Hafta içinde tahkim kurulundan gelen kötü haberle boşa çıkan umutlar ve silinen 3 puan... Yine maçtan önce rakiplerimizden MANİSASPOR'UN deplasmanda GİRESUNSPOR karşısında elde ettiği 3 puan, maçın önemini ve stresini daha da arttırdı.
Olumsuzluklarla başlayan maçta ilk 20 dakikada 3 net gol pozisyonu verdiğimiz ERZURUMSPOR, fırsatlardan yararlanamadı. Bu dakikadan sonra yaptığımız ilk organize atakta Kaan'la golü bulduk. Golden sonra takımımız kazandığı özgüvenle ilk yarı sonuna kadar olan 25 dakikalık bölümde çok üstün ve etkili bir futbol sergiledi. Bu dakikalarda oyunun başından beri yapması gerektiği gibi topu yere indirerek, rakibe yakın oynayarak boş alan bırakmadı. Dönen topları da kazandı. Sezonun başından beri bu bölümde en olumlu futbolunu oynadı. Maçı bu dakikalarda kopartabilirdi. Ayrıca bu zaman diliminde Kaan'ın verilmeyen bir de penaltısı var.
Yücel Hoca'nın ilk kez denediği 4-4-2, Buruno'yla Semih'in çift santrafor oynaması, savunmada Akaminko-Aykut ikilisine dönüşü, tam "tuttu" yorumları yapılırken; ikinci yarıya tutuk başladık. İlk 10 dakika kötü oynayıp, bocaladık. Özellikle sahanın en iyi isimlerinden Kaan'ın yaptığı kademe hatası sonucunda beraberlik golünü yedik. Kötü oynadığımız bölümde önce Ofoedu, sonra da Uğur İnceman değişikliği; takımı tekrar canlandırdı. İlk değişiklikte çıkan Semih değil; gününde olmayan Buruno olmalıydı. Değişikliklerden sonra giren oyuncuların katkıları, Erkan'ın biraz kımıldaması, Dorukhan'ın etkili bindirmeleri ile maçı lehimize çevirdik.
Özellikle Dorukhan'la Kaan'ın attıkları ve attırdıkları goller, modern futbolda müdafaa oyuncularının da hücuma nasıl katkı vermesi gerektiğine örnek olarak gösterilebilir. Beklerimizin hücumda verdiği katkıyı takım savunmasında önde oynayan oyuncularımızdan da bekliyoruz. Beklere yardıma gelinmediği zaman ADANA DEMİRSPOR maçındaki gibi yediğimiz golleri, verdiğimiz pozisyonları konuşmak zorunda kalıyoruz. Yani kısacası, savunmada ve hücumda beraber hareket ettiğimiz zaman; iyi takım oluyoruz.
Bir de Ofoedu'nun hakkını vermek lazım. Futbol bilgisi eksik olmasına rağmen müthiş enerjisiyle attığı deparlar, takımımızın en büyük silahı. Özellikle boş alan yakaladığı zaman çok etkili. Gününde bir Ofoedu, tek başına maç kazandırır. Erkan'ın da performansı arttığı zaman, bu ligin en etkili hücum takımı oluruz.
H.Hüseyin Acar'ın artan performansı sevindirici. Fizik gücü arttıkça kalitesi ortaya çıkan futbolcumuzun, bunun farkında olarak daha fazla çalışması gerekir.
Bu galibiyetle umutlar tekrar yeşerdi, takıma olan güven arttı. Bundan sonra takımımızdan beklentimiz: İç sahadaki maçlarda gösterdiği cesur ve mücadeleci futbolu deplasmanlarda da sergilemesi.
Bu hafta İzmir'den ilk deplasman galibiyetinin gelmesi temennisi ile, hoşçakalın...