletiyor. Ben çocuk ve eğitim konusu önümüzde olduğu zaman daha hassas olduğumu düşünüyorum. Bu yüzden çalışmalarımda bu yöne daha fazla ağırlık vermeye çalıştım. Yaptığımız tüm çalışmaların yanı sıra ev ziyaretleri hiçbir zaman ihmal etmedik. Hedefleri koyuyorum. Sonra o hedefe ulaşacak mıyım diye içim içimi yiyor. Fakat sonra bakıyorum hedefimin 2 katına ulaşmışım. Sözün özüne gelirsek en başta dediğim gibi bu koltuğa oturmanın bir nedeni olmalı ben bu nedeni çok çalışmak olarak görüyorum. Şayet çok çalışmaz isem içim içime yer. Mesela esnaf ziyaretlerinde her meslek grubu ile ayrı ayrı iletişime giriyoruz. Her mesleğin sorunlarını dinliyor nasıl çözüm üretebiliriz diye raporlar oluşturuyoruz.
İL BAŞKANIMIZDAN ÇOK ŞEY ÖĞRENDİM
Ben il başkanımızdan çok şey öğrendim. Onun yönetiminden yetiştim. En büyük özelliğimiz koltuğun bize tapulu olmadığını bilmemiz. Bu nedenle koltuktan kalktığımız zaman hem koltuğa daha fazla değer katmak hem de bizden sonrası için yeni arkadaşlarımıza bu görevi başarılı bir şekilde yerine getirecek katkıyı sunmak en önemli amacımız.
Ev ziyaretlerinizde tepkiler oluyor mu?
Eskiden Eskişehir’de ev gezmelerine çıktığımız zaman bazı tepkiler oluyordu. Ancak 'İnsanlarla ortak paydamız nedir?' sorusu ile yaklaştık bu ziyaretlerde. Siyasette insan kazanmadan hiçbir şey başarılamıyor. Ve bugün eskiye nazaran çok daha içten bir şekilde bizi karşılıyorlar. Bu bize insanlara dokunduğumuzu gösteriyor.
Kadınlar siyasetin neresinde?
Bence kadınlar şuanda siyasetin tam ortasında. Kadınların yüzde 70 küsuru eşinin işaret ettiği partiye oy vermiyormuş. Kafasının yattığı siyasi partiye oy veriyor. Bu nedenle Türkiye’nin siyasi haritasını belirleme konusunda kadınların ciddi ağırlığı olduğunu düşünüyorum: Kadın evde yemek çocuk ateşlendiği zaman ilk telaşa kapılan o bu nedenle kadının yükü çok fazla. Şayet bu yük olmaz ise kadınların siyasette yükselemiyor algısı var ise inanın bunda bu yükün ağırlığı çok fazla. Kadınlar nesli yetiştirendir. Bu nedenle kadının sadece siyaset değil hayatın tam ortasında ve ciddi bir rolü olduğunu düşünüyorum
2019’DA ÇOK İDDİALIYIZ
Seçimlerle ilgili bir öngörünüz var mı?
2019’a çok hızlı gireceğimizi düşünüyorum. Zaten genelde bir sorun yok. Yerelde de başarı sağlayacağımızdan hiçbir şüphe duymuyorum. Yaptığımız çalışmaların karşılığını alacağımızdan kuşku duymuyorum. Çalışmıyor olsak belki de bu yönde endişelerimiz olabilirdi. Ancak bu emeğin illaki bir karşılığı olacaktır.