2010 yılında bir ‘prestij’ projesi olarak gündeme geldi.
Yerel ve yaygın basında ‘bir ilçe belediyesi tarafından gerçekleştirilen en büyük kentsel dönüşüm projesi’ olarak yer aldı.
Sadece Eskişehir’e değil, tüm ülkeye ‘yerinde dönüşüm’, ‘katılımcı’ ve ‘Türkiye’ye örnek olacak’ proje diye tanıtıldı.
Proje iki etaba bölündü.
İlk balyoz o dönem TOKİ Başkanı olan Erdoğan Bayraktar ve Belediye Başkanı Burhan Sakallı tarafından vuruldu.
Türkiye Türkiye olalı böyle yıkım görmemişti.
Ülkemizde görmeye alışkın olduğumuz ağlayan ve dozerleri taşlayan insan manzaralarının tam aksine bir düğün havasında, davullar ve zurnalarla gerçekleşti.
***
İlk etapta bölgede bulunan 780 hane tamamen yıkıldı.
Karapınar, Huzur ve Erenköy’de 8 katlı bloklardan oluşan 1092 konut üretildi.
Proje kapsamında yıkılan konutların yerine 1536 konut, 5 yıldızlı otel, kongre merkezi, ilkokul, AVM, sağlık ocağı ve camiden oluşan modern bir yaşam alanı kurulacaktı.
Hatta boğazı ve denizi olmayan Eskişehir’imiz bir de boğaz köprüsüne kavuşacaktı.
Bölge adeta beş yıldızlı bir tatil köyüne dönüşecekti.
Şehre yeni bir ilçe kazandırılacaktı.
Kişi başına düşen yeşil alan miktarı 33 metrekare olacaktı.
Projenin ilk etabı 2012, ikinci etabı 2013’te tamamlanacaktı.
***
2014’te işler değişmeye başladı.
Yerel seçimlerde Odunpazarı Belediyesi AK Parti’den, CHP’ye geçti.
Başkanlar değişti, proje sekteye uğradı.
Şaşaalı sözler birer birer yok oldu.
2012’de bitecek denilen ilk etap 2014’te anca tamamlanabildi.
İkinci etaba ise başlamamak üzere veda edildi.
İkinci etabı bekleyen dört mahallede yaşayan vatandaşların ise evi çürüdü, çöktü.
Evine çivi çakmak isteyen vatandaşa; “çakamazsın, gecekondu önleme bölgesi” denildi.
***
AVM’nin yerini baraka bir bakkal, ilkokulun yerini temeli yeni atılan bir inşaat, caminin yerini yine barakadan bir mescit aldı. Kişi başına düşen ot miktarı 33 metrekare oldu.
Yapılan konutların fayansları kırıldı, boruları akıttı, duvarlarına yapılan kaplamalar yere düştü, camlar soğuk geçirmesin diye kartonlarla kaplandı.
‘Beş yıldızlı tatil köyü’, beş yıldızlı bir eziyete dönüştü.
***
TOKİ, ‘para kazanamıyorum” dedi.
Belediye, 1’inci etapta vatandaşa verilen sözleri hatırlattı.
TOKİ, duymamazlıktan geldi.
Belediye 2’inci etabı sordu.
TOKİ, ‘Sadece Erenköy’ dedi.
Belediye, ‘yetkiyi bize devret’ dedi.
TOKİ, kabul etmedi.
***
Sonuç;
TOKİ’ye ulaşamayan vatandaş belediyenin kapısını çaldı.
Belediye, “yetki bizde değil ama yine de ibadetinizi yapacağınız bir mescit ve ekmeğinizi alacağınız bir dükkan yapalım” dedi.
Arada bir bölgeye giden AK Partililer, belediyeyi görevini yapmamakla suçlayıp, polemik yaratmasının ötesine geçemedi.
TOKİ’ye bağlı site ve apartman yönetimi ise topladığı aidatlarla konutların ihtiyaçlarını gidermek yerine sosyal medyadan konut sahiplerine, ‘konutları ışıklandıracağız, hangi rengi seçelim’ diye sordu.
***
Erenköy 4’üncü bölgede yaşayan yaşlısı genci, kadını erkeği;
Alışveriş yapacakları bir market,
İbadetlerini yapabilecekleri bir cami,
Yolunda korkmadan yürüyebilecekleri bir okul,
Çocuğunu sallayabileceği bir salıncak,
Suyunu doldurabileceği bir atm,
Sebzesini, meyvesini alabileceği bir pazar
Maaşını çekebileceği bir atm,
Moloz ve ot yığınlarının yerine yeşil bir alan istiyor…
Bunların yapın yeter, ‘beş yıldızlı tatil köyünüz’ sizin olsun…