Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) yaptığı basın açıklaması ile yerleri değiştirilen 31 TCDD çalışanının atamalarının yönetmeliklere aykırı olduğunu belirterek, kararın geri alınmasını istedi.
BTS Merkez Yürütme Kurulu Adalarda yaptığı basın açıklamasında 12 Mayıs’ta yapılan rotasyon sonrasında 89 çalışanın iş yerlerinin değiştirildiğini belirterek, “TCDD’de Rotasyon uygulaması şu ana kadar olmadığı gibi görev yerleri değişen personelin 15’i sendikamız üyesi olmak üzere 31 demiryolcu sürgün edilmiş, geri kalanı ise yandaş sendika üyesi olup hülle yoluyla atananlardan oluşmaktadır. Gerek sürgünler ve gerekse hülle yoluyla atanan personelin atanması yasa ve yönetmeliklere uygun olmayıp hukuksuzdur” dedi.
Sendika olarak bu kararı hukuksuz olarak gördüklerini belirten açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Sendikamız bu kararı; personelin kendi isteği dışında yasalara aykırı bir şekilde işyerinin değiştirilmesinin SÜRGÜN olduğunu, kararın sendikamıza yönelik bir saldırı olduğu değerlendirilmektedir.
Sendikamız tarafından bu haksız, hukuksuz, adaletten uzak kararın geri alınması amacıyla 12 Mayıs tarihinden bugüne kadar yaptığımız tüm girişimler sonuçsuz kalırken, 27 Mayıs tarihinde ise Sendikamız Merkez Yürütme Kurulu üyesi Rıza Ercivan ile Sendikamız eski Genel Başkanlarından Yavuz Demirkol’da sürgün edilmiştir.
Alınan bu kararla kurumdaki hizmet ihtiyacının karşılığı olmayıp bir yandan sendikamıza gözdağı verilmek istenirken, bir yandan da yandaş sendika üyeleri memnun edilmekte, kadrolaşma tüm hızıyla hayata geçirilmeye çalışılmaktadır.
Sendikamız BTS bugüne kadar demiryollarının geliştirilmesi amacıyla; açıklamalar yapıp raporlar yayınlarken, onlarca kişinin yaşamını yitirdiği, yüzlercesinin yaralandığı tren kazaları hem bir daha yaşanmasın diye gerçek nedenlerini açığa çıkarmaya, hem de sorumluları hesap vermeye çağırmış, bu kapsamda hukuki mücadele vermekten geri durmamıştır.
Aynı şekilde kurum taşınmazlarının haraç mezat satılmasından, Yap İşlet Devret yöntemiyle yapılan işlere, yurttaşların ulaşılabilir, nitelikli bir kamusal hizmet olarak ulaşımdan yararlanması için mücadele etmiştir, etmektedir.
İşte bu nedenlerden dolayı Sendikamız BTS, gerek siyasi iktidar gerekse de bazı TCDD yöneticileri tarafından kendi siyasi tutumlarını sergilemek için susturulması gereken bir kurum olarak görülmüş, bu nedenle üyeleri korkutulmaya, sindirilmeye, baskı altına altına alınmaya çalışılmıştır.
Ancak TCDD yöneticilerinin tüm bu uygulamalarına karşın BTS üyeleri susmamış, nerede haksızlık, nerede adaletsizlik, nerede yanlış varsa haykırmıştır.
Bugün yaşadığımız ve BTS’ye yönelik saldırıların asıl kaynağı AKP’nin iktidara geldiği 2003 yılından itibaren demiryollarında uyguladığı politikaların bir sonucudur.
2003 yılından itibaren demiryollarımız liakatsiz atamalar, kadrolaşmalar, ehil olmayan kişilerin yönetim kademeleri gelmeleri sağlanırken, bu adımlar beraberinde demiryollarında
bilimden uzak, tecrübesiz, birikimsiz bir kadro yığınının yönetim kademesini doldurmasına beraberinde de demiryollarının kamuoyunda olumsuz yönde tartışılmasına neden olmuştur.
Covid-19 pandemisi nedeniyle il dışına çıkmanın yasak olduğu bugünlerde bile çalışanlarını sürgün ederek ilişiklerinin kesilmesi elbette ki akıl ve vicdan ölçüleriyle asla bağdaşmamaktadır
Sürgüne muhatap olan çalışanlar arasında; çalışanın kendisinin ve ailelerinin sağlık durumlarını bile dikkate almamış, içerisinde kanser hastası ya da ailesinde tek başına yaşamını sürdüremeyecek derecede sağlık durumu kötü olan arkadaşlarımız mevcuttur.
Bu kararın alınmasında söz sahibi olan TCDD Genel Müdürü ile TCDD Trafik ve İstasyon Dairesi Başkanını buradan bir kez daha uyarıyoruz;
Aldığınız bu karar doğru bir karar değildir. Bu karardan bir an önce dönmeniz gerekmektedir.
Bizler; BTS’nin üyeleri, kadroları ve yöneticileri olarak bu yanlış karar geri alınıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bugüne kadar sesimizi duymayanlara duyurmak için 2 Haziran Salı günü Şubelerimizle birlikte ülkemizin dört bir yerinden Ankara’ya yürüyerek 4 Haziran Perşembe günü Ankara’da olacağız.