Soner Uçak yazdı...
Nebi Hatipoğlu’nun şu “gazetecileri maaşa bağlayacağı” sözlerini duymuşsunuzdur.
En hafif tabirle bir cinayet…
Gazetecilerin kalan 3 kuruşluk itibarına katletti resmen adam.
Varsa şayet kendi sempatisinden de yedi bana kalırsa ya!
Beni alakadar etmez onun sorunu…
Bu nedenle eleştirilmeyi fazlasıyla hak etti.
Ancak, çok açık bir hedefti.
Yerinden kalkanın ahkam kesip, Nebi Hatipoğlu’nu hizaya çekeceğini, bizlere ahlak dersi vereceğini, herkesin onurlu, namuslu, gururlu gazetecilerden bahsedeceğini tahmin etmemden kaynaklı Hatipoğlu’nun o sözlerine ilişkin bir şeyler yazmayı gereksiz buldum.
Daha büyük sıkıntı bana kalırsa şu idi: Malumunuz genel seçim öncesinde Nebi Hatipoğlu gazete patronu oldu.
Gazeteyi kimden aldı bugün onu gazetecilere rüşvet verdiği yönünde suçlayan Gazeteciler Cemiyeti’nin başkanından.
Bugün Nebi Hatipoğlu gazeteyi sattı.
Kime sattı? Kendisini gazete patronu olarak gören başka bir zata.
Hatipoğlu nereye gitse gazete patronu fır dönüyor çevresinde.
Dönmek zorunda bir yerde mekan sahibi.
Gazete, gazeteci, gazetecilik bu denli ucuzlaştırılırsa Hatipoğlu basar bir asgari ücret satın alır hepimizi.
Basar biraz daha fazlasını alır elinizden gazetelerinizi.
Ben de bilirdim işin aslında hiç birimiz satılık değiliz demeyi.
Ben de bilirdim 10 okka sözlerle Hatipoğlu’nun önüne dikilmeyi !
Üstelik kimse de sen satılıksın diyemezdi.
Ama sorun şurada.
Hatipoğlu ciddi bir sorunun üstüne parmak bastı.
Gerçekten gazeteciler zorlu şartlar altında çalışmaktaydı.
Sorun saptamada bu denli başarılı olan Hatipoğlu çözüm yolunda resmen çuvalladı.
Sadece parası vardı da, parayı koydu ortaya sanki.
Oysa ki başkan olması halinde “tüm basın mensuplarına eşit olacağım” deseydi kafiydi.
Tüm özlük hakları elinden alınan, para kazanmaktan başka amacı olmayan gazete patronlarının elinde kıvranan, yaptığı haberlerden değil de kimle arasının iyi olduğuna göre kıymet biçilen gazetecilerin, ufak tefekte olsa bir itibarı vardı onu da Hatipoğlu ellerinden aldı.
Ama yine de karşı taraftan olmamak adına eleştirmek yersiz geldi.
Herkes herkesi biliyor.
Herkes çıplak kral da dahil.
Fakat hava soğuk, fakat bakın kar yağıyor…
1 Nisan'da göreceğiz