Osmangazi Üniversitesi’nden ihraç edilen Prof. Dr. Cem Kaptanoğlu, üniversiteden vedalaşarak ayrılmak istediklerini ancak tehdit edildiklerini, güvenlik güçlerinin 'kendilerini koruyamayacağını' söylediğini ifade etti.
HABER: GÖZDE ÇELİK
Kanun Hükmünde Kararname ile üniversitelerdeki görevlerinden ihraç edilen akademisyenlere destek için Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi önünde eylem yapıldı.Eğitim-Sen öncülüğünde gerçekleşen eyleme, ihraç edilen akademisyenler ile çok sayıda öğrenci katıldı. İhraç edilen akademisyenlerden Anadolu Üniversitesi Öğretim Görevlisi Murat Yıkılmaz, eylemde yaptığı konuşmada, şu ifadelere yer verdi: “Üniversiteden ihraç edilen hocalar, barışı savunmak için çocukların, gençleri, kadınların, erkeklerin, askerlerin, polislerin ölmemesi için fikirlerini barışın önüne siper etmişlerdir. Yapılan KHK’lar ile üniversiteler çöle çevrilmeye çalışılıyor. Bugün de, yarın da, gelecekte de biz tekrar dönüp sizlerle buluşacağımıza inanıyoruz.”
TARİH KİTAPLARI BİZİ YAZACAK
İhraç edilen akademisyenlerden Osmangazi Üniversitesi Araştırma Görevlisi Pelin Tuştaş ise “Yapılan KHK’lar ile ihraç edildik. ‘Yiğit başa iş gelir’ dendi bana. Lakin ben üzgünüm, çok sevdiğim işimden ayrıldığım için. Tarih kitapları bizi yazacak. Onlar birkaç yıl sonra rahat koltuklarından ayrılmak zorunda kaldıklarında utançları ile baş başa kalacaklar. Ama biz onurumuz ile buradayız’’ dedi.
ÜNİVERSİTELERDEN İHRAÇLARI UTANÇLA ANACAKLAR
Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Cem Kaptanoğlu ise, ‘’Bugünler yalnız da olsanız direnmeniz ve doğruyu, hakikati söylememiz gereken günler. 30 yıl önce 1987-88 yılında 12 Eylül askeri darbesinin izleri toplumda hala varken, duyguları, etkileri, acıları ile Eskişehir ‘e geldim. İyi hekimlik yapmak için, akademisyenlik için. Geçen 30 yıl içinde bunu yaptım. Eskişehir bana kucak açtı. Eskişehir halkı her zaman yanımdaydı. Kurum hiçbir zaman yanımda olmadı. Hedefine ulaşmış, yapması gerekenleri yapmış bir insanın rahatlığı içindeyim. Bu yönetim, bu hastanenin, bu üniversitenin yönetimi ile hep problemlerim oldu. Buradan ayrılıp gittiğim zaman onurla, gururla başım dik gideceğim. Çünkü barış için, özgürlük için, kardeşlik için, eşitlik için bir imza verdim. Bu sadece savaş ile ilgili bir imza değildir; Türkiye’nin kötüye gidişi ile ilgili bir tepki vermenin gereğini yaptım. Bunun sonuçlarına baştan beri katlanacağım kararlığı içindeydim. Bundan yaklaşık 1 yıl önce bir Akademik Genel kurulda rektör, rektör yardımcısı ve dekana ‘’bizimle ilgili kararınızın üniversiteden ihraç olduğunu biliyorum ama bu süre içinde ek cezalar vermeyin, bizim öğrenciler ile buluşmamızı engellemeyin’ dedim. Ama yaptılar örneğin bir kulübün etkinliği iptal edildi. Ben gururla, onurla gidiyorum ama onlar çok kısa süre içinde bu üniversitenin dekanı, dekan yardımcısı, Rektörü Hasan Gönen bu olayları, üniversitelerden ihraçları utançla anacaklar. Bu öğretim üyelerini barıştan yana olan akademisyenleri atan kişiler olarak anılacaklar. Bu utanca katlanmaları konusunda yine ben varım yardımcı olurum. Bağışlamak için. Pek çok üniversitede hocalar bulundukları üniversiteden vedalaşarak ayrılmışlardır lakin burada bunu yapamıyoruz tehditler var, güvenlik güçleri bizi koruyamayacağını söylüyor bu çok acıdır. Bu durum süren olumsuzluğu göstermesi açısından kayda düşmesini isterim. Biz buranın dışında da mücadelemize devam edeceğiz, buradayız hiçbir yere gitmiyoruz’’ ifadelerini kullandı.
Kanun Hükmünde Kararname ile üniversitelerdeki görevlerinden ihraç edilen akademisyenlere destek için Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi önünde eylem yapıldı.Eğitim-Sen öncülüğünde gerçekleşen eyleme, ihraç edilen akademisyenler ile çok sayıda öğrenci katıldı. İhraç edilen akademisyenlerden Anadolu Üniversitesi Öğretim Görevlisi Murat Yıkılmaz, eylemde yaptığı konuşmada, şu ifadelere yer verdi: “Üniversiteden ihraç edilen hocalar, barışı savunmak için çocukların, gençleri, kadınların, erkeklerin, askerlerin, polislerin ölmemesi için fikirlerini barışın önüne siper etmişlerdir. Yapılan KHK’lar ile üniversiteler çöle çevrilmeye çalışılıyor. Bugün de, yarın da, gelecekte de biz tekrar dönüp sizlerle buluşacağımıza inanıyoruz.”
TARİH KİTAPLARI BİZİ YAZACAK
İhraç edilen akademisyenlerden Osmangazi Üniversitesi Araştırma Görevlisi Pelin Tuştaş ise “Yapılan KHK’lar ile ihraç edildik. ‘Yiğit başa iş gelir’ dendi bana. Lakin ben üzgünüm, çok sevdiğim işimden ayrıldığım için. Tarih kitapları bizi yazacak. Onlar birkaç yıl sonra rahat koltuklarından ayrılmak zorunda kaldıklarında utançları ile baş başa kalacaklar. Ama biz onurumuz ile buradayız’’ dedi.
ÜNİVERSİTELERDEN İHRAÇLARI UTANÇLA ANACAKLAR
Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Cem Kaptanoğlu ise, ‘’Bugünler yalnız da olsanız direnmeniz ve doğruyu, hakikati söylememiz gereken günler. 30 yıl önce 1987-88 yılında 12 Eylül askeri darbesinin izleri toplumda hala varken, duyguları, etkileri, acıları ile Eskişehir ‘e geldim. İyi hekimlik yapmak için, akademisyenlik için. Geçen 30 yıl içinde bunu yaptım. Eskişehir bana kucak açtı. Eskişehir halkı her zaman yanımdaydı. Kurum hiçbir zaman yanımda olmadı. Hedefine ulaşmış, yapması gerekenleri yapmış bir insanın rahatlığı içindeyim. Bu yönetim, bu hastanenin, bu üniversitenin yönetimi ile hep problemlerim oldu. Buradan ayrılıp gittiğim zaman onurla, gururla başım dik gideceğim. Çünkü barış için, özgürlük için, kardeşlik için, eşitlik için bir imza verdim. Bu sadece savaş ile ilgili bir imza değildir; Türkiye’nin kötüye gidişi ile ilgili bir tepki vermenin gereğini yaptım. Bunun sonuçlarına baştan beri katlanacağım kararlığı içindeydim. Bundan yaklaşık 1 yıl önce bir Akademik Genel kurulda rektör, rektör yardımcısı ve dekana ‘’bizimle ilgili kararınızın üniversiteden ihraç olduğunu biliyorum ama bu süre içinde ek cezalar vermeyin, bizim öğrenciler ile buluşmamızı engellemeyin’ dedim. Ama yaptılar örneğin bir kulübün etkinliği iptal edildi. Ben gururla, onurla gidiyorum ama onlar çok kısa süre içinde bu üniversitenin dekanı, dekan yardımcısı, Rektörü Hasan Gönen bu olayları, üniversitelerden ihraçları utançla anacaklar. Bu öğretim üyelerini barıştan yana olan akademisyenleri atan kişiler olarak anılacaklar. Bu utanca katlanmaları konusunda yine ben varım yardımcı olurum. Bağışlamak için. Pek çok üniversitede hocalar bulundukları üniversiteden vedalaşarak ayrılmışlardır lakin burada bunu yapamıyoruz tehditler var, güvenlik güçleri bizi koruyamayacağını söylüyor bu çok acıdır. Bu durum süren olumsuzluğu göstermesi açısından kayda düşmesini isterim. Biz buranın dışında da mücadelemize devam edeceğiz, buradayız hiçbir yere gitmiyoruz’’ ifadelerini kullandı.