1990 yılında üniversiteden elektrik elektronik mühendisi olarak ayrılan Celalettin Kesikbaş, yeni mezunlar gibi ilk önce fabrikalarda ve şantiyelerde maaşlı çalışmaya başlamış. Yaklaşık 6 yıl çalıştıktan sonra birikim yapan Kesikbaş, ardından ufak bir atölye kurararak mesleğini icra etmeye başlamış. Kısa sürede işlerini geliştiren Kesikbaş, şuanda kurduğu 3 şirketi kendi branşlarında Türkiye’de birinci yapmayı başardı.
Başarılı bir sanayicilik serüveni geçiren Kesikbaş, üniversite hayatından sonraki dönemde yaptığı çalışmalar hakkında konuştu. Kesikbaş, 1990 yılında üniversiteyi bitirdiğini hatırlatarak, “1996 yılında ise şirketimi kurdum. 1996 yılından bu yana sanayicilik serüveni başladı. Sanayici olmadan önce maaşla çalışıyordum. Uzun yıllar şantiyecilik yaptım. Türkiye’nin bir çok yerde fabrikaların otomasyonları ile ilgili çalıştım. 1996 yılına geldiğimde de kendi birikimlerimi artık kendi işimde değerlendirmek istedim. 1996 yıllarında kimsede para yoktu. İşe ilk önce küçük bir atölye ile başladık. Ama hızlı bir şekilde büyüdük. 1999 yılına geldiğimizde fabrika 2 bin metrekareye gelmişti. 2001 yılında 5 bin metrekarelik bir fabrikamız vardı. 2005 yılında ihracat hızlı bir şekilde devam ediyordu. Eskişehir’de 10 bin metrekarelik bir tesis kurduk. 2008 yılında 20 bin metrekareye çıkarttık. Doğru işler ve kaliteli ürünler yaptık. Bunları doğru pazarladık. İhracatla büyüdük. 2008 yılında da şirketimizi yabancı bir firmaya sattık. 2008 ile 2011 yılları arası şirkette profesyonel olarak devam ettim. 2011 yılında sonra kazandığım tüm paraları yine sanayiye yatırdık. 2011 yılından sonra yine 3 tane şirket kurduk. Bu şirketler kısa sürede Türkiye’de ilk sırada yer aldı. Döküm, tencere, tava üretiyoruz bu konuda dünyada ilk 5 firma arasına girdik” dedi.
“Gençler birikimlerini sanayide kullansın”
Fabrikadan kopuk olmadığını belirten Kesikbaş, konuşmasının devamında ise şunları söyledi:
“Klasik bir patron değilim. Burada çalışanlarla sürekli iletişim halindeyiz. Doğru üretim ve doğru ürün her zaman kazandırır. Bunu doğru yöntemlerle yapıyor olmanız gerekiyor. Artık teknolojiye yatırım yapmanız gerekiyor. Buradan bütün genç arkadaşlara sesleniyorum, entelektüel bürümlerini sağladıktan sonra sanayici olsunlar. Korkmasınlar, üretmek kadar güzel bir şey yok.”