Eskişehir Eti Sosyal Bilimler Lisesi 11. sınıf öğrencisi Gülşen Erol, hazırladığı "Dört Köşe Uygulamasıyla Çocukların İhmal ve İstismar Nitelikli Davranışlar Hakkında Bilinçlendirilmesi Projesi" ile TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığınca düzenlenen "49. Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması"nda Türkiye ikincisi oldu.
Eskişehir Eti Sosyal Bilimler Lisesi 11. sınıf öğrencisi Gülşen Erol, hazırladığı "Dört Köşe Uygulamasıyla Çocukların İhmal ve İstismar Nitelikli Davranışlar Hakkında Bilinçlendirilmesi" adlı projeyle Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığınca düzenlenen "49. Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması"nda psikoloji dalında Türkiye ikincisi olmanın gururunu yaşıyor.
Gülşen Erol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, projesinin 81 ilde tüm okullarda uygulanmasının en büyük hayali olduğunu söyledi.
Erol, çoğu öğrencinin "istismar" ve "ihmal" konularında bilinçsiz olduğunu anlatarak, "5. sınıf öğrencilerine önce 4 istismar ve ihmal başlığını sordum. 81 öğrenciden sadece 19'u cinsel istismarı bilebildi fakat geliştirdiğim projeyi uyguladığımda özellikle cinsel istismar konusunda doğru cevap veren öğrenci sayısı 76'ya çıktı." diye konuştu.
Projenin uygulanmasının basit ama etkili olduğunu dile getiren Erol, projesini şöyle anlattı:
"İstismar başlıklarına özel sorularımız, anlatım şeklimiz bulunuyor. 'Dört Köşe' ismini verdiğimiz oyun için 4 öğrenciyi tahtaya çıkarıyoruz ve her bir köşeye istismar ve ihmal başlıklarını yazıyoruz. Sonrasında hazırladığımız paragrafı okuyoruz."
Erol, öğrencinin cümlede anlatılanlarla istismar çeşidinin ne olduğuna karar verip tahtadaki ilgili köşeye geçtiğini ve bu konuda bilinçlendiğini söyledi.
Uygulamasının başarı sağlamasına ve TÜBİTAK yarışmasında Türkiye ikinciliği elde etmesine çok sevindiğini dile getiren Erol, "Çok fazla proje başvurusu var ve sizinki de bunlardan birisi. Dünyada istismar ve ihmale çok fazla rastlanıyor. Çoğumuz cinsel istismarı biliyor fakat diğer istismar ve ihmal türlerini de önemsememiz gerekiyor. Biz televizyon ekranlarında hata yapan değil, hata düzelten öğrenciler istiyoruz." diye konuştu.
Okulun felsefe öğretmeni proje danışmanı Mehmet Aksoy ise, öğrencisiyle gurur duyduğunu dile getirerek, "Proje bir problemi çözmek için yapılmalıdır. Gülşen kızımızı geliştirdiği projesi adına kutluyorum." dedi.
Aksoy, öğrencisinin istismara çözüm üretmek için yanına geldiğinde çok heyecanlandığını belirterek, "Uzun süre üzerinde çalıştık. Kalıp sorular ve cümleleri çıkardık. Özellikle günümüzde medyada çok fazla duyduğumuz ve yakında yasa tasarısı çıkacak olan cinsel istismara bir çözüm bulabilmek adına böyle bir yolu tercih ettik. Projeyi uygulamak isteyenlerin, öğrencimizin hazırladığı soru ve uygulama cümlelerine sahip olması yeterli." ifadelerini kullandı.
- "Projesi dereceye giren, YKS'de puanı kapıyor"
Aksoy, öğrencisinin geliştirdiği projenin gelecek nesil için önemli olduğunu aktararak, şunları kaydetti:
"İnşallah proje hak ettiği değeri görür. Tüm Türkiye kullanmalı. Şimdi bakanlığa sunmak için hazırlıklarımızı yapıyoruz. 81 ilimizde, özellikle ilkokul ve orta öğretim çağındaki çocuklara bu sistemin aşılanması gerektiğini anlatacağız. TÜBİTAK projesi üretmenin en iyi taraflarından biri de maddi getirinin dışında YKS'de ek puan alabilmesi. Örneğin projeniz derece aldı ve üçüncü oldu, ekstra 12 puan alıyorsunuz, ikinci olana 20, birinci olana ise 26 puan veriliyor. Yani projesi dereceye giren, YKS'de puanı kapıyor. 1 puan bile binlerce öğrencinin önüne geçmeyi sağlıyorken Gülşen kızımız YKS sınavına arkadaşlarından 20 puan önde girecek. Tebrik ediyorum."